fatih terim'in transfer açısından başarısız bir teknik direktör olması imparatorluğuna halel getirmez. bu konuda daha objektif olunması gerektiği kanaatindeyim. yıldız statüsünde bulunan veya dünya futbol kamuoyu tarafından genel geçer bilinirliğe sahip bir futbolcuyu transfer edip ondan belli üst düzey bir verim almak bana göre bir başarı olmadığı gibi bu tip bir oyuncunun kötü performans göstermesi de aynı şekilde başarısızlık değildir.
örneğin
didier drogba ve
gheorghe hagi transferlerini fatih terim'e mal edip kendisini yüceltmek saçmadır çünkü bu adamları fatih terim aldırsa ne olur, aldırmasa ne olur, adamlar zaten gheorghe hagi ve didier drogba, etiketleri yeter. aynı şekilde
frank de boer veya
cris transferler üzerinden kendisini yermek de doğru olmayacaktır çünkü bu adamları fatih terim keşfetmedi, isimlerine güvenip kadrona katma inisiyatifi kullanıyorsun sonuçta, sonucun olumlu veya olumsuz olmasına etki edebilmek bu düzeydeki oyuncular için transferden bağımsız, bambaşka bir teknik direktörlük becerisidir.
yıldız etiketine sahip hiçbir oyuncuyu "fatih terim transferi" diye tanımlayamayız bana göre. sadece fatih terim için değil, dünyadaki tüm teknik adamlar için geçerlidir bu. mesela didier drogba'yı marsilya'ya kim transfer ettiyse o onun transferidir ve hep öyle kalacaktır, keza frank de boer de öyle...
ismen daha az bilinen, tercihen de genç yaştaki bir oyuncuyu özellikle talep etmek, onu keşfetme arzusu taşımak bence teknik direktör transferidir. bu açıdan
ümit davala'nın türk futboluna armağan edilmesi fatih terim sayesindedir. keza
vedat inceefe de,
emre belözoğlu da,
hasan şaş da,
fatih akyel de, çünkü bu oyuncular ilk büyük takım deneyimlerini fatih terim sayesinde yaptılar ve hepsi de çok iyi futbolcular oldular. bu yüzden birinci fatih terim dönemi bir sürü başarılı "fatih terim transferi" barındırmaktadır.
ikinci ve üçüncü fatih terim dönemlerinde bu başarı oranı düştü. yerli oyunculardan beklenen verimi alamadığı gibi yurt dışından özellikle istediği genç oyuncular da amiyane tabirle "fos" çıktılar. bu bakımdan
muhammed sarr,
yiğit gökoğlan ve
nordin amrabat da fatih terim transferleridir ve son iki dönemindeki birçok başarısız denemeden birileridir.
yani soruyu bence şu şekilde sormak gerek: "fatih terim son iki döneminde türk futboluna veya dünya futboluna kimi armağan etmiştir?"
eğer bu soruya verilecek cevap içerisinde geçen isimler ilk dönemindeki gibi sayıca fazla ve de futbol açısından önem teşkil ediyorsa fatih terim benim değer yargılarıma göre transferde başarılı bir teknik direktördür, azsa da başarısızdır ki ben öyle olduğu görüşündeyim lakin bu durum kendisine yönelik bir yergi olmayıp sadece basit bir durum analizidir.
