resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:72
Uyruk:Türkiye
  • 505
    futbol cahili, birilerince fişeklenmiş, kapalının ortasında konumlanmış, şu reis, bu başkan diye kıç yalayan, kendi gibi düşünmeyene çekinmeden yumruk sallayan güruh'un 17 ekim 2010 galatasaray ankaragücü maçı'nda lehine tezahurat geliştirdikleri teknik direktördür. bu futbol cahilleri elindeki a3 ligi kadrosu ile spor toto süper ligi'nde mücadele etmeye çalışan rijkaard'a da istifa diye bağırmışlardır. bu güruhu ömründe belkide ilk kez maç izlemeye gelen yeni açık tayfasından da bazı mallar desteklemiştir. bu mallar bununlada kalmamış, koltuk kırıp sahaya atma girişiminde de bulunmuş, tarafafımdan ayar yemişlerdir. bu ergen taraftar grubu ile yönetim arasında da dolaylı bir bağ olduğunu düşünmekteyim.
  • 506
    bazı kişilerin haramzadelik yaparak bu takıma verdiklerini unutarak pervasızca saldırdıkları teknik adam. kendisinin sadece gölgesi bile futbolcuları kımıldatmaya yeter. ama maalesef türk kendisi eğer türk değilde hollandalı olaydı şimdi baş tacıydı baş tacı.

    ikinci döneminden bahseder bazıları ama o dönem fatih terim'in verdiği listelerdeki hiç bir oyuncunun(ki buna şuan bursaspor'da oynayan insua en büyük örnektir) transfer edilmemesinden bahsedilmez. bazılarına şimdi yapıldığı gibi dünya yıldızı isimler ona getirilmediğşnden bahsedilmez sadece ikinci fatih terim dönemi der ve geçilir.

    ama ah kendisi türk olmasaydı işte o zaman görürdük bazılarını.
  • 508
    kendisini takımın başında görmek isteyenlerin gökhan zan-servet tandemini görünce ne yapacaklarını ciddi ciddi merak ettiren teknik direktör. fatih terim'e karşı kesinlikle bir ön yargım yok hatta çok da severim. açıkçası servet çetin-gökhan zan da işin şakası. ancak arda'nın hali ortada. bir türk futbolcu veya teknik direktör istediği kadar kulaklarını tıkasın eninde sonunda medyadaki rezil adamlar yüzünden çileden çıkar bu ülkede.
  • 513
    --- alıntı ---

    ...

    gerets gibi bir adam yollandı, yerine kalli geldi; eskiye pek meraklıyız ya. skibbe döneminde boekamp yollandı, ümit davala yollandı, bir teknik direktörü işinden soğutmak için her şey denendi. "vizyon"dan "bizim evladımız" modeline dönülüp, bu takımın en önemli sembolleri bülent korkmaz ve hagi gibi isimler rezil edildi. medyaya, skor taraftarına kurban verildi.

    ...

    yine televizyonlarda, gazetelerde, internette "galatasaray'da değişim" lafları dolanıyor. ne değişiminden bahsediyorsunuz? galatasaray'daki kısır döngünün yeni bir devridir sadece yaklaşmakta olan şey. tugay diyen de var, abdullah avcı da. hagi'de, bülent korkmaz'da görmemişiz gibi aynı filmi. hangi değişimden bahsediyorsunuz?

    tabii bir de taraftarın istediği fatih terim! galatasaray'ın 2000'lerin başındaki momentumunu koruması için bulunmaz bir şanstan, lucescu'dan olduk fatih terim yüzünden. o gün bu gündür, 8 senedir beli doğrulamadı bu takımın.

    4 yönetim ve sayısız teknik direktör geçti bu takımdan geçtiğimiz 10 sene içerisinde. eğer değişim rijkaard'ı yollayıp, tugay'ı, fatih terim'i getirmekse; değişim yönetimi istifaya çağırıp, yaldızlı isimlerle propaganda yapan yeni bir yönetimi seçmekse, yani senelerdir çektiğimiz çileyi yeniden başa sarmaksa, ben almayayım.

    sürekli değiştik değişmesine de, değişirken kimsenin arkasında durmayı bilemedik. hagi'nin adı "hırsızlar!" lafıyla yazılır oldu, leş kargalarına meydan verip "gitsin, takımı ne hale getirdi" dedik, gönderdik. yönetimler önümüze atıldı, fatih terim gelecek diye onları da gönderdik. milyonlarca taraftar, teknik direktörüne gözü dönmüşcesine "istifa" diye bağırırken, hangi yönetimin gücü, cesareti yeter ki devam etmeye? teknik direktör gider, sonra sıra yönetime gelir. maksat, değişelim.

    bu berbat enkazın en büyük sebebi bitmek bilmeyen "değişimimiz" zaten. artık bir durup düşünmemiz gerek. gerçekten değişmek mi istiyoruz? öyleyse bu "değişimler" süresince hiç kullanmadığımız "istikrar" kelimesinin anlamı üzerine biraz kafa yormak gerek.
    --- alıntı ---

    http://bonlibero.blogspot.com/2010/10/vizyon.html
  • 517
    sanki baros'lar, elano'lar, kewell'lar, neill'ler, keita'lar, arda'lar hatta yedekleri ile beraber euro 2008'in üçüncüsü türkiye milli takımı'nın kadrosu babama teslim edildi de rijkaard masum fatih terim suçlu oluyor. mustafa sarp'tan falan memnun değilse gidip futbolcu keşfetseydi rijkaard ağa. hani diyor ya messi'yi ben buldum arjantin 16 yaş milli takımından diye, bulsaydı ya yetenekli maaliyeti düşük bir yıldız adayı. teknik direktörlük sadece fiyakalı giyinip maç sonunda oraya buraya transfer yapılmadı o yüzden kaybettik demek değil.

    ah rijkaard ah sen ki bu takıma 2 yılda 2 avrupa kupası, iki lig şampiyonluğu ve sayısız derbi zaferleri yaşattın. sen ki alt yapıdan bir sürü futbolcuya şans vererek onlardan bazılarını takıma monte ettin. ah rijkaard'ım neler ettiler sana?

    korkma fatih hoca rijkaard gibi bu takıma gram fayda sağlamamış bir adam bile omuzlar üstünde gezdiriliyorsa senin hakkında yazılan olumsuz entrylerin yerinde sezon sonu yeller uçuşur. eğer fatih terim gelirse önümüzdeki haftalarda sezon sonu bu entryi itina ile hatırlatıcam bazılarına...
  • 519
    türkiyenin yetiştirmiş olduğu gelmiş geçmiş en başarılı teknik direktörü fatih terim'dir.
    galatasaraylıdır, imparatordur.

    iki yıldır anamızı ağlatan surinamlının yerine gelecekse eğer başımızın tacıdır!
    ah keşke gelsede, şu "o gelirse sözlükte yazmam, kombine almam, maça gitmem" diyen safralar gerçekten kaybolsalar!

    1- aylar sonra gelen ekleme: ey ulu tanrım, bu günleri gösterdin ya bana. fatih terim takımın başında, irlandalılar ilk mağlubiyete kadar deliklerindeler....

    2- aylar sonra bir ekleme daha: ilk yari bitti, takim lider.... inleriniz nasil? nemlidir, cikin hava falan alin!

    3- aylar aylar sonra bir ekleme daha: 18 ekim 2010 01:36 tarihinde ilk yazmışım, 31 aralık 2011 06:25 tarihinde ikinci eklemeyi yapmışım, şimdi üçüncü eklemeyi yapıyorum:

    “yönetimi, futbolcusu, taraftarı, fatih terim ayarı… biz buradayız durdursanıza hadi galatasaray’ı!”

    hem içeride bulunna irlandalılara hem dışarıda bulunan zavallılara gelsin!
  • 520
    tekrar takımın başına geçmesine, ikinci fatih terim dönemi argümanıyla karşı çıkanlar tarafından, birinci fatih terim dönemini'nde yaşattıkları unutulan teknik adam.

    bu iki dönemin farklılığındaki etken tamamen bu iki dönemde galatasaray formasıyla top koşturan oyuncular arasındaki bariz kalite farkıdır. ha fatih terim'in ikinci dönemdeki transfer politikası eleştirlebilir fakat bu politikayı tetikleyen dış etkenleri de unutmamak gerek. neyse konumuz bu değil. şimdi fatih terim'in başarılı olduğu dönemi baz alarak bir durum değerlendirmesi yapalım ve üçüncü fatih terim dönemi'nin başarı olasılığını hesaplayalım.

