resim
Ergün Penbe
Görev:Teknik Direktör
Takım:Uşak Spor
Yaş:53
Uyruk:Türkiye
  • 398
    ali sami yen stadyumunda (nedense hep bu tarafa atak yaparken aklımda kalmış) yeni açık tarafındaki kaleye hücum ettiğimizde ceza sahası çizgilerinin 90 derece yaptığı yerin 5-6 metre gerisinde kendini unutturarak sinsice beklemesi ve sanki elle atmışcasına kestiği ortalarla hakan'ı golle buluşturması aklıma geliyor nedense ergün penbe denince. unutmadan 2001-2002 sezonu şampiyonlar ligi'nde oynanan ve nou camp'ta 2-2 sona eren maçta ümit karan'a kestiği orta da efsanedir.
  • 391
    belli bir yaşa gelene kadar soyadının yanlış yazıldığını sandığım kemik. istanbul ile beraber n-b çatışmasını delen hayatımızdaki nadir özel isimlerden biridir soyadı.

    doğum günü kutlu olsun.

    alakasız ama alakalı, isminin o zamanlar nasıl yazıldığından emin olunamayan başka örnekler:

    (bkz: rüştü rençber)

    (bkz: ilker casillas)

    ekleme: ve tabiki richard kingston.
  • 406
    türk futbol tarihinin en efendi insanıdır kendisi. lakabı da kemiktir. "kemik ergün". ayrıca 5 aralık 2001 barcelona galatasaray maçında öyle bir asist yapmıştır ki sanki nou camp'da değil 11-12 halı sahada orta açar gibi bir rahatlıkla atmıştır topu. maalesef takımımızın bir efsane isme daha jübile vs. şeyler yapmamasını görmem beni üzüyor.
  • 267
    evlat diye geçinen hainleri gördükçe kıymetini herkesin bilmesi gerekir.

    galatasaray'a faydalı olamayacağı andan itibaren kulüpten ayrılmıştır. buruk ayrılmış olsa da ayrılmıştır. yatıp paramızı yememiştir, takım içinde çete kurmamıştır.

    futbolu bıraktıktan sonra kendi halinde kartalspor'da falan teknik direktörlük yapmıştır. haddini bilmiştir. hiçbir zaman bana galatasaray'ı verin şunu şunu yaparım dememiştir. yorumculuk yaptığı sürede sinsi sinsi açıklamalar yapmamıştır, arkadan sallamamıştır.

    ben galatasaray'ın evladıyım deyip hak etmediği mevkiinin, paranın üzerine konmamıştır. bir kere bile duygu sömürüsü yaptığını hatırlamam. saha içinde efendi kalabilmeyi başaran ender futbolculardandı.

    illa evlat aranıyorsa bu ergün penbe'dir. zaten bu düzende kendisinin bir görev bulamamasının sebeplerinden biri de bu pis zihniyete alet olmamasıdır. hatta kendisine vefasızlık yapıldığına inanırım ama yine de sağda solda ağlamaz.
  • 362
    ben de yabancı sınırına karşıyım fakat kendisi istediği düşünceyi söyleyebilir. bu onu benim gözümde küçültmez ya da kendisini bitirmez. yalnız şunu da söyleyeyim, kabul etmediği yabancılardan biri* olmasa bugün hepimizin sevdiği efendi adam olmaz, sarı kırmızılı formayı giymiş vasat veya vasatın biraz üstü bir oyuncu olurdu. hagi'njn takım arkadaşlarına yaptığı katkıyı hangi türk oyuncu yapmış merak da etmiyor değilim.
  • 187
    2000 kadromuzdan günümüze bir futbolcu ışınlama hakkı verseler bana tutup getireceğim adam olur.
    galatasaray'a en çok yakışan, sarı kırmızılı formanın en çok yakıştığı adamlardan bir tanesiydi.
    mevcut kadromuzu da oyun özellikleri itibarıyla cuk diye tamamlardı. sol bek mi lazım? koy o bölgeye sana kenar ortanın, pas oyununun, kademenin, savunmanın kralını yapsın. sol iç mi lazım, koy selçuk ve hamit'in yanına sol bekine desteğe gitsin, oyunu organize etsin, ceza sahası köşesinden adama zorla gol attıran muz ortalarından yapsın, pres yapsın, dikine oynasın, soğuk kanlılığıyla 90 dakika maçın temposunu ayarlayıp takımı rahatlatsın.
    lan en iyi futbolcumuz değildin ama ne güzel, ne klas, ne faydalı, ne ahlaklı adamdın sen ergün penbe. gerçekten sahada görmeyi çok özlediğim futbolculardan.
  • 298
    çocukluk kahramanlarımızın "belki ileride yorumculuk yaparım" düşüncesiyle yanlış işler yaptığını, hayal etmek bile insanı kahrediyor! yanlış olduğunu bile bile... arda'nın faydası olamayacağı ortadayken... galatasaray'a zarardan başka bir şey getirmeyecek, biri için yalan yanlış konuşmaların başka açıklaması yok!

    - ergün abi hadi be abi..
    + olmaz arda rte bile sizin için "ruhsuz onlar" dedi ampute maçı sonrası.
    - ya ergün abeeee..
    + taraftar seni istemiyor. anla artık be koçum. bak beni seviyorlar ama yine de giydirirler ama.
    - ya onlar seni seviyor. birşey demezler sana.
    + olmaz ardacığım. beni zor durumda bırakma.
    - abi nolcek yaaaa... alt tarafı "gelmek istiyor" dicen işteee...
    + ben onların gözünde efsaneyim. böyle bir şey yapamam.
    - bugün sen benim sırtımı kaşı. yarın ben senin sırtını kaşıyım ergün!
    + lan!
  • 241
    o değil de bu adamın soyadından görüp pembenin "penbe" olduğunu iddia eden bir nesiliz. yıllarım bu tezı savunarak geçti.

    *
    - erkek adam penbe gömlek giyer mi olm?
    + lan o penbe değil pembe.
    - değil olm salak mısın? koskoca ergün penbe var. futbolcu kartlarında, televizyonda, formasında öyle yazıyor. onlardan iyi mi bilcen mal.
    + doğru abi haklısın. penbeymiş doğrusu. goal 3 oynayalım mı ilhan mansız'a benzeyen tip bende ama. http://galeri.uludagsozluk.com/r/goal-3-304112/ *
    - olur ama balık şut çekenle yıldırım çarptıran bende. http://t0.gstatic.com/...5VFBjYlzTga8sm5yDtHQ
    + iyi tamam ama muz şut çeken bende.
    - tamam. sonra da snow bros oynarız.

    hem çalışan hem ev hanımlığı yapan güzelim annelerimiz bizi uyandırması için zorla sabahın 6.30'unda kaldırılmıştır. kadıncağızın bir tek hafta sonu uyuma şansı varken o hakkı da elinden alınmıştır(u: pu amk benim, valla özür dilerim annem ya :( ). kadıncağız sabahın köründe paşa beyler* 15-20 dakika sürecek bunun da 10-15 dakikası boş boş top sürmeyle geçecek tsubasa izleyecek diye alarmı 6.30'a kurup 6.30'da uyandırılıp bir de paşa beyimizi uyandırma görevi verilmişti... sabahın 7'sinde tsubasa izlenir sonra pokemon şirinler falan bilimum güzel çizgi filmler en yakın arkadaşla izlenir. sonra 2-3 saat ateri oynadıktan sonra üzerindeki kıyafetlere hiç dikkat etmeden bodoslama çıkılırdı dışarıya. abartısız 10 saat civarı sokakta birçok saçma anlamsız, dışardan görenin güleceği sana göre eğlenceli olan mal mal hareketleri (u: top böceği bulup rahatsız edip top şekline girmesini sağlamak, yan bahçedeki meyve ağacının çiçeklerini koparıp dibini emmek, olm çok yararlıymış bu tadı da bal gibi zaten tüm doktorlar söylüyo demek, aslında kumbara olan topumsu cisimle saatlerce ama saatlerce aralıksız sokakları verkaç yaparak geçmek, annenin belirlediği belli uzaklık sınırını aşmamak, o sınırın bize yasaklı nükleer bölge gibi gelmesi, sürekli o sınırdan geri dönmek, öğlen yemeklerini sepetle sarkıtıp yemek, sepetten salça ekmek, reçelli ekmek yemek :(() yapardık. bu sürede manyak gibi 4-5 saat falan futbol oynanırdı. kondisyonumuz nasıl yetiyordu bilmiyorum. resmen ciğersizdik. gece 11'de zor sokarlardı evlere. sokakta hiç de şekilcilik yoktu lan. yani tamam arada almanya'dan akrabadan getirilen oyuncaklarla falan hava atardı millet. gameboy, bi de şimdi aklıma gelmeyen böyle bebek büyüttüğün oyun vardı bir ara çok meşhur olmuştu. o falan getiriliyordu sokağa ama o kadar yani. üzerindeki kıyafetin eskiliğinin falan bir önemi yoktu...

    ne bileyim şimdi bana çok farklı geliyor ya. çocukların sokağa çıkmaması falan zaten bilinen bir şey ama daha şekilci oldu insanlar bence. eski samimiyet rahatlık yok gibi geliyor bana. 40 kere düşünülüyor çıkmadan önce şunu napsam bu nasıl olsa diye. eski sıcaklığı samimiyeti göremeyince üzülüyorum. ne bileyim öyle işte...

    (u: buradan 17 yıllık en yakın arkadaşım beko'ya da selam olsun. şu finaller bitse de dönsem izmir'e yine cıvıtsak. yine saçmalasak.) yalnız ne yaparsan yap eskisi gibi olmuyor be arkadaş. yine de en güzel günleri hatırlamak bile insana mutluluk veriyor...
  • 1
    gençlerbirliği'nden 1994 senesinde galatasaray'ımıza transfer olan ve 13 yıl başarı ile forma giyen ergün penbe, harika futbolunun yanı sıra efendi kişiliği ile taraflı tarafsız tüm futbolseverlerin sevdiği bir futbolcudur. istikrarlı performansı , soğuk kanlılığı ve yüksek tekniğinin yanı sıra sağlam fizik kondüsyonu ile uefa ve süper kupayı kaldıran efsane kadronun en önemli oyuncularından biri olmuştur. uefa kupası finalinde ilk penaltı atışını kullanan oyuncumuzdur.
  • 344
    valla baya baya üst düzey topcuydu kendisi.
    sol bekte zaten baya iyi iş yapıyordu, sonra yas kemale erip temposu azalınca ortasahaya cektik adamı. orda da bir top oynadı. off, şiir gibiydi. zaten buz adam lakabı almıstı. en zor maclarda bile bizim ceza sahamızda rakibi pazara yolluyordu. ben soguk terler döküp sövüyordum kendisine baya ama adam yapıyordu. o sogukkanlılıgı ortasahada da baya ise yaradı. zaten asırı teknik adamdı, cat cat top oynuyordu.
  • 443
    fatih terimlerin, serpil hamdi tüzünlerin 1990'ların başında yaptığı meşhur anadolu futbolcu taramalarının meyvelerinden olan eski sol kanat oyuncumuz. zonguldak'tan kilimli belediyespor'dan çıkıp da dünya kupası bronz madalyasına kadar uzanması müthiş bir hikayedir. cevad prekazi'den 10 sene sonra, bir kasım akşamı*, numaralının gölgesine denk gelen yerden yaptığı muz orta ile uefa kupasına giden yolu açan olayları başlattığı için iyi orta yapan oyuncu gibi hatırlanır. oysa asıl mahareti sapkın derecede bir disiplinle bıkmadan usanmadan hakan ünsal'ın boşalttığı alanları doldurmaktı. daha futbolu bırakmadan bülent timurlenk'e galatasaray dergisi için verdiği bir röportajda "ben teknik direktörülük yapamam, futbolculara kıyamam" demişliği vardı.

    nitekim futbol sonrası maceraları da o doğrultuda gidiyor. muhtemelen hakikaten ilk 11 ve yedekleri seçerken oyunculara kıyamadığı için fazla bir yol alamıyor teknik direktörlük işinde...
  • 306
    arda üzerinden kendisine vurulmaya başlanan, efsane kadronun efsane efendi futbolcusu. bu adama laf eden muhtemelen kendisini izlememiştir. izleyip de laf ediyorsa o zaman durum daha vahim. yahu arkadaş, kimse fikrini de mi söyleyemeyecek? kimsenin kimseye saygısı da mı kalmadı? nedir bu yahu, birileri de size çıkıp 'vay sen arda'yı nasıl istemezsin?' diye laf sokup hesap mı soruyor? sözlükçe kafayı yemek üzereyiz. gelmesin diyenler gelsin diyenleri karşısında görse baya baya vuracak herhalde.
  • 407
    dükkanın önünde arkadaşlarla sohbet ederken hemen önümüzde bir range rover durdu. haliyle semtte iyi bir araba durunca kim la bu diye bir göz atıyorsun inen kişiye. arabadan bir indi ‘ergün penbe’. yanımdakilere abi halis mi görüyorum ergün abi değil mi o dedim herkes şaşkın tabi. bize doğru gelirken, ergün abi buyurmaz mısın, bir fotoğraf çekelim? dedik. ikiletmedi, geldi, güldük, fotoğraf çektik, biraz lafladık ve gitti.
    orada ne işi vardı diye merak eden olursa caddede nargile tütünü vs malzemeleri satan bir seyyar abi var ergün penbe de oğlunu başakşehir’e antrenmana götürürken orayı kullanmış abiden de bir gün tütün almış. tabi ortaköyden, yeşilköyden 3/1 uygun olduğunu görünce tütünlerin sürekli gelir gider olmuş abiye. sahada nasıl sevdiysek yüz yüze o kısa anda dahi bizi kırmamış, aynı samimiyeti göstermiş efsane galatasaray futbolcusudur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın