resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 9676
    her gün diyorum ki artık daha fazla yazmıyım hakkında. diyorum ki zaten sarfedebileceğim en ağır cümleleri sarfettim. bundan fazlası gelip öfkemi sözlüğe kusup ortamın kalitesini düşürmekten başka bir şey olmaz...

    diyorum diyorum da, türkiye futbol direktörümüz de rahat durmuyor ki arkadaş. gün aşırı bir şeyler yumurtluyor.

    son olarak "böyle bir yıldızlar topluluğunu türk halkına seyrettirdiğim için çok mutluyum" buyurmuş. o zaman bir zahmet brezilya'nın maç için alacağı 3 milyon eu'yu da maaşından karşılayıversin. böylece o gururu iliklerine kadar hisseder. zira o 3 milyon eu'nun içerisinde benim ödediğim vergilerden de bir miktar bulunduğuna göre fatih hocamızın bu gururuna ortak çıkmak istemem.
  • 9680
    bir sene içerisinde yarattigi her seyi yok etmeyi basaran insan. fenerliler ve besiktaslilar ve turkiye'nin geri kalani oldum olasi nefret etti kendisinden. galatasaraylilarin cogunlugunun sevgisi ile ayakta duruyordu. sevmeyenleri de vardi elbet ama nefret edeni de cok dar bir grup insan disinda yoktu herhalde. nihayet galatasaray taraftarinin bir kismi da, hem de ciddi bir kismi da, nefretle bakiyor kendisine. ne için? demiroren'in, uzun bir adamin, sikecilerin, irkcilarin ve onlarin cek defterlerindeki icin galatasaraylilari kaybetti. degdi mi? izlanda'dan 3 yerken "5 5 5" diye bagiriyoruz simdi. letonya son dakikada o golu kacirinca agiz dolusu "hassiktir bea!" diyoruz. brezilya niye 7 cekmedi diyoruz. degdi mi allah askina fatih bey?
  • 9682
    galatasaray dışında herhangi bir takımda başarılı olamamış imparator. 2008 avrupa kupası'nda almanya maçını saymazsak oynadığımız futbolun adı futbol değil, başka bir şeydir. yani tamamen tesadüflerle, doldur boşaltlarla, son dakika golleriyle elde edilen bir başarı.