    durum değerlendirmesini bire bir futbolcular üzerinden yapacağım.

    hakan şükür: şu an onun pozisyonunda milan baros var, tarzları farklı olsa da kimse baros'un hakan'dan daha kötü bir futbolcu olduğunu iddia edemez. oyuna isyanı,inancı en az hakan şükür kadar. hakan kraldır, gönlümüzde ayrı bir yeri vardır fakat benimde içinde bulunduğum kalabalık bir güruha göre baros hakan'dan daha iyidir.

    gheorghe hagi: zvjezdan misimovic henüz takımda yeni olmasına rağmen, kumaşının kaliteli olduğu konusunda hemfikiriz sanırım. şimdilik tek eksiği oyuna isyan, meşhur fatih terim motivasyonuyla, bir hagi kadar olmasa da, hagi'ye yakın bir performans ortaya koyabileceğine inanıyorum. kaldıki birde elano blumer'imiz var ki tamamen frank rijkaard ile olan uyuşmazlığından oynayamadığını düşünüyorum. çok büyük bi olasılık olmasa da fatih terim'le birlikte kazanabiliriz bu ismi...

    gheorghe popescu: lucas edward neill; bu adam yeni popescu'muz diye getirilmedi mi takıma? ki uygun ortamda en az popescu kadar oynayabileceğine inanıyorum...

    fatih akyel: sabri sarıoğlu veya serkan kurtuluş bu mevkide sırıtmayacaklardır.

    hakan ünsal, ergun penbe: arda turan ve harry kewell, yoruma bile gerek yok diyorum her ne kadar kewell'ın dewamlılık problemi olsa da...

    claudio taffarel: ufuk ceylan ve aykut erçetin, sanırım tek handikapımız... ama ufuk ceylan ısrarının işe yarayacağını düşünüyorum...

    okan buruk, emre belözoğlu, suat kaya: bu tandemi, şimdilik, elono blumer, loric cana ve ayhan akman ile halledip, transfer döneminde fatih terim'in istekleri doğrultusunda yapılan transferlerle halledebileceğimizi düşünüyorum.

    arif erdem: juan pablo pino... oynar mı, belki bi öngörüm yok doğrusu.

    yani mevzu'nun tümüne baktığımız zaman, mevcut kadronun - servet, sarp hariç- fatih terim birinci dönemindeki form grafiğini yakalayabileceğine inanıyorum...

    terim dönemindeki kadronun ve mevcut kadronun tamamını birazda üşendiğimden karşılaştırmadım. ama totalde durum bundan ibaret.
  • 525
    gelmesi veya gelmemesi yönünde bir fikir belirtmiyorum. fakat şurası bir gerçek ki her ne kadar oynatmakta olduğu futbol motivasyona ve oyuncu kalitesine bağlandığı için pek haz etmesem bile şurası bir gerçek ki bu ülkenin futbolunu en iyi bilen teknik adamlardan biridir. yani bizim öğrenmeye kapalı, bir teknik direktörün iyi niyetini suistimal edip disiplinsizlik yapan, ruhsuz ruhsuz gezinen, dil bile bilmeyen türk oyuncuların istisnasız hepsinin dilinden bir tek fatih terim anlar.

    mesele şudur ki sanırım biz avrupa değiliz. yaşam şeklimizle de futbolumuzla da... fakat avrupa'ya özeniyoruz millet bazında... yaşam şekliyle de futbolla da... bit yeniği şurada yalnız; yapılan değişiklikler noktasal, geniş ölçekli değil. yani sadece tepedeki isimleri değiştirmek ile olmaz, ciddi anlamda bir kültürün değişmesi gerek arzu edilen ideallerin gerçekleşmesi için... görüldüğü üzere bir milletin futbolu algısı, bir takımın futbol oynama mentalitesi ve altyapısı değişmeden bizim ülkemizde ancak mircea lucescu, erik gerets veya zico gibi teknik adamlar bir şeyler yapabilir. hani kadroya göre, eldeki oyunculara göre...

