resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:72
Uyruk:Türkiye
  • 11801
    kendisine olan kırgınlığım; 2000 senesinin yazında marketten çıkarken gazetede görülen "fatih terim ve fiorentina yöneticileri papermoon'da görüldü" haberiyle başladı. ilk kez duyduğumda asla terk etmez diyip geçmiştim. belki de ilk ve son kez bu denli yoğun şekilde şampiyonlar ligi şampiyonluğuna inandığım dönemde, yaşı ilerlemiş yabancı oyuncuların yerine yapılacak yeni transferlerle tüm hatlarıyla makine gibi işleyen bir takım görme hayalim vardı. kapalı tribün, sami yen'de "kal bu sene" diye inlerken, genci yaşlısı tüm taraftarlar için yepyeni bir sayfa açılmışken o yaz herkesi yüzüstü bırakıp terkedip gitti. o günkü kırgınlığım geçmedi, unutmadım.
    sonrasında dile getirir olduğu "söz konusu galatasaray olunca gerisi teferuattır." sözlerine inanmadığım; dibe vurduğunda dönüş için kapımızı eşeleyen teknik direktör.
  • 11804
    bana göre 4 adamı da almaması lazım da hadi performansları ve ihtiyaç sebebiyle arda ve burak'ı aldın kadroya. selçuk ve gökhan'ı ne diye alıyorsun? gene hadi diyerek ülkede bek yok diye hadi gökhan'ı da aldın da galatasaray futbol takımının kanseri, rezalet performans gösteren rezil oynayan selçuk'u nasıl milli takıma alabiliyorsun? baktın selçuk yavaş yavaş (bunun yavaş yavaş olması hem bizi delirtiyor hem de riekerink'i bitiriyor) siliniyor ona sahip mi çıkmaya çalışıyorsun? gene adaletini mi gösteriyorsun?
  • 11807
    oyle bir sihirbazdin ki bizi bile kaybettin.

    ne olursa olsun karsisindaki tayyip bile olsa boyun egmez, arda'nin o aciklamalarinin ardindan geri vites atmaz diyorduk senin icin. sen de donem adami oldugunu kanitladin be hocam.

    su anda dilim dilim dogruyorlar bizi yine, o her seyi anlaticam deyip seni susturanlar. 3 yildir susturanlar.

    aynaya bir bak, son gulusunu hatirliyor musun? en son ne zaman guldun hocam?
    imza masasindaki gulusun son gulusun olmadi mi?

    yanlis anlama, bu ah filan degil, bu baska bisi. oyle ahimiz var filan la da yirtamazsin.

    ne yazık!..
    ne kadar
    beraber geçmiş günlerimiz var;
    senin
    ve benim
    en güzel günlerimiz..
    kalbimin kanıyla götüreceğim
    ebediyete
    ben o günleri..

    satıyorsun:
    günde on kaat,
    bir çift rugan pabuç,
    sıcak bir döşek
    ve üç yüz papellik rahat
    için...

    ne ben sezarım,
    ne de sen brütüssün...
    ne ben sana kızarım
    ne de zatın zahmet edip bana küssün..
    artık seninle biz,
    düşman bile değiliz..

    not: aradaki kayip misralari siz zaten biliyorsunuz.
  • 11808
    fatih terim buradaki herkes gibi gönülden galatasaraylı bir adam, buna hiç şüphem yok. galatasaray'a tarihinin en büyük başarılarını yaşatmış, yıllarca formasını terletmiş bir insan. bunun yanı sıra hep güçlünün yanında olmuş ( daha önce mehmet ağar,şimdi hükümet) bir insan. ve bunlar hepimizin bildiği şeyler.

    şimdi gelse takımı toplar mı bence evet, ama gelsin mi? işte bu, bu milyonlarca taraftarın kalbini yeniden kazanmaya yeter mi tartışılır. galatasaray için efsane olmuş bir insan hakkında böyle düşünmek çok üzücü. sanırım aynı duyguları yaşadığım bir kişi daha var, o da hakan şükür. seviyorum sizi ama,

    olmasaydı sonumuz böyle!
  • 11809
    bu adamla ilgili yaşadığım duygu karmaşasını âşık olduğumda bile yaşamamışımdır.
    karakteri galatasaray'ın başında olmadığı sürece korkunç çirkin geliyor ki itiraf edelim, öyle. galatasaray'ı bırakıp gitmesi, delikanlılık havalarından geri vites yapıp "konuşacağım" laflarını yutması, demirören'in yanında hem de galatasaray'a laf sokulurken sırıtışı... aklıma geldikçe çıldırıyorum, nefret ediyorum. ama sonra aklıma real madrid maçı geliyor, o gece şampiyonlar ligi'ni almaya gidiyoruz sandım. ne bileyim, schalke maçı, kadıköy'deki fenerbahçe maçı falan... sonra aklıma galatasaray'ı arka bahçesi zannetmesi geliyor, "fatih terim adaletin olduğu yerde vardır" deyip daima gücün olduğu yerde olması geliyor, tekrar nefret ediyorum. sonra uefa kupası, camiaya kattığı ruh...

    galatasaray'ın başına geçsin istiyor muyum? asla. galatasaray'ı ihanet eder gibi bırakmış olmasa da istemezdim; dünyada terim'den başka hırslı, galatasaray'a sevdiğimiz futbolu oynatacak hocalar var. ama galatasaray'ın başına geçse bir ay sonra şimdiye kadar hakkında ettiğim tüm kötü sözleri yutar mıyım? onu da bilmiyorum. genelde bu konularda iradeliyimdir. ama bazen üç dört yıl öncesini gerçekten çok özlüyorum. asla yapmayacağını biliyorum ama çıksın "galaatsaraylıların kalbini kırdım, özür dilerim" desin, affedelim, güzel hatırlayayım istiyorum. metin oktay'ın yanına yazacağımız adını çoktan sildik, onu sevenleri üzdü bir kere, hem de en büyük futbol katilinin kader ortaklığı için... ama bir gün ali sami yen'e bir şekilde ayak bastığında rahat rahat adına tezahürat yapabileyim istiyorum.

    bunu da jan olde riekerink hocamdan ve şuanki durumumuzdan bağımsız olarak söylediğimi belirteyim, riekerink'e bu sene artı çok batırmazsa gelecek senenin verilmesi lazım diye düşünüyorum. çünkü kurmaya çalıştığını düşündüğüm oyun sabır istiyor, ayrıca zırt pırt hoca değiştirmekten gına geldi.
  • 11811
    tff'sinden, mhk'sından, şenol'undan, tinercisine lümpen solcu rakip takım taraftarından kalkavan'ına, palabıyık'ına, aydınus'una çakma sosyalistinden tek kitap okumamış kolpa filozof teknik direktörüne kadar kısacası akla gelen ne kadar g.saray düşmanı varsa tümünü kucağa alan tek teknik direktör.

    ister kız, ister küfret ama bu adam varken bu şekilde doğranmıyordun. terim öncesi örneğin 2009-10 sezonu hakemlerin şampiyonluğumuzu gasp ettiği sayısız maç bulurum. ilk aklıma gelenler kadıköy derbisi ve eskişehir deplasmanı. bir sene sonra efsanevi düşüş yaşadığımız 2010-11 sezonunda bizim yerimize başka bir takım olsa hakem desteğiyle potaya sokulacak iken biz iyice dibe postalandık. her iki bursa maçında verilen yapılan hakem hataları, arena'daki ilk derbide kendini patates çuvalı gibi yere salan alex'in faulü tak diye alması (o maç da aydınus'undu) peki, bu kıyım ne zaman son buldu ta ki terim gelene kadar.

    iki sene boyunca hakemleri mum gibi yaptı terim. ikinci sezonun sonlarına doğru bir operasyon çekmeye kalktılar ama yine terim camiadaki kirli ilişkileri bildiğinden bir şekilde bertaraf etti bu saldırıyı da. hatta o dönem çakma sosyalist, lümpen solcu tayfaya biz kazanacağız diye menifesto yazdırdı. aynı tayfa artık bok çukuruna dönmüş türk futbolu için hiç böyle romantik açıklamalar yapmıyor mesela. tıpkı rijkaard'ın takımı doğranırken çıkıp konuşmadıkları, kamuoyu yaratmadıkları gibi riekerink'in takımı doğranırken de suskunlar. peki neden? çünkü kendi takımları evelallah iyi kollanıyor. yetmiyor sanki galatasaray lehine hakem hatası varmış gibi çıkıp yüzsüzce galatasaray lehine hakem hataları isimli bir video yapılıyor. bunu hazırlatıp sosyal medyaya salan kişiyse bizim işbirlikçi taraftarın da çok sevdiği, twitter devrimcisi candaş tolga ışık ve onun yönetimindeki beşiktaş sosyal medya ekibidir.

    uzun lafın kısası bugün takımımıza karşı iğrenç, aşağılık bir saldırı var. yönetim ise suskun. şu an galatasaray'a net şekilde ikinci bir terim lazım. futboldaki kirli ilişkileri bilen, hakem denen mamalanmışların korkacağı, medyada güçlü dostları olan bir adam. oyunu kuralına göre oynamayıp romantizm kasmaya devam edersek daha çok düzülürüz.
  • 11817
    galatasaray ile adı anılmaması gereken efsanemiz. teknik adam olarak tabi. her iki taraf için de en hayırlısı bu.

    takım iyi giderken 'ahımız var' ama hafif tökezlese 'hocam gel bizi kurtar'cılar var. onlara bir ad koymak istemiyorum şimdi konumuz değiller.

    ama hele sezon ortası gelmesi teklif bile edilmemeli. en son 2013 yılında sezonu başladığımız hocayla bitirdik sanırım ondan sonrası tufan. tamam hamzaoğlu geldi şampiyon yaptı, değişiklik işe yaradı denebilir ama o her zaman olacak bir iş değil.

    takım daha da kötü giderse mecbur değişiklik olacak bunu kimse engelleyemez ama tekrarlıyorum terim ismi gündeme gelmemeli. diyelim geldi başarısız oldu gidişi çok daha kötü olur ve aşırı yıpranırız hem biz hem hoca. yine aynı muhabbetleri, aynı teraneleri dinle dur. bu da kafa yahu.

    hocama bu saatten sonra gelip bir başkan altında çalışmak değil başkan olup kendi ekibini kurmak ve yola o şekilde çıkmak yakışır. hem de çok yakışır.
  • 11818
    vakti zamanında sneijder'i sol açık oynatıyor diye itin bilmemneresine sokuluyordu. o sneijder bugün en büyük saha içi özgürlüklere sahip olmasına rağmen çizgiye sol açıktan daha yakın oynuyor, forvet arkası oynuyor üstelik.

    sırf sneijder'i sol çizgide oynatmak bile akıllıca ve ustaca bir hareket doğrusu, adam demiş ki "ben sneijder'i ortada da oynatsam solda da oynatsam sola çekecek bari ortada boşluk olup asimetrik dağılacağımıza forveti çiftlerim pres yaparım" demiş. mantıklı.
  • 11819
    gelmesini istemediğim ama takımı bu çöküntüden kurtarabilecek yegane hocadır.
    evet hadi koçum hadi aslanımla idare ediyor ama takımdaki pek çok futbolcu da ondan anlıyor.
    sorun bjk, fb taraftarlarına kimse gelmesini istemez. çünkü onlar da biliyor neyin ne olduğunu.
    riekerinkli galatasaray taraftarıyla(arenaya giden), oyuncusuyla iyice riekerink gibi oldu. saçma sapan puanlar kaybediyoruz kimse hırslanmıyor, tepki vermiyor.
  • 11820
    boş laflara gerek yok. fener ve beşiktaş taraftarlarının %100'ünün galatasaray başında görmek istemediği günler geçti gitti.

    son geldiğinde çöküşümüzde bizi kurtarabilecek yegane hoca tanımlaması yapılabilirdi. çünkü paspas edilmişti takım. içten ve dıştan çökmüştü. öncelikle basının, federasyonun, mhk'nin itip kakmasına dur diyecek bir güç gerekiyordu. türkiye için bu role terim biçilmiş kaftandı.

    ancak şimdi terim'in takım kurmayı, futbolcuların üzerinde otorite kurmayı bırakın, basını susturabilecek gücü dahi kalmadı. beyaz tv'lerde arda gibi dünkü çocukla maç yaptırılır oldu. eleştiri üzerine eleştiri yiyor.

    neyse ne... boşu boşuna rakipler başımıza gelmesini istemez diye argümanlar sürmeyin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın