resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:Al-Shabab
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 27527
    ben açıkça full kadro oynattığı futbolu sevdim. yalniz büyük sıkıntı var; bu taktik cok futbolcu odaklı, kalite istiyor.
    öyle ucuz adamlarla düzgün oynanamıyor. bizde bu kaliteyi getirecek para yok, kaliteyi yedekleyecek adam zaten hiç yok. o zaman bu taktik pragmatik değil, idealist. hocanın yapmak istediği risotto ama menemenlik malzeme var. biz her maç risotto deniyoruz.

    yani hoca oynattığı futbol konusunda öyle kapalı ki herkes covid olsa altyapı ile çıksak, 4-1-4-1 terimball yapacağız gibime geliyor, karşıdaki rakip kim olursa olsun.

    son zamanlarda oynadığımız her takım bizi çözmüş şekilde geliyor ve biz aksine onlara karşı hiç önlem almamamışız gibi. bilmiyorum belki de farklıdır.
    yani taktiği beğeniyorum ama biz bu fakirlikte bu taktiği nasıl devam ettireceğiz çözemiyorum. bu saatten sonra covid, sponsorluk, döviz kuru, bankalar birliği, yayıncı krizi derken eskisi gibi paralar olmayacak. bir feghouli kalitesi, bir mariano, bir fernando falan gelemeyecek artık.

    eğer arka planda belli transfer vs varsa ne güzel, devam edilsin onlar gelene kadar. ama bu takım bu seneyi bu taktikle covid+sakatlık+cezalı+haftada iki gün maç derken ilk 5 bitiremez (ancak ve ancak her maç arda, feghouli, emre, taylan, marcao sahada olursa olur, başka türlü oluru yok).

    bir de kendisinden tek ricam, bu maçla ilgili bir çok yorum olabilir ama emre akbaba'yı şu pozisyon sonrası kadro dışı bırakırsa sevinirim. lütfen bunu hakedecek ne yaptı bu taraftar?
    https://mobile.twitter.com/.../1346544261051854855
  • 27528
    belli bir oyun sisteminde ısrarcı olmak güzel ama eldeki kadro bu oyunu oynayamayacaksa zorlamak çok amatörce. mesela sergen yalçın bjk'yi mevcut kadronun potansiyelini bilerek ona uygun oynatıyor biz neden olmayacağını bile bile ısrar ediyoruz 1 maçlık eldeki kadronun becerebileceği bir oyun oynasak ne olur ? bazen anlayamadığım efsane teknik direktörümüz.
  • 27531
    bugün bize 98 dakika emre akbaba izletmesinin, 93'te doldur-boşalta dönüp, 2 oyuncu değişikliği yapmasının ve bunu yaparken takımdaki en uzun boylu oyuncumuz donk'u oyundan çıkarmasının hiçbir izahı olmayan teknik direktör.

    aynı şekilde son 3 senedir futbol oynayamayışımızın hiçbir şekilde izahı olmadığı gibi.

    (bkz: 5 ocak 2021 konyaspor galatasaray maçı)
  • 27532
    son iki veya üç sezondur zor durumdaydık. finansal fairplay, sattığın kadar al, yönetimin transferde biraz beceriksiz kalması hocamızın elini biraz sıkıştırdı. hocam ne olur sezon sonunda şu takımı güzelce düzenle. sene sonu sattığın kadar al cezamız bitiyor. bu takımı düzeltecek ve şahlandıracak olan yine sensin. lütfen deplasman korkusu yaşatma artık bize. çünkü bu oyun senin oyunun değil ve bu futbol bize yakışmıyor. senin takımın oyun başlar başlamaz; bam bam bam... rakibi sersemletmeli.

    hocam; bir diğer konu lütfen biraz daha dikkatli ol. zaten senin en ufak ses çıkartmanı bekleyen bir güruh var. lütfen ceza yeme artık! sen kenarda olmayınca maçların hiç tadı çıkmıyor. oyuncular motivasyonunu kaybediyor. inancımız tam! bizi yine şampiyon yapacak ve şampiyonlar ligi’ nde başarıdan başarıya koşturacak yine sensin.
  • 27533
    1. dereceden hatalı olduğu için mustafa cengiz yönetimine sık sık giydiriyorum ama hocamızın da ciddi problemleri var. sadece takım içi birkaç problemden bahsedeceğim, saha dışı problemlere ne yazık ki yönetimin pasifliği yüzünden maruz kalıyor.

    saha içinde oynayabilecek kaliteli çok az futbolcumuz var. rotasyonumuz zayıf, oyuncularımızın büyük bir kısmı lig için bile yetersiz ama hocanın da eksik bıraktığı noktalar mevcut.

    1-> duran top organizasyonu.
    tamam kabul ediyorum, özellikle sakatlıklar ve cezalar sonrası takımda kaliteli oyuncu eksikliği çekiyoruz. bazen sahada o kadar umutsuz bir görüntü ortaya çıkıyor ki bu maçı sevsen kazanamayız izlenimi alıyoruz. bunun aksini icraate dökebilmemizin en önemli yolu da duran toplar. frikikler ve kornerler hiç heyecanlandırmıyor çünkü bu şekilde attığımız gol sayısı bir elin parmaklarından az. oyuncularımız serbest vuruş ya da özellikle kornerlerde topu etkili bir şekilde kalabalık oyuncu kümesinin olduğu noktaya sert bir şekilde bırakamıyorlar. özellikle kavisli ortalar açmak(bunları alex mükemmele yakın yapıyordu) gol şansınızı arttırır ama bizim görebildiğimiz 3 tip duran top kullanımı oluyor.

    a-> ön direk ortası.
    toplar ön direğe açılıyor ama büyük bir çoğunluğu kalça hizasına anca yetişiyor. artık iş şakadan çıktı ciddi ciddi oyuncuların gücü mü yetmiyor diye düşünmeye başladım. böyle ortalardan gol bulma imkanımız 0. bulamıyoruz zaten. saçma sapan anadolu takımları bile bu işi bizden daha iyi yapabiliyor.

    b-> ortaya bırakılan toplar.
    özellikle tehlikeli bir yerden serbest vuruş kazandığımızda nadiren de olsa kalabalık kümesinin ortasına top bırakmayı başarıyoruz ama bu sorunun içerisinde de başka bir sorun var. top çok yavaş ve yüksekten düşüyor. ayrıca hiç kavis almadan dümdüz ilerliyor. bu şartlarda ya rakip futbolcu rahatlıkla topu karşılıyor, ya rakip kaleci kolaylıkla müdahale ediyor ya da top gerekli ivmeyi ve kavisi alamadığından dolayı futbolcularımız vuruş imkanı bulsa bile, top tehlike yaratacak sertlikte ve uygun açıda kaleye yönelemiyor.

    c-> arka direğe bırakılan toplar.
    en fazlar randıman aldığımız serbest vuruş stili bu(doğal olarak). eğer oyuncularımızdan bazıları zekasını kullanıp buraya yönelirlerse tehlike yaratıyoruz. şu ana kadar oldukça az gördük. sahanın bu kısmında ya oyuncu olmuyor ya da diagne gibi sevgili topçularımız topa kafa atmayı bilmedikleri için net pozisyonları kaçırıyoruz.

    bunlar haricinde rakip takımı şaşırtacak ve saha içinde boşluk yaratacak devinimi sağlayamıyoruz. birilerinin ceza sahasını karıştırması gerekiyor ama herkes sabit duruyor. top kafalarına düşecek de rakip vuramayacak da uygun açı ve sertlikle kaleye gidecek de kaleci kurtaramayıp gol olacak.
    bu saydıklarım bir duran top organizasyonun en temel kısımları. daha bu işin ön direğe koşu yapan ve topa dokunup arka direğe topu şişiren futbolcu konumlandırması var(gökhan gönül geldi aklınıza, evet biliyorum).
    kalabalık kümesinin sağ ve soluna yayılıp topla birlikte içeri kateden futbolcu tipi var.
    topu direkt şişirmeyip, taktik gereği birkaç pasla oyunu hazırlaması var. var oğlu var ama inanın bunlarda gözüm yok. en temel işlevleri yerine getirebilsek bile yeter. eğer bu işin en temel gerekliliklerini yerine getirebilseydik fazladan en az 5 golümüz ve fazladan puanlarımız vardı. her maç bir düzine duran top kazanıyoruz ama sonuç 0. çok büyük bir kayıp. rakip takım oyuncuları oyun akışını bozup, duran top kullanmamıza izin veriyorlar çünkü değerlendiremiyoruz.

    2-> ceza sahası dışından çekilen şutlar.
    bazen sadece düzgün şut çeksek yeter mi diye düşünmüyor değilim. ceza sahası dışını bıraktım ceza sahası içinde bile düzgün şut çekemediğimiz oluyor. bu işin de birkaç kritik noktası var.

    a-> şut çekebilen futbolcular.
    öncelikle siz bu işin temellerini istediğiniz kadar yerine getirin. oyuncularınız belhanda tipi oyuncuysa hepsi boşa gider. önce futbolcun şut çekmeyi bilecek. ceza yayının ortalarına önlem alınır. kalecinin kaleyi ortalaması dolayısıyla en net gol şansını buradan kazanırsınız ama en fazla önlem alınan yer de burasıdır. o yüzden oyuncunun konumlandırılması işin top noktasıdır.