    fatih terim, yerel olduğu kadar avrupalı, avrupalı olduğu kadar yerel olan belki de teknik adam. 2010-2011 itibariyle elimizde bulunan kadro hakikaten fena değil yani tam fatih hocalık bir kadro.

    hani şu anlamda söylüyorum, ikinci fatih terim döneminde takım gerçekten çok kötüydü. şöyle kötüydü; fatih hocanın gazladığı yerliler artık doymuş ve yaşlanmış, yabancılar ise dönemin hagi, popescu ve taffarel'inin beşte biri kalitesinde biri değildi. buraya dikkat lütfen... tamam fatih terim peygamber değil, elinde asa yok ama kendi dilinden anlayan yerliler ve kaliteli yabancılar ile gerçekten başarılı olabilen bir isim.

    kendisi milli takımı euro 2008'de üçüncü yapar, veya galatasaray'a uefa kupası kazandırır, fakat dünya kupasına katılamayız mesela... niçin mi? çünkü fatih terim sistem adamı değil, öyle 1.5 seneye yayılmış uluslararası bir süreçte, takımla her daim beraber olmaksızın, sabırla ve adım adım başarıyı getirebilecek menzilli biri değil.

    fatih terim lig gibi her hafta maç oynanıp 7 ayda olup biten, veya uluslararası bir turnuva gibi 1 ayda sonuçlanan durumlar için ideal bir isimdir. takımla yatıp kalkar, her gün beraberdir, millerin kafasının etini yer, disiplininden taviz vermez ve takımı hedeflere göre şekillendirir. fakat ayda yılda bir gördüğü milli takım ile yapabilecekleri sınırlıdır. kendi dilinden anlamayan, hatta kendi sistemine tamamen "fransız" olan italya ligi'nde de yapabilecekleri de...

    fatih terim gelsin demiyorum, gelmesin de demiyorum... çünkü nelerin olabileceğini kestiremiyorum... aklıma sadece şey geliyor, fatih terim bu yerlileri döve döve adam eder, ruh gelir, bundan eminim sanırım... lakin yabancılara yaklaşımı nasıl olur bilemiyorum. bu konuda bildiğim tek şey şu, fatih terim'in yabancı oyunculara yaklaşımı şey gibiydi, osmanlı devleti'nin gayrimüslimlere karşı tutumu... hani katkısını sağlasın, kuralları bozmasın, faydalı olsun, istediği dine inanmakta, istediği dili konuşmakta özgür... serbest bırakırdı yani topunu oynadığı sürece...

    bir de şöyle bir durum var, şu tarihli elimizdeki kadro frank rijkaard'lık bir kadro değildir. hatta hıncal uluç'luk yapayım, bana kimse masal anlatmasın... frank rijkaard büyük takım hocasıdır. adam avrupalıdır, ve kendince bir sistemi vardır. aradan geçen 1.5 yıl zarfında kendisinin hataları olduğu gibi takımın durumu da ileri gideceğine geriye gitmiştir... yerli oyuncular üzerinden bakarsak bu takımın zeka seviyesi fatih terim'i pekala kaldırır... yabancı oyuncular da gayet iyi, belki de son on yılın en kallavi kadrosu bu bakımdan...

    fatih terim'in mimiklerine de, tarzına da feci uyuz oluyorum... ama ne yapayım anasını satayım, bu topraklarda doğup büyüdük... bu adam da bu ülkenin en başarılı ve en büyük teknik adamı... mesela arda turan da beyanları ve hareketleri ile çok sempati duyduğum bir isim değil, ama adam bu ülkenin tartışmasız en yetenekli futbolcusu, üzerine, takımımın altyapısından çıkmış ve kaptan! ben ne yapayım be... tamam seviyoruz belki ama o kadar da kopmadık memleketten messi ile yatıp kalkıp sabah akşam barcelona maçları izleyecek kadar...

    bu yüzden kendisine bayılmasam da büyük saygı duyuyorum fatih terim'e... futbolcularının kapasitesi ve entellektüel seviyesiyle, futbol tarzıyla, futbolu millet olarak algılayış şekliyle ve insan yapısıyla bu ülkenin gerçekleri bunlar anasını satayım...
App Store'dan indirin Google Play'den alın