resim
Emre Akbaba
Takım:Eyüpspor
Mevki:On Numara
Yaş:33
Boy:1.80
Uyruk:Türkiye
  • 1426
    ne ara takımın kilit oyuncusu oldu anlamadığım futbolcu.

    çok değil iki sayfa geriye gidip hakkında yazılan entryleri bir okuyun. fizik olarak o kadar yetersiz ki her ikili mücadelede yerde kalıyordu. şimdilerde takım dibe batmış ve kendisi bu dibe battığımız dönemde takımda olmadığı için birden badem gözlü olmuş, emre olsa bu kadar sıkıntı yaşamazdık görüşünde birleşilmiş.

    bu son bir buçuk aylık kötü dönemimizde emre oynasa bu herife nasıl 4 milyon euro para verdik diye sayfalarca entry girilirdi. ben kendisinin galatasaray için olmazsa olmaz olduğunu düşünmüyorum.

    önce fiziksel olarak kendini yeterli seviyeye getirecek sonrasında takımı ateşleyecek. burasının alanyaspor olmadığına önce kendisi inanacak sonrasında taraftarı ben oldum artık diyerek arkasına alacak. yoksa emre çolak'dan farksız olarak tarihin tozlu rayfalarına karışır.
  • 1427
    takımda en çok eksikliği hissedilen futbolcu. zaten bize transfer olmadan önce takımda ki sorunların başında gelen uzaktan şut atabilen,teknik ve duran topları kullanabilen sol ayaklı bir futbolcu eksikliğimiz yok değil miydi ? emre'nin sakatlığından beri ne uzaktan şut atabilen nede duran topları kullanabilen bir futbolcumuz var. istatistiklerde ortada zaten gol ortalamamız bu kadar düşmüşken ve saha dışı etkenlerle cümle alemin üzerimize geldiği zamanlarda kendisinin aramızda olmaması takımımızı gerçekten düşürdü. bir an önce toparlanıp aramıza dönmen dileğiyle cimbombomun çocuğu !
  • 1430
    kotu gidisatin kendisiyle hicbir alakasi yoktur, eksikligi de hissedilmemektedir. yav zaten adam hepi topu 5 mac ya oynadi ya oynamadi. mesele takimin zaman gectikce hallac pamugu gibi dagilmasi, cok gucsusuz, cok duraganiz, cok yavasiz. daha ilk yarinin ortasinda takimin pili bitti resmen. emre takimda olsa belki bir tik daha iyi olurduk. ama kacinilmaz kotu gidisati durduramazdi.
  • 1431
    gereksiz övülen futbolcumuz.

    belhanda düşmanlığı öyle bir hal almış ki, insanlar utanmadan sıkılmadan topu öne taşıyan, takımı hücuma kaldıran isim emre idi şimdi o yok diye böyleyiz diyor.

    emre'nin olmaması birçok anlamda önemli bir eksiklik ben de kabul ediyorum ancak sanırsın ki takımın lideri, beyni, hagi'si sakatlanmış. bundan vazgeçelim sevgili renktaşlar. gerçekçi, doğrucu bir tavır içinde, kendi eksikliklerimizi daha iyi görerek geleceğe hazırlanmalıyız. bahaneler ile bir yere gidilebiliyor çünkü.
  • 1433
    27 ağustos 2018 galatasaray alanyaspor maçı dışında galatasaray'daki hiçbir maçında varlık gösteremedi. yazılanları okudukça şaşırıyorum. bir yerde kötü bir gidişat olduğu zaman hemen eksik bir şeyi bulup "o şey yok ya ondan böyle." deniyor. benim hatırladığım emre fizik olarak gayet güçsüzdü. çok kez top kontrollerinde dahi dengeyi şaşırıyordu.

    hele ki belhanda ile kıyaslamak tam anlamıyla cinnet hali. belhanda öyle ya da böyle bu takımın şampiyonluğunda rol oynadı. iki maç oynamadı, takım şebeğe döndü. emre akbaba ne yaptı ki bu takıma, bu denli övülüyor çözemedim.
  • 1439
    oynamadığı için eleştirilerden nasibini almaya başlayan oyuncu. bir kere adam sakat. en önemli konu kendisinin transferi. ali koç isimli zengin arkadaş babası aziz yıldırımlaşınca bu iş onura dönmüştü. kendileri 15. belalarını buluyorlar ve bulacaklar.