    işin garip tarafı galatasaray ve milli takım olmazsa ne türkiye'de ne yurt dışında iş bulma ihtimali de yok. tabi haşort gibi gidip torku konyaspor çalıştırmak isterse o başka.
  • 9684
    galatasaray dışında herhangi bir takımda başarılı olamadığı iddia edilen teknik direktör. halbuki günümüzde internet kullanımı o kadar kolay ki. araştırmak,arama motorları falan çok gelişti yani. tıpkı galatasaray efsanesi olduğu gibi fiorentina efsanesidir. tersini iddia eden gitsin bir hafta floransa sokaklarında dolaşsın yeter zaten. kendisine duyulan nefret artık öyle şaçma bir hale geldi ki aykut kocaman'la falan aynı kefeye konuluyor. sevmemenize, karakterini, hareketlerini,kararlarını tasvip etmemenize sonsuz saygım var ama bu adamın teknik direktörlüğüne, kariyerine, elde ettiği başarılara, oynattığı futbola laf eden adamın hakikaten nefret gözlerini kör etmiştir. herhangi bir türk teknik direktörün milan'ı bir daha çalıştıma ihtimali, bir türk takımının şampiyonlar ligi'ni kazanmasından çok daha düşük bir ihtimaldir. milan'a nasıl geldiği konusuna gelelim. milan'ın, hatta serie a'daki bir takımın bir türk teknik direktörle anlaşması,takımı ona emanet etmesi kendi vatandaşına örneğin mancini'ye, prandelli'ye falan emanet etmesiyle aynı şey değildir. bu her ülke için geçerlidir. o ligde futbol oynayıp, o piyasada bilinen isimlerdir bu saydıklarım ve benzerleri zaten. hele ki italya bu konuda en ırkçı ülkelerden biridir. dönelim fatih hoca'ya. türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi, hatta o senelere bakacak olursak avrupa'nın da en iyi kadrolarından birini ( galatasaray 2000 uefa kadrosu) kurduktan sonra, hee bu arada jenerasyona denk geldi diyenler var onu da açıklayacağım birazdan neden öyke olmadığını; fiorentina'nın başına geçen terim, batistuta'yı kaybetmiş ve onun sancılarını çeken sıradan bir takıma gitmiştir. ama zaman içinde elindeki oyunculardan maksimum verimi alarak muhteşem futbol oynayan, her maç hücum futbolu oynayıp 3-4 gol atan bir takım yaratmıştır. bunu yaratırken de mehmet ağar, tayyip erdoğan gibi siyasi liderlerin desteğini almıştır; yersen... bu başarının arkası boş değildir. üç ayda italyanca öğrenir. daha takımın başındaki ilk maçında golden sonra futbolcular terim'le sarmaş dolaş olurlar ki bu italya için çok acayip bir durumdur. işler aslında başta çok iyi gitmez ama fiorentina fatih hoca takımı oturttukça ligin zirvesini zorlayan bir ekip haline gelir. başkan gori'yi ki aynı zamanda takımın sahibidir kendisi, soyunma odasına girmeye kalkınca kovan adamdır öyle başka karakter yoksunu hocalara benzemez. aynı gori sezon sonunda terim'in sözleşmesini uzatma yolları ararken eğer uzatamazsa fiorentina taraftarları tarafından evinin yakılacağı yönünde tehditler almıştır.bakın bunlar sadece bir senede oluyor. italya kupası finaline çıkarttığı takım finalde yine tanıdık bir isim önderliğinde kupayı kazanırken mancini ve futbolcular terimi öve öve bitirememiştir. fiorentina (şimdi kadrosu iyiydi rui costa vardı falan diyenler olacaktır) 2001-2002 sezonunda küme düşer. sonrası malum milan kariyeri. milan'dan kovulmasını koz olarak kullananlar için söylüyorum, aynı adamlar prandelli'ye ve mancini'ye sabır gösteirlmesi gerektiğini ısrarla savunurlar ama bilmezler ki milan taraftarı da terim'i kovulmasına rağmen hala çok sever ve destekler. bu anlattıklarımın hiçbiri tesadüf değildir, olamaz sevgili arkadaşlarım. gelelim uefa kadrosu ve türk futbolunun altın jenerasyonunun terim'e ''denk gelmesi'' meselesine. bazıları kendi mahalle takımlarında oynayan 350 futbolcuyu tek tek arayıp bularak olimpik milli takıma kazandırmıştır terim. ben türkiye'de buna benzer veyahut yakın bir scouting araştırması bilmiyorum, duymadım. hatta bu dosyaların içinde yer aldığı çantanın hava alanında kaybolma hikayesi sırasında terim'in terler içinde ''türk futbolunun geleceğini kaybettik ne yapacağız'' şeklinde trajikomik bir söylemi vardır. neyse ki çanta bulunur ve içinde sergen yalçın, rüştü reçber, alpay özalan, tugay kerimoğlu, arif erdem,ergün penbe, hakan şükür, abdullah ercan, ogün temizkanoğlu, bülent korkmaz gibi isimlerin bulunduğu jenerasyon olimpik milli takımda biraraya gelir. aynı kadro akdeniz oyunlarında zidane, thuram, dugarry, blanc gibi isimlerin yer aldığı ve 1998'de dünya kupasını kazanan o ''altın jenerasyon'' u yarı finalde mağlup eder. bunlara yine o dosyaların içinde yer alan ve o sıralarda a genç milli takım forması giydirilen emre aşık, okan buruk, oktay derelioğlu eklenir ve 2002'de dünya üçüncüsü olan efsane kadro o zamandan şekillenir. bu başarının ve jenerasyonun fatih terim'e ait olduğu şenol güneş tarafından da söylenir basın toplantısında. elimden geldiği kadar anlatmaya çalıştım bazı şeyleri ama nefretle bakanlar için bir şey değişmeyecek farkındayım. olsun bu entry dursun buralarda bri gün okur birileri. sadede geleyim. fatih terim'in hiçbir başarısı tesadüf olarak açıklanamaz ve türk spor tarihindeki en önemli isimlerden biridir. türk futbolunun da en önemlisidir. efsane oğlu efsanedir. sev ya da sevme ama bu gerçeği kabullenmeyen bence objektiflikten koşar adım uzaklaşmıştır.
  • 9685
    efsaneler başarılarla doğru orantılı olarak efsaneleşselerdi burası galatasaray olmazdı. evet başarılar önceliklerimiz arasında. terim şükür vs başarıları es geçilemez. ancak efsane olabilmek için doğru ölmek lazım. yaşayan efsane ayağını denk almalı ki efsane kalabilsin. efsaneden çok efsanecilerin sayfalarca yırtınmalarıyla olmuyor bu işler.
  • 9686
    (bkz: fatih terim/#1596825) sadece bilgi duzeltmesi.

    yanlis mi biliyorum diye tekrar kontrol ettim, dogru biliyormusum. buyurun buradan bakin:

    http://en.wikipedia.org/wiki/Football_at_the_1993_Mediterranean_Games_–_Men's_team_squads

    gordugunuz gibi laurent blanc bu kadroda zaten olamazdi yasi 28 adamin olimpik takimda ne isi vardi. dugarry zaten yoktu ama asil mesele guya "altin jenerasyon" denilenlerden sadece zidane ve thuram'in kadroda olmasi. asil altin jenerasyon icin tarih araligi bile uymuyor. buyurun asil 98 kazanan kadro:

    http://en.wikipedia.org/...IFA_World_Cup_squads

    fransa'nin altin jenerasyonu 68-69 jenerasyonudur. o jenerasyondan bir tek kisi bile 93 olimpik takiminda degildir. 2000'den sonra milli takimdan bu kisilerin sayisi azalinda fransa bir daha basari da elde edememistir.
    hepsi hall of fame olacak yetenege sahip "altin jenerasyon" deschamps, djorkaef, lizarazzu, desailly, leboeuf gibi adamlarin olusturdugu iskeletle meydana gelir bunlarin 2-3 yil buyugu ve yine 93 akdeniz oyunlarinda olmayan cantona, ginola, lama gibi adamlari da katarsaniz ne demek istedigim daha bir anlasilir.

    sadece bilgi hatasini duzeltmek icin yazdim. biraz da tartismaya acik bir konuyu belirtmem gerekir, 93 akdeniz takimin olusmasinda sepp piontek'in katkisinin cok buyuk oldugundan bahseder herkes. o genclerin milli olmasinda diretenin o oldugu. ne kadar dogrudur ispat edebilecegim bir sey degil.

    terim'e gelince baska takimlardaki basarisizligi beni ilgilendirmiyor. bize su an yapabilecegi en buyuk iyilik oyuncularimiz sakatliktan tam cikmamisken milli takima cagirmamasi olacak teknik direktor. aslinda kimseyi almasa keske bizim takimdan, bosuna moralleri bozuluyor cocuklarin kotu oynadikca. zaten bizim takim yeterince kotu maclar cikartiyor daha fazlasina gerek yok.

    edit: serge blanc who? altin jenerasyon o kadar altin ki kupa kaldirirken sadece 3 kisi takim kadrosunda 2'si ilk 11 baslayabiliyor. diger taraftan takimin cekirdegi olan adamlar milli takimi yavas yavas birakinca bir daha kupa yuzu goremiyor.

    "altin suyuna batirilmis jenerasyon"
  • 9687
    (bkz: fatih terim/ #1596825)

    kendisiyle ilgili yazdığım bu entry'de yaptığım iddia edilen bilgi yanlışlıkları hakkında açıklama yapma gereği duydum. şimdi sırayla gidelim. laurent blanc kadroda yoktu denmiş. bahsettiğim blanc ''serge blanc'' tır ve o senelerde 21 yaşındadır ve kadroda da yer almaktadır. gelelim dugarry'ye. yoktu denmiş ve wikipedia kaynak gösterilmiş. arkadaşlar bu wikipedia senin benim gibi adamlar tarafından kolaylıkla editlenebilen bir web sitesi keşke bana neden yazdığımı sorsaydınız burada eleştirmeden önce. dugarry o kadroda yer almıştır ve milli takımımıza karşı forma giymiştir. ben de kanıtımı sunayım:

    http://www.11v11.com/...stophe-dugarry-8686/

    paragraf kullanmamam hakkında eleştiri gelmiş ama keşke bilmiyor diye yükleneceğinize düzeltmemi rica etseydiniz. bir arkadaşım bunu kibar bir şekilde mesaj atarak yapmış örneğin, olabiliyor yani. neyse genel olarak kimseyi incitmeyecek gayet kendi görüşlerimi doğru bilgilerle desteklediğim bir entry yazmıştım ama sırf fatih terim'in kariyerindeki başarıları vurguladığım için ve burası galatasaray sözlük olduğu için hunharca eleştirildim. olsun bunlar benim fikirlerimdir herkese sevgi saygı benden olsun efendim.
  • 9688
    an itibari ile bu açıklamayı yapmış olan ve açıklamalarında sürekli çelişkiye düşen a milli futbol takımı teknik direktörüdür.
    "dün akşam almanya maçını izliyorum ermenistan maçını izliyorum hep yeni bir şeyler arıyorlar. futbolun zirvesi de dibindeki takım da hep yeni şeyler peşinde. ayrıca almanya'da 5-6 olan devşirme oyuncu sayısı 8-9'a çıkmış durumda. bizde böyle bir durum olsun isteriz ama 5 yıl kuralı var hem federasyonun hem de fifa'nın koymuş olduğu. bu kural bizim belimizi büküyor. bizde isteriz ki kendini türk hisseden herkes türk takımında oynayabilsin."
  • 9692
    "ayrıca almanya'da 5-6 olan devşirme oyuncu sayısı 8-9'a çıkmış durumda. bizde böyle bir durum olsun isteriz ama 5 yıl kuralı var hem federasyonun hem de fifa'nın koymuş olduğu. bu kural bizim belimizi büküyor."

    rüzgarın aleyhimize çalıştığı bahanesinden sonra dahiyane bir bahane ile daha karşımızda... yabancı futbolcuların milli takımda oynatılamamasını bel büken kural olarak tasvir etmiş yeni türkiye'nin eski winner'ı yeni loser'ı. allah için parası var ama bükülen belini hepimizden daha pahalıya doğrultabilir...
  • 9694
    hadi tribündeki seyirci, tv başındaki izleyici soğudu kendisinden ama bence futbolcular da eskisi gibi güvenmiyor fatih terim e. bence demek istedikleri çok şey var ama diyemiyorlar. ezberledikleri tek şey bu forma kutsaldır falan... ee oynadığın oyun? verilen taktik bu kutsallığı baltalamıyor mu?

    fatih terim in arkasında sadece idareci ve patronlar kaldı. onlar da daha keskin mağlubiyetlerden sonra istifasının hoca için daha iyi olacağını söyleyecektir kendisine. kovacak halleri yok. başkası olsa direkt kovulacaktır ama neyse...

    bundan sonra eski fatih terim olmayacaktır. insanların sevmediği, güvenmediği belki de nefret ettiği hoca diye anılacaktır. kötü. çok kötü.
  • 9695
    turkiye liginde kalburustu takimlarda oyanayan neredeyse butun yabancilar milli takim oyuncusu oldugu icin devsirme futbolcu diye kimi kastettigini merak ettigim milli takimlar hocasi.

    galatasaray'da milli olmayan yabanci yok. fener'de yok, besiktas'ta yok. liginde diger takimlarindaki iyi oyuncularin cogu afrika kokenli ve cogu milli. milli olmamislarda ise bizde telles var caner'i mi kesecek? diger takimlardaki oyuncular bizim ulke takimimizdaki oyunculardan daha iyi degil. eeee?

    bu ne perhiz bu ne lahana tursusu?
  • 9696
    komik komik isler. sonunda bu da oluyor. yabanci siniri koydurulan ulkenin milli takiminda yabancilar oynatilmak isteniyor hoca tarafindan.

    hocam yalniz bilgilendirelim de sikinti yasama sonra. ilkonbirde besten fazlasi kurala uymuyor. gecen seneki daha super kurala gore de üç tanesini tribune gondermen lazim. bi de dokuzuncu yabanciyi da ukraynaya kiraya verin kadrodisi birakmak zorunda kalabilirsiniz sonra nemelazim.
  • 9697
    almanya'da 9 tane devşirme oyuncu varmış. fatih hoca'mız öyle söylüyor.

    öncelikle jerome boateng ile başlayalım. bu adamı da herkes devşirme sanıyor. kendisi berlin doğumludur, herta berlin altyapısından çıkmıştır.
    son zamanlarda kadroya giren siyahi arkadaşımız antonio rüdiger var. berlin doğumludur, borussia dortmund çıkışlıdır.
    shkodran mustafi adlı stoper bad hersfeld doğumludur, hamburg altyapısından yetişmiştir.
    sami khedira ise stuttgart doğumludur ve burada futbola başlamıştır.
    karim bellarabi berlin doğumludur. werder bremen çıkışlıdır.
    lukas podolski ise polonya gliwice doğumludur. ancak futbol altyapısını köln'de almıştır.
    mesut özil var bir de, türkçe küfür ediyor falan ama gelsenkirchen doğumludur. almanya'da futbol hayatına başlamış, eğitim görmüştür.

    geri kalanı yazmaya gerek yok. sen devşirme oyuncu arayacağına önce gözünün önündekileri milli takıma al.
  • 9698
    pek sevgili başbakanı brezilyalı futbolcuların iyi olmasını plaj futboluna bağladığı için kendisi de geri kalmayıp almanya'nın başarısının devşirme oyunculardan kaynaklandığını söylemiş. aman eksik olma fatih hoca, ortada boktan bir durum varken böyle sıradan gidin; o öyle bu şöyle, şu fıtrattan bu da rüzgardan... tamamlayın birbirinizi böyle ama elde var sıfır. nasıl olsa sizde bahane, bizde de bahanelere öyle ağzı açık aval aval bakacak koyun çok. yarın da diğer kader arkadaşları benzer bir şeyler zırvalar tam olur;

    yıldırım demirören: fransa'nın başarısı düzenli olarak peynir ve şarap tüketmelerinden kaynaklanıyor. biliyorsunuz şarap kalbe iyi geliyor.

    ertem şener: arjantin'e uzaylılar yardım ediyor, messi'nin başka açıklaması olamaz.

    rıdvan dilmen: şimdi güntekin hollandalı arkadaşlarımla konuştum, amsterdam'da çok kaliteli mal varmış, çeken ronaldo kesiliyormuş.

    melih gümüşbıçak: ispanyollar zinde olmalarını siesta yapmaya borçlular. düzenli uyku çok önemli.

    rok: haydaaa... haydaaa!

    volkan demirel: röarrrrrrr!!!
  • 9699
    ne desem bilemedim son açıklamalarına türkiye futbol direktörünün.

    fenerbahçe avrupa'ya gidemediği için konulan yabancı sınırı bu sene 6'dan 5'e henüz düşürülmüşken, devşirme oyuncuların milli takıma alınmasından bahsediyor.
    her şeyden önce almanya'da oynayan devşirme dediği futbolcuların hepsi almanya doğumlu olup alman sistemi ile yetişmişlerdir.
    biz gidip elin yabancısını türk yapınca sistem mi kuracağız?

    üstelik türk futbolcusu yetişmiyor diyip yabancı kuralına kısıtamalar getirip devşirme futbolcuyu savunmak ne kadar doğru?

    avrupalı'ya sorsan kıçınla güler : ne yani kendi kulüp takımınızda en fazla 5 yabancı oynarken, milli takımda sınırsız türkçe bile bilmeyen devşirme futbolcular mı oynuyor? oh my god
App Store'dan indirin Google Play'den alın