    b-> konumlandırma.
    yukarıda bahsettiğim gibi ceza yayı ortalarından gol bulmak zor çünkü rakipler çoğunlukla gerekli önlemi alırlar. burada şut çekecek oyuncu için 2 temel konum var. ceza yayının solu ve sağı.
    https://www.youtube.com/watch?v=DThPBXhQV5c
    (video kalitesi kötü ama en kısa bunu bulabildim o yüzden kusura bakmayın.)
    sneijder'in önce ceza yayının solundan çektiği şuta, sonra sağından çektiği şuta bakın. sahanın bu kısmı hem rakip oyuncular için hem de kaleci için kör noktadır ve önlem alması zordur. futbolcu bu noktadan şut çekebiliyorsa maç içinde uygun konumda, takımınıza goller hediye edebilir. illaki sneijder'in pozisyonları kadar zor olmak zorunda değil. daha kolayları da mevcut.

    c-> ufak tefek uyanıklıklar.
    https://www.youtube.com/...dk3JJU_Sg&t=190s
    videonun 8. dakikasını açın ve drogba'nın, hamit'in şutu sonrası rakip schalkeli oyuncu topu bloklamasın diye nasıl sağa çekiyor izleyin. drogba hamit'in şut çekeceğini sezip, oyuncunun sola ilerleyip topa müdahale etmesini engelliyor. bu sadece bir örnek. uzaktan çekilen şutlarda bu tarz uyanıklıklara ihtiyaç vardır. öyle uzaktan kuru kuru topa vurunca gol olmuyor. birçok etmen var ve sadece şutu çeken futbolcu değil, diğerleri de bunları düşünmek zorunda.

    daha birçok problemimiz mevcut ama özellikle süper lig seviyesinde en büyük eksikliğimiz bunlar. rakiplerimiz düşünüldüğünde kalan yaptığımız şeyler bizi farkla şampiyon yapar. futbolun bütün gerekliliklerini yapabilen takım yok zaten ligimizde. hepsini temel seviyede bile yapabilsek her sezon avrupa'dan tokat yiyip eve dönmeyiz.

    hocadan en büyük isteğim futbolun bu kısımlarına önem vermesidir. hoca düşünmüyor da sen mi düşünüyorsun diyebilirsiniz, evet ama sahada senelerdir hiçbir uygulamasını görmüyoruz işte. demek ki düşünmüyor. belki antrenmanda farklı konular konuşulup uygulanıyordur, çok fazla eksiğimiz olduğu için bunlara sıra gelmiyor olabilir fakat bunlar çalışılmak zorunda. durduk yere olan şeyler değil maalesef. emek gerektiriyor. ayak tenisi gibi zaman kaybı ve hiçbir artısı olmayan şeylerle zaman kaybetmek yerine bunlar çalışılabilir. elbette antrenmanlar belirli bir program dahilinde yapılıyor. ayak tenisi gibi zaman kaybı şeyler, soğuma ve eğlence amaçlı verilen aralardan oluşuyor fakat farklı metotlar oluşturulabilir. bu metotlarla yukarıda saydığım şeylere yönelik çalışmalar yapabilir. en azından futbolcular bir şeyler kapmış olur, zaman israfı olmaz. buradaki temel eksiklikse planlama ve yardımcı hocaların görevleriyle ilgili ama iş derinleşecek. o yüzden burada kesmek en mantıklısı.
  • 27534
    fatih hocayı iki şey olumsuz anlamda çok etkiliyor diye düşünüyorum. birincisi her sene şampiyon olmaz zorunda hissetmesi, ikinciside galatasaray futbol takımı her maçı kazanmak için oynar mantalitesi.
    aslında bu iki mantalite fatih hocayı fatih hoca yapan, galatasarayı da galatasaray yapan mantalite olmasına rağmen şu an hem ülkenin hem kulübün bulunduğu ekonomik durum, dünyanın ve futbolun salgın yüzünden içinde bulunduğu kaos hemde yönetimin işbilmezliği yüzünden hocanın daha akılcı çözümler üretmesi gerekiyor.
    ülke futbolu hepimizin malumu inişli ama çıkışsız. az durup düşünen bir iki yıl planlı hareket edip yapılanan takım anında yukarı doğru ivmeleniyor. bizim de durup düşünmek bi kaç genç futbolcu oynatmamız lazım. hoca da bizim gibi görüyor bu belhandadan emre akbabadan diagneden ömer bayramdan bi hayır gelmeyeceğini ama her maçı kazanma mantalitesi genç bi kaç futbolcuyu kazanma şansımızı elimizden alıyor.
    daha öncede yazmıştım yine yazmak istiyorum. galatasaray tam 14 sene gerek kötü oyuncu tercihleri gerekse dönemin siyasilerinin ve özellikle eşlerinin gönlü olsun diye şampiyon yapılmadı. hocada o takımın kaptanıydı. hepimizden iyi biliyor. bi düşünmesi lazım galatasaray şampiyon olamadı diye büyüklüğünden bişey kaybetti mi?
    bu yazdıklarıma başta fatih hoca olmak üzere pek çok taraftarımız katılmayacaktır biliyorum. ama bi şey çok açık iki sene üst üste şampiyon olan takım bile eksikti. bi kaç bireysel yetenekle olayı çözüyordu. o takımın kadrosunun önemli oyuncuları ya yaşlandı formsuz ya da takımdan ayrıldı. görüyoruz ki yerleri de dolmadı, doldurulamadı. yapılan gençlik aşısı da tutmuyor. o uyum bir türlü yakalanamıyor.
    bu yıl sonunda ffp bitiyor. bu takım yapılanacaksa fatih hocamla birlikte yapılması lazım. önümüzde ffpli son transfer dönemi var. rica ediyorum şampiyon olacak diye kıyıda köşede kalmış futbol hayatı çoktan bitmiş müzmin sakat geçmişin yıldızı futbolculara yönelmeyelim. belli ki bu yönetim yeni bi yüz, taze genç futbolcu alamayacak. imkan varsa tabiri caizse tüm çöpleri elden çıkartalım, gençleri kazanmaya çalışalım. yıl sonunda bu yönetim gider. yeni gelen yönetimle 3 yıllık bi plan yapılıp ona göre bi yol haritası çizilir. başka türlü bu yola devam edemiyoruz belli oluyor.
  • 27535
    city gibi pas oyunu oynatmaya calisan fakat sut tehdidimizi gormezden gelen hoca. ayni sorun city'de de yasaniyor ama kdb gibi bir silah varken gerekirse sut da atiyorlar tabii.

    bizde emreler, taylan ve soso talimatli gibi ille ceza sahasinda tiki taka deniyor ve hic sut yok.

    ayrica, kesinlikle duran toplara calismamiz gerekiyor. uzun oyuncumuz yokmus gibi pas yaparak korner kullanmamizi anlamiyorum. defansi acalim sasirtalim mantigi eyvallah da ortaya acilan toplara toplami en az 5 metre olan adamlarimiz ahmet calik'a falan hava topu kaybediyor. sacma sapan isler.
  • 27536
    6 ocak’taki konyaspor maçına 19 kişilik kadro ile (ki 19 kişi içinde sekidika, ali yavuz, şener, emin gibi bu maç için beklentinin düşük olduğu, 2 ayda 10 kilo verip kendini toplamaya çalışan, sadece msçtan önceki son çalışmada takımla olabilmiş babel varken) çıkmak kendi tercihi olmayan hocamız. bu maç için eleştirebileceğim tek şey, bu maçta kerem’i neden hiç düşünmediği olur. 90+6’daki oyuncu değişikliklerine bir ton laf edilmiş. donk’un değişiklikten 2 dk önce dizinden sakatlandığını, linnes’in de kenara “beni çıkarın” işareti yaptığını fark etmeyen kitlenin hocaya bu 2 değişiklikten ötürü her türlü hakareti edebilme özgüveni herhalde ancak “cehaletin verdiği cesaret” olarak açıklanabilir.
  • 27537
    bayern münih'ten manuel neuer, pavard, alaba, müller, gnabry ve lewandowski'yi çıkarttığımızda ne durumlara düşebileceğini hayal ettikten sonra fatih terim'e sallanması gerekir diye düşünüyorum.

    sezon başından beri tam kadroya yakın çıktığımız her maçta mükemmel top oynadı bu takım. 6 tane temel eksikle de bırakın da bir zahmet yenilsin, yapacak bir şey yok. hayatta bazen böyle şanssızlıklar üst üste gelebiliyor.

    elbette yenebilirdik. yenseydik bu övgüye değer bir başarı olurdu fakat yenildik diye de fatih terim'i eleştirmek gerçekleri göz ardı etmekten başka bir şey değil.
  • 27538
    özellikle takımın eksik olduğu vurgulanarak maç içerisinde çok ciddi hatalar yaptığı gerçeğinin üstü örtülmeye çalışılan hocamız. eksik derken kast edilen oyunculara bir bakalım.

    fernando muslera bu takımın çok önemli bir parçası. ama haftalardır bu takımın kalecilik bir işi olmadı zaten. okan gayet iyi sürdürüyor.

    marcao önemli bir oyuncu ama neden eksikti? tamamen kendi disiplinsizliğinden kaynaklı bir durumdan dolayı şu an sadece bir maç değil en az 2 maç eksik olması gerekiyordu. yine de yerine luyindama oynadı ki hatalarına rağmen ligin en iyi defans oyuncularından biridir.

    orta sahada emre kılınç eksikti ki bu sözlükte yerin dibine sokulan bir oyuncudur. tamamen kendi disiplinsiz hareketinden dolayı eksik kalmıştır. yaptığı hareket için yaptırım oldu mu acaba?

    sağda feghouli eksik ki o da her şeyi çok iyi bilen taraftarımız taraftarından oyuncu değil gözüyle bakılan bir oyuncudur. ha ben önemli olduğunı düşünüyorum ama şu aşamada oğulcan sağ kanatta elimizdeki en iyi alternatiftir.

    sol kanatta genelde oynayan oyuncu arda turan ki galatasaray taraftarının en çok hışmına uğrayan oyuncudur. daha düne kadar takımın el freni denilen oyuncu şu an takımın puan kaybına bahane olarak öne sürülüyor.

    eksiklerimizin yerine oynayanlara baktığımızda çok da bir düşüş olmaması gerekirken takım tanınmaz hale geliyor. peki sizce bunun sebebi ne? eğer bireysel yeteneklerin ön planda olduğu bir takım yerine takım oyunu oynuyor olsaydık bu eksiklikler bu kadar kendini gösterir miydi?

    takım sahada ne yaptığını bilmeden oynuyor ki maç sonunda takımın yardımcı teknik direktörü bunu kendi ağzıyla söylüyor ama taraftar teknik direktörün ciddi zaafiyet gösterdiği noktaların üstünü örtmek için bahanelere giriyor. bu takım duran topta belki de ligin en kötüsü. daha bir golümüz yok yahu. takımda yaratıcılık yok. arada bir organize atak görürsek gözlerimiz yaşarıyor. hadi bunlar da oyuncu kaynaklı diyorsanız, bu kadroyu biz mi kurduk?
  • 27539
    2 ocak 2020 galatasaray antalyaspor maçında emre akbaba'yı 1 dakika dahi olsun oyuna almazken 5 ocak 2020 konyaspor galatasaray maçında 90 dakikayı geçtim uzatmalar ile birlikte 100 dakika üzerinde sahada tutmasının açıklamasını merakla beklediğim kişi.

    antalya maçında belli ki futbolcuya bir mesaj verilmek istenmiş. eee ne oldu dün akşam? ffp'yi falan bahane etmemeli, yapması gerekenleri bir an önce yapmalıdır. sahada ruhsuz isimleri görmekten sıkıldım artık.
  • 27541
    kadrosu çok eksik bir teknik adam.

    ancak geçen sene tam kadro ile de aynı futbolu oynatıyordu.

    o kadar akla mantığa aykırı şeyler yapıyor ki, kendisini sevenler, çoğumuz, nasıl yorumlayacağımızı şaşırdık artık. artık tribüne mi mesaj vermek istiyor, takıma mı, yönetime mi veya evrene mi mesaj göndermek istiyor bilmiyoruz ancak biz bıktık, biz sıkıldık.

    sanki tüm takımlar tam, sanki tüm takımlar covid-free, sıradan, hatta ortalama altı anadolu takımları karşısında başarısızlığı örtmek için hep bir kadro bahanesi.

    konya, ankaragücü, karagümrük ile başa çıkmak için drogba, sneijder, hagi gibi isimlere ihtiyaç duyan teknik direktör. yoksa kendisi rakibi analiz edecek, eldeki kadro ile o maçı alacak bir hamle yapacağı yok.

    bu sene belli oldu. rakipler acaip hatalar yaparlarsa ancak, kötünün iyisi olarak ipi göğüsleriz, seneye de avrupada yine tokat takımı oluruz. çok onursuz bir zafer (??)... işin kötüsü bu tipik fenerbahçeli beklentisine bile sevinecek çok taraftar var.

    not: bir kelime de takıma. "ben olsam" %80 inin futbol hayatını bitirecek şekilde kovarım kulüpten. o kadar formayı haketmeyen ruhsuz adamlar (buraya yazdığım bazı şeyleri pilot olmayayım diye sildim). bir taraftar bu kadar mı sevgi ve empati kuramaz takımı ile, o kadar olur.
    ancak bu takımı kuran fatih terim, o adamları oynatan fatih terim, antremanda bu adamların ağzına sıçmayan fatih terim, "bu sikiklerden bir bok olmaz, genç kadro kuruyorum, benden bir süre galibiyet beklemeyin" demeyen fatih terim. bu yüzden ben bunun faturasını da ona çıkarıyorum arkadaş, uzaydan mı geldi bu kadro?
  • 27542
    çarpılmayacaksam birkaç konuda eleştirmek istediğim teknik direktörümüz.

    1) yaptırdığı maliyetli transferlerin birkaç istisna hariç takıma katma değer sağlamaması

    2) kadroya göre oyun kurgulamak yerine elindeki çok da kaliteli olmayan kadroyla aklındaki futbolu oynatmakta ısrar etmesi

    3) antrenman yetersizliği ve futbolcuların çok kolay sakatlanması

    4) geldiği günden bu yana ezbere oynadığımız bir şablon oluşturamaması.
  • 27544
    artık elindeki oyuncu gurubunun oynatmak istediği oyundan ve şablondan uzak bir yapıda olduğunu kabul edip farklı arayışlar içerisine girmesi gereken heykeli dikilecek adam.
    şurada kaldı 6 ay ffp belası bitiyor sonunda.
    arzuladığın galatasaray ı sonraki sezon yapmaya çalış ama bu sezonu da heba etme gözünü seveyim.
    biz senden iyi bilemeyiz ancak görünen köy de kılavuz istemez işte.
    serdar aziz'i, tolga ciğerci'yi tek kalemde silen adam belhanda'ya nasıl bu kadar sabretti anlamış değilim.
    benim anlamlandıramadığım bir konu da bizim 5 adet oyuncu değiştirme hakkımız yok mu ?
    hoca sürekli geç kalıyor. açıklama yapıyor birde bozmak istemedim falan. ya hocam boz allah aşkına boz görelim kim nerde nasıl oynuyor. adamlar skora bakmaksızın hamle yapıyor biz sürekli izliyoruz. ha biz yapıyoruz da bizim hamleler de çoğu zaman yanlış oluyor bizim orası ayrı tabi.
    neyse hoca en iyisini bilir elinde sonunda ancak bu camianın da bir daha 6. lık göreceği yok şu 5-6 sezon içerisinde.
  • 27545
    (bkz: 2020-2021 sezonu yaz transfer dönemi)

    eğer yönetim biraz becerikli olsa süper lig 2020-2021 sezonu'nun ilk 17 haftasında sahip olabileceği ilk 11;

    -----------------okan---------------
    omar-------luyi-----marcao------saracchi
    -----------------taylan-----------------
    emre kılınç---feg-----coulibaly------jozwiak
    ------------mostafa mohamed----------------------

    kaleci hariç 10 oyuncumuzun yaşları sırasıyla; 29-26-24-22-25-26-31-20-22-23
    yaş ortalaması; 24.8

    rotasyon oyuncularımız da; linnes, emin, kaan, donk, taşdemir, arda, ömer, akbaba, oğulcan, falcao, babel

    şeklinde olurdu. tek derdimiz muslera'nın ne zaman döneceği olurdu.

    yukarıda yazdığım 11'de bulunan ama şu an kadromuzda olmayan 3 oyuncudan coulibaly'i 1.5'a (kendisine yaptıkları fiyat arttırımında 1.5'a çekmişlerdi fiyatını), jozwiak'ı 4'e (milli takımda döktürmüş hali bile 4.3'e gitti), mohamed'i de 3'e (yazın fener'e 2.5 civarına yazılıyordu) alabilirdik sezon başında. toplam 8.5 ediyor.

    maicon'u 3.5'a, diagne'yi 5'e, belhanda'yı da hadi diyelim 1.5'a rahatlıkla satabilirdik. toplam bonservis gelirimiz 10 milyon euro olurdu. bu verdiklerim de minimum değerler. yoksa diagne gibi bir golcü doğru kulübe 7-8'e de satılabilir rahatlıkla. tabii network gerek, beceri gerek.

    2 milyon euro serbest kalma bedelini ödeyemediğimiz kaan ayhan'ı da rahatlıkla kadromuza katardık (0.5'lik açığı ufak satışlarımız ve alex telles'ten gelen para fazlasıyla karşılıyor). bu transferle hem sağ bek, hem stoper, hem de 6 numara için çok kaliteli bir alternatif kazanmış olurduk.

    hem hoca hem de taraftar yazın öyle böyle bir kazık yemedi. satılacak ve alınacak oyuncu listesi yönetime 2020 nisan ayında verildi. kaynak; https://www.youtube.com/...p;ab_channel=FCNBlog

    nisan'dan ekim'e 6 ay var. 6 ayda hiçbir şeyi beceremedi beceriksizler. ama hocada da suç var. roberto mancini gibi "istediğim transferler yoksa bana müsaade" deseydi şimdi "tazminat almadı" övgülerine mazhar olacaktı. hoca tüm bu yaşadıklarına rağmen takımda kalınca ihale yine üstüne kaldı.

    gelelim kendisine yapılan popüler eleştirilere;

    1- ceza yiyor, takımı yalnız bırakıyor: sen 30 milyonluk camia olarak hocanın yediği haksız cezaları engelleyeme; federasyona, pfdk'ya ve tahkim kurulu'na galatasaray düşmanlarının doluşmasını engelleyeme; hakemler bizi katlettiğinde çıkıp adam gibi bir reaksiyon vereme; sonra "hoca takımı yalnız bırakıyor". ne güzel istanbul be! 30 milyon insanın elini az ya da çok taşın altına sokması gereken bir konuyu tek kişinin üstüne yıkalım, ne güzel. hakkımızı yiyenlere ses yok, hakkı yenene verelim tepkimizi.

    2- oyun sisteminde inat ediyor: bu var ya o kadar harika bir özellik ki. hele de inat edilen oyun sistemi modern futbolsa. ligimizin şampiyonlarına bakalım bir, küçük geçici değişiklikler harici kendi oyunundan vazgeçen 1 tane takım şampiyon olabildi mi? ya da şampiyonlar ligi, uefa avrupa ligi şampiyonlarına bakalım. aralarında hiç var mı acaba sisteminde inat etmeyen? "sabredelim, uzun vadeyi düşünelim, bir ekolümüz olsun" diyen taraftarımızın birçoğu anında çark ediyorlar bu söylemlerinden. çok üzücü gerçekten. halbuki biraz sabır, doğru takviyeler ve yeterli çalışmayla o kadar özel bir şey izleyeceğiz ki.

    gelelim benim kendisi hakkındaki eleştirilerime;

    1- duran toplar artı kenar ortalar: (bkz: #3051107) burada yeterince anlattım, tekrar üstünden geçmek istemiyorum. ama hücumda duran top ve akan oyunda kenar ortası performansımız 3 senedir felaket. hocaya yazar.

    2- oyuncu değişiklikleri: öncelikle 5 ocak 2021 konyaspor galatasaray maçı gibi hocanın tribünde olduğu maçlarda değişiklikleri levent şahin'in inisiyatif alarak yaptığını düşünüyorum. bunun sebebi de hocanın 90 dakika boyunca kameralar ve gözlemci tarafından takip ediliyor olması. kulübeye mesaj ulaştırabilecek bir durumda olmuyor. değişikliklerimiz maç öncesi illa ki konuşuluyordur ama ben hocanın "1 farklı yenik bir şekilde son 2 dakikaya girersek linnes yerine şener'i, donk yerine kerem'i al" dediğini hiç düşünmüyorum. çok akla uzak bir düşünce zaten hocanın bu denli büyük bir hata yapması.

    gelgelelim yardımcısının yaptığı hatalardan da sorumlu hoca. bu cepte. ve gelgelelim kendisinin değişiklik zamanlaması ve bazen değiştirdiği isimler de çok sıkıntılı. hocanın değişiklik zamanlaması yüzünden sıkıntı yaşadığımız sürüyle maç var ama sadece 8 kasım 2020 sivasspor galatasaray maçı'nı saymam yeterli olacaktır. kalemizde toplam 10 şut gördüğümüz, bu 10 şutun 8'ini 65-80 arası gördüğümüz maç.

    hoca için bahsettiğim 2 konuda kendini geliştirdiği, sisteminde inat ettiği, transferleri (hem satışta hem alışta) yüzüne gözüne bulaştırmayan, galatasaray'ın hakkını savunabilen bir yönetime kavuştuğu, takımının sakatlık ve diğer sıkıntılardan kurtulduğu, takımına çok güzel bir futbol oynattığı, bolca kupa kaldırdığı, istediği/istediğimiz kadroya kavuştuğu bir 2021 diliyorum.

    geç de olsa mutlu yıllar hocam. inanmasam da umarım 2020 - 2021 sezonu ara transfer dönemi'nde istediğin takviyeler bir an önce eksiksiz bir şekilde takıma katılır.
  • 27546
    çok pragmatist bir anlayışı benimsemesi gereken efsanemiz. çok fazla transfer yapamayacağımız kesin gibi. yapsak bile nitelik olarak ne durumda olacağı meçhul. kafasındaki oyunu da bu kadromuzla sürdürme ihtimalimiz çok zayıf ki bunu maalesef gördük. bir kişi eksik olsa oyunumuz iki seviye düşüyor. çok önemli olan şampiyonluk için oldukça pragmatist bir bakış açısıyla 3 puan almamız gerekiyor. nasıl ki sözlükte de canımızı en çok sıkan şey rakiplerimizin hiç iyi oynamadan aldıkları 10-12 puansa, bizim de bunu başarabilmemiz gerekiyor.

    kendisine güvenim sonsuz.
  • 27547
    konyaspor maçının kaybedilmesinin tek sorumlusudur.
    çünkü takım dökülürken ilk oyuncu değişikliklerini 65. dakikada yapmıştır.
    çünkü takım mağlupken yapılan ilk 2 değişiklik defansif oyuncular ile olmuştur.
    çünkü dökülen emre akbaba, belhanda, ömer gibi oyuncuları sahada tutmak futbola ihanettir
    bu takım bu sene en iyi topu( t.d ümüzün her koşulda sahada tuttuğu oyuncuların sakat ve kovidli olmasından dolayı) mecburen oynattığı diğer futbolcular sahadayken oynamıştır.
    belhandayla, emre akbabayla, feghouliyle, babelle, falcaoyla, bu takım böyle oynamaya devam eder.
    hani geleceğe yatırım yapacaktın hocam. ne oldu. bu sene de bitti. geçmiş olsun. ligin en pahalı 2 takımından 1.i sende. oyuncu kalitesi karagümrük, antalya, konya oyuncu kalitesinden daha mı düşük.
    gerçekçi olalım lütfen. bu takım senelerdir güzel futbol oynamıyor.
    biz hala hatayı hep başka yerde arıyoruz.
    fatih terim bu kulübün en büyük üç efsanesinden biridir. heykeli dikilecek kişidir. ama devri bitmiştir. çağa uygun bir futbol oynatamamaktadır. bir hayalim var dediği sezon şampiyonlar liginin en farklı mağlubiyetlerini aldık. her zaman ligin en pahalı takımı olduk.
    artık birinin kral çıplak demesinin vakti geldi de geçiyor.
    kral çıplak!!!
  • 27549
    yapılan hatta sonuç veren 3 lüye dönme hamlesi üzerinden eleştirilmeye başlanmış yine.yine 2 hafta önce terimball diye atıp tutanlar ilk 11'den 7 eksikle oynanan oyun üzerine hocaya sallar olmuş. tamam hataları vardır. lakin önce bir sorunu tespit edelim.

    1- sezon başlarken eline orta saha diye menajer kazığı etebo ve artık yaşlanan hızını iyice kaybeden donk ile bırakılmış,
    2- hocaya rağmen aldıkları emekli amcam falcao, yüzyılın kazığı diagne ile yeni sezonun forvet hattını oluşturması beklenmiş,
    3- dudak bükülen ardayı taraftara,yönetime rağmen transfer etmiş verilen para alınan verim olarak örnek bir transfer yapmış,
    4- gomis satılırken 2 forvet sözü verilip satılmış, yerine devre arasına kadar transfer yapılmamış,
    5- aldırdığı luyindama,marcao ikilisi hariç dw sports management yönetiminin pardon menajerlik şirketinin getirdiği her şeye el mecbur neyse demiş.
    6- oyuncu alamadığı gibi satamayan bir yönetimle çalışmak zorunda bırakılmış,
    7- dışarıya kuzu içeri aslan, yenilgide kaçak, galibiyette başrol yönetim tarafından hakeme, rakibe, federasyona, haksızlığa tek karşı tek başına bırakılmış,
    8- her sezon başlarken mutlaka ama mutlaka bir mevkisinde yeterli oyuncu olmadan sezona başlamak zorunda kalmış,
    9- üstüne 2 kere istifanın eşiğinden dönmüş bir adamı eleştirirken pahalı transfer yaptırıyor verim alamıyor gibi sebepler? ile eleştirmek yazıktır.

    neymiş günü kurtaracak pragmatist bir yaklaşımla şampiyonluğa oynamalıymış. şimdiye kadar günü kurtarıyorduk zaten avrupa'ya her gittiğimizde tokat manyağı yaptılar. bırakın adam bir kafasında ki şablonu,taktiği, tekniği neyse işte oluştursun, ona göre "transfer" yapabilsin sonra başlayalım eleştirmeye.

    fatih terimi çıkarsan 7. 8. olacak kadroya, formayı çıkarsan küme düşmeye oynacak futbolculara, basiretsizliği dursun özbekten beter olan yönetime rağmen hala nasıl bu kadar hedef tahtasına koyuluyor aklım almıyor.
  • 27550
    anadolu topçularıyla mükemmel futbol oynatması beklenen teknik direktör. ligin en değerli en pahalı takımına sahip olduğumuzu düşünenler var. kaynakları da transfermarkt. senin benim gibi dümdüz insanların değer belirlediği bir site. transfermarktta lewandowskinin değeri 60 milyon euro görünüyor, hadi alsana 60m euroya lewandowski'yi? galatasaray'ın kadrosu ligin en pahalı kadrosu falan değil, kalite olarak da yarıştaki rakiplerinin epey bir gerisinde. takımdaki sivrilen oyuncular bile aslında anadolu takımı ayarında, fatih terim'in parlattığı oyuncular. ömer bayram, taylan, donk, linnes gibi. linnes karagümrük sağ beki ramazan civelek'i kesemez şu an. olay bundan ibaret. iyi futbol iyi futbolcularla oynanıyor. iyi futbolcuyu da transferin son 1 saati getirirsen o da bir işe yaramıyor. mustafa cengiz yönetimi galatasaray'a yakışan oyuncular getirirse belki kendisi iyi futbol oynatabilir takıma.
App Store'dan indirin Google Play'den alın