    emre akbaba az oynadı bizim formamız ile ve acayip katkı yarattığı söylenemez. güçsüz gözüktü mesela bana, alper potuk gibi kendisini yere atmaya meyilli oynadı. ancak bunlar gelişebilecek şeyler. çok ciddi bir gol silahı kendisi bir ortasaha oyuncusuna göre. elbet sıkacağı kurşunlar olacak. bir an evvel iyileşmesi lazım.
  • 1440
    daha önce yazdığım için içim rahat, takım emre'yi çok arıyor. emre'nin oyunculuğundan öte oyuncu tipinden kaynaklı. plan bir defansif orta saha önüne topu taşıyacak ndiaye ve skora yakın emre ile oynamaktı. ancak bu olamıyor ve ona yakın tipte başka bir oyuncunun yok. bunun için kimseyi eleştirmiyorum zira gayet zor transfer yaptık.

    emre ilk maçlarında bazı eksiklikerini gösterdi. dar alanda kayboluyor ve sıkışan oyunu açmakta yetersiz kalıyordu. oysa biz ondan hem ileride gol tehditi olmasını bekliyorduk hem de ikincil de olsa topa yön vermeye yardım etmesini. 2. hususun oturması için gereken zaman zaten kaybolmuş oldu. ancak bundan daha çok önemsediğim bir şey ise net şutör sıkıntısı yaşayan takımımızda boş kaçacak ve gole yakın olacak bir oyuncuyu kaybettik ki bu durum bence oyunu çok etkiledi.

    bu emre 10 gol atar demek değil. emre'nin gol atabilme tehditinin etrafındaki oyunculara olan etkisi. basketbolda şut atabilen oyuncu ile şutör arasındaki fark gibi düşünebilirsiniz.

    bence sene başındaki planlar fena değildi. önemli olan o planların taşlarını sahada olabildiğince eksiksiz görmek. özellikle skor yapabilecek oyuncular için bu çok önemli.

    sinan güçlü bir şutör ama iyi pozisyonu, doğru vuruşu ve golü yakalayamıyor. bunun dışında oyunun diğer kısımlarında kolay pısıyor.

    feguli aslında bir gol ve şut tehditi ama adamı organizasyon kısmına kanalize etmeye çalıştığımız ve oyunu yavaşlattığını için bu konuda kullanamıyoruz.

    rodri gayet formsuz bir durumda. şut gösterdikten sonra hareketi de değiştiremiyor. (hemen formunu yakalaması lazım.)

    onye'nin bazı özellikleri güzel ama vuruş yok.

    belhanda yine çok topla buluşan hatalar yaptığı kadar bazı alanlarda artısı da olan bir adam ama yine şutu yok.

    fernando'yu tanıyamıyorum bu aralar ama zaten iyi oynarken de bu özelliği ile hatırlayamıyorum.

    ndiaye ise yine keskin bir oyuncu. bazı özellikleri gayet iştahlandırsa da bazı özellikleri gayet zayıf. ilk örnek de şut.

    ben fatih hocanın bu problemi çözmek için orta sahaya şut gücü olan en az birisini monte edebileceğini düşünüyorum. açıkçası aklıma da mariano geliyor.
  • 1441
    (bkz: #2549880) bir ürünün itibara yaptığı katkı, reklam ve marka değerine katkısı yine ürüne ait özelliklerdir. yani galatasaray tüm parasını kendisine gömmüştür. et parçası olan emre’ye değil, emre akbaba’ya zaten. bu her üründe böyledir. aldığımız iphone’a 6000 lira verdiğimizi bir arkadaşımıza aktarırken, “abi iphone’un ios işletim sistemine, ön kamerasına, dokunmatik ekranına 3000 tl, kullanım kolaylığına 1000 tl, sosyal statüdeki itibarına 2000 lira verdim” mi diyoruz? yoksa “allah affetsin 6000 lira verdik telefona 1-2 ay aç dolaşcaz” mı diyoruz?

    burda emreye bir eleştiri zaten yoktu, emreye 4 milyon euro veren, galatasaray’ın itibarını transfer çalımıyla kurtarabileceğini zanneden yöneticilerin amatörlüklerine bir serzeniş vardı. eğer birilerine iktisat 101 dersi vermeye kalkacaksak yönetimden başlayalım. hani şu “1 değil 2 forvet alacağız inşallah” diyip bizi eren kazmasına mahkum bırakan yönetimden.
  • 1442
    şampiyonlar liginde, toplam 5 maç oynadık ve sadece 3 golümüz var.
    ve hepsinde de kendisinin direkt rolü var.

    rodrigues'e golün pasını atması,
    eren'in frikik pozisyonda faulü yaptırması,
    ve selçuk'un golünde penaltıyı yaptırması.

    ve zaten emre golleri attığımız ve kazandığımız tek maç olan loko maçında oynadı.

    lig maratonuna baktığımızda ise, emre'nin oynadığı 6 maçta* 5 galibiyetimiