resim
Emre Belözoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:45
Uyruk:Türkiye
  • 4526
    emre belözoğlu yeteneksiz değildir ancak türk spor dünyasında konumlandırıldığı gibi über bir yetenek de değildir. kendisi galatasaray kadrosuna girdiğinde 18 yaşındaydım haliyle her dönemini bilirim. hangi maçların hangi dakikasında yere düşer düşmez ayağını, kramp girmiş gibi uzatıp sakatlandığı için maçtan çıktığını da hatırlarım.

    hala aynı noktadayım. hiç bir elle tutulur başarısı yoktur. yeteneği de inanılmaz noktalarda değildir. kendi takımımın orta sahasında avrupada oynadığı yıllardaki tugay kerimoğlu'nu yada 2011-2012 yıllarındaki selçuk inan'ı her haline tercih ederim.

    kendisi çok net belli yerlerle iyi ilişkilerinden dolayı türk spor dünyasının farklı bileşenleri tarafından parlatılmış ve bir noktaya getirilmiş bir futbolcudur.
  • 4527
    kısa zaman önce arda'yla ilgili şöyle bir tanım yapmıştım:

    (bkz: #2911313)

    bu tanımın üstüne emre hakkında da bir şeyler yazmak ve yukarılardaki ilişkilerini karşılaştırmak lazım gelir.

    emre de arda gibi genç yaşta iyi çevre edinmişti. daha 20 yaşındayken, bir sabah yaptığı trafik kazası sonucu bir kişi hayatını kaybetti. emre'nin 1/8 kusurlu olduğu ve herkes için çok üzücü olan bu olay üstüne fenerbahçe camiası ve medya emre'nin futbol kariyerini bitirmek istedi. emre bu dönemde de belli ilişkilere sahipti ve aynı dönemde farklı karalama kampanyalarının hedefi olan jardel gibi diğer galatasaraylı oyuncuların aksine bu süreçten hasarsız kurtuldu. jardel'in karısıyla ilgili yaşananlar bugün bile akıllardayken ve her fırsatta tekrarlanırken, bu kazayı hatırlayan insan çok azdır, zira futbol ve medya gündeminden 1984-vari bir şekilde silinmiştir. 19 yıl sonrayı boşverin, 6 ay sonra bile tamamen "unutulmuştu" olay.

    2001'de galatasaray'dan ayrılan emre, milli takımda yaşadığı mehmet demirkol vb. bir iki olay haricinde türk futbol kamuoyunda aktif bir figür olmadı dönene kadar. arda'yla en büyük farklarından biri budur. arda yurtdışı(!) kariyerini acun ve doğuş medya gruplarıyla ortaklaşa olarak türkiye'yle eşzamanlı yaşıyor ve canlı yayınlıyor, ülke siyaseti ve ekonomisi hakkında da sık sık yorumlar yapıyordu. emre'yse yedi yılın çoğunda "emre'li x, y karşısında" mesafesinde kaldı türk futbolunda. ırkçılık vb. olayları geçiyorum zira onlar türk futbol dinamiklerinin dışındaydı.

    bunun karakter farklılıklarıyla da alakası var tabii ki. esprili, konuşkan bir figür olan arda yarışma programlarında taklitler yapıyor, medyatik aşklar yaşıyor ve magazin basınında da geniş yer buluyorken, emre'nin hangi dönem kiminle ilişkisi oldu, veya bugünkü medeni durumu nedir inanın bilmiyorum. bu gözden uzaklık hali, emre'nin arda'dan daha az siyasi/medyatik destek aldığı yanılsamasını yaratıyor ki bende de yarattı. bu hatalı bir yaklaşım. nitekim bunun hatalı olduğunu destekleyecek bir husus bu ikilinin ilişkilendiği gruplar arasındaki fark.

    türkiye'de futbol camiasındaki herkes şu veya bu şekilde iktidarı destekliyor veya öyle görünmeye çalışıyor. bahsettiğim şey bu değil. yani cumhurbaşkanını ve hükümeti hariç tutmak lazım. bunları hariç tutarak, arda'nın gençliğinden beri önder olarak gördüğü kişileri düşünelim. bu isimler sır değil, herkes biliyor ve tartışmalı figürler olsalar da, devletin veya halkın ortak kanısına göre bu figürleri sevip desteklemek bir suç değil. yani arda'nın "şucu-bucu" olduğu için başı derde girmez. emre için böyle bir şeyin geçerli olmadığı, bugün yapılamayacak bazı siyasi tercihler yaptığı hepimizin malumu. farklı şartlar altında olsa birkaç eski takım arkadaşı gibi türk futbol tarihinden kazınmış olması muhtemel. bu da sır değil. aslında şu olay bile, yaptığı tercihleri yapıp da bugün ülkede hala adı anılan kaç kişi kaldığını düşünmek bile emre'nin ne kadar güçlü bir desteğe sahip olduğunu tek başına kanıtlayıp konuyu kilitleyebilir.

    yine de şunu belirtmeden geçemeyeceğim; euro 2016 civarında milli takımda yaşanan süreçler sırasında arda ve adamlar grubunun diğer üyeleri için ülke futbolu ayağa kalkarken ve fatih terim gibi bir figür bile yenilirken, emre bu süreç sırasında, hatırlamaya bile değmeyecek bir letonya deplasmanı sonrası, milli takımı bıraktı. bunu kazan gibi kaynayan bir ortamda, durup dururken yapıp yapmadığının yorumu size kalmış da, o dönemde satır arası bir detay olarak kalmıştı bu. arda içinse eski/yeni siyasetçiler mesai harcıyordu o sırada.

    son tahlilde emre mi "türk futbol tarihinde en büyük siyasi desteği haiz futbolcu", yoksa arda mı; bunun kararını veremiyorum. ama bildiğim tek şey, bu ikilinin bu derece ağırlığının olduğu türk futbolu, euro 2016 dönemindeki gibi varoluşsal krizlere girip insanların statlara gitmediği, milli takımla ilişkisini kestiği daha çok dönem yaşar.
  • 4529
    sportif direktör olacaksa önce öfke kontrolü, dinginlik, sükunet, iç huzuru ve benzeri konularda kendisini geliştirse iyi olacak. yarı yaşındaki sörloth'la kavga eden, 30 yaşında bir oyuncuyu hileyle oyundan attıran, sari kart sınırındaki 3 oyuncusu, bile isteye kart gören, golcüsü eski takimina karsi forma giymemek icin direkt kırmızıdan atilan bir takimda bunlara ceza veremeyen bir kaybedendir.
  • 4536
    fernando meira gelmese galatasaraya gelecek futbolcuydu.

    --- alıntı ---

    öncelikle galatasaray kulup binasina girdi ardindan ağlayarak çıktı. (iceride parayi meiraya verdik denmis). araca bindi. araçta şoförle beraber okan buruk ve menejerler de var. şoför dışarı alındı. iceride konusmalar yapıldı. ardından araç donemin fenerbahçe başkanı*'a doğru yola çıktı. yolda bir yerde, şoför tekrar aractan indirildi bir takim telefon konuşmaları yapıldı. sonra aziz yıldırım emre belozoglu buluşması gerçekleşti.
    ardından transfer tamamlandı.
    (bkz: şoförün yalancısıyım)

    --- alıntı ---

    yukarıda anlatılana bakınca kader ne tuhaf değil mi? meira* işi olmasa galatasaray'a dönüp galatasaray efsanesi olacakken, şimdi fenerbahçede fenerbahce efsanesi olmamasına rağmen efsane deniyor.
    galatasaraylilar sövüyor fenerbahçeliler tapıyor.
    meira olmasa bir önceki cümlelerin özneleri yer değiştirecekti.

    edit: meira zenit'e satılmış.. düzeltme icin johnny cage teşekkür ediyorum.
  • 4538
    sportif direktör olarak fenerbahçe'de başarılı olursa galatasaray'da bu görev için düşünülmesi gereken kişi.

    sonuçta bizim evladımız. fenerbahçe'ye gitmek dışında da galatasaray'a bir saygısızlığı olmamıştır. bu durumu da profesyonel dünyada ne kadar yanlış sayabiliriz tartışılır. duyduğuma göre de saha dışında melek gibi bir insanmış.

    ayrıca öyle veya böyle 39 yaşına kadar top oynamış, seria a, la liga ve premier lig görmüş, mesleğine saygısı olan biri. hiç olmazsa liyakat açısından yerinde bir transfer olur. ayrıca bizim evladımız demiş miydim?

    edit: şaka yapıyorum, durun vurmayın.
  • 4543
    müthiş bir sportif akıl. daha ilk transfer dönemi ile dosta korku, düşmana güven veriyor.

    kısa yoldan şampiyon olabilmek için etrafta ne kadar veteran varsa takıma topladı. nöbetçi golcü semih şentürk' ü de kadroya dahil ederse bu iş tamamdır. çünkü ali koç vizyonu bunu gerektirir. ha bu arada limitsiz olduğunu söylemiş miydim?

    (bkz: 2020-2021 sezonu yaz transfer dönemi)
  • 4545
    nami değer ramiz dayı'nın (fatih terim) kerpeten ali'nın (fenerbahçe veya ali koç olarak da görulebilir) yanına yerleştirdiği tefo'dur kendisi. yıllar sonra fenerbahce batıp gittiğinde ve futbol hayatı sonlandiginda kitabında yazacaktır bir flashback sahnesi gibi..."leeds maçı öncesiydi fenerbahce camiasının içine girmek gerektiğini ve bunun için maçta kırmızı görmem gerektiğini söyledi fatih hocam. yıllarca bugün için katlandım bu hasrete. bir gün hocam vur dedi ve ben 2020 2021 sezonunda elime geçen ilk fırsatta vurdum...elime telefonu aldim ve bitti hocsm dedim..."
  • 4548
    medyada kendisine oldukça ucuz, sığ bir pr yapılan/yaptırılan fenerbahçeli. pr yapılan konu da şu; fenerbahçe'ye transfer olan futbolcuları emre ''ikna ediyormuş''

    zannedersin 4-5 büyük ligden talibi olan genç yıldız adaylarını ikna ederek fenerbahçe'ye transfer ediyor. fenerbahçe'nin şu ana kadar transferleri: gökhan gönül, caner erkin, mert hakan, filip novak. hepsine fazla parayı verdin getirdin işte. galatasaray bu 4 oyuncudan herhangi birine 2 milyon euro garanti para verse galatasaray'a gelmişlerdi.

    mesela şimdi jose sosa'nın istanbul'a gelmek istediği konuşuluyor. fenerbahçe fazla para verip alırsa yine emre ikna etti haberleri çıkar. bu dandik pr'ları yakın tarihte 2 isimden hatırlıyorum. fenerbahçe'nin eski sportif direktörü terreneo ve beşiktaş eski başkanı fikret orman. bakalım emre'nin boş havayla doldurdukları balonu ne zaman patlayacak.
  • 4549
    ibrahim seten’in yazdığı bu haberin doğruluk ihtimali çok yüksek. ne deniyor haberde?

    --- alıntı ---
    emre belözoğlu ve rıdvan dilmen okluk koyu’nda cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan’ı ziyaret etti.
    i. seten
    --- alıntı ---

    pazartesi günü kulüpler birliği ile tff yetkilileri arasında bir toplantı yapılacak. niçin bu toplantı? takım harcama limitleri için. peki cumhurbaşkanı’na ne aktardı bu ikili. takım harcama limitleriyle ilgili bilgi. yani ne demek oluyor bu. takım harcama limitleri kuralının uygulanmasını engellemek istiyor fenerbahçe ve bunun için cumhurbaşkanı’ndan açıkça yardım istiyor. bunun başka bir anlamı var mı? yok tabi ki.

    cumhurbaşkanı ile görüşmeye neden ali yıldırım koç değil de emre belözoğlu ve rıdvan dilmen gidiyor. bir kulübün sportif direktörü ile objektif olması zorunlu olan bir tv futbol yorumcusu neden kulis yaparlar bir takım lehine. bunun için neden cumhurbaşkanı’nından yardım isterler?

    tff özerk bir kurum değil miydi? siyasetin etkisindeki federasyonları ve ülke futbol takımlarını men etmiyor mu fifa ve uefa? bu şimdi ülke futbolunu dizayn eden siyasettir demek olmuyor mu? bunu öğrenen uefa ve fifa milli takımımızı uluslararası turnuvalardan men ederse bunun vebalini kim nasıl ödeyecek?

    haber doğruysa söyleyebileceğim tek şey “zavallı ülkem.“
App Store'dan indirin Google Play'den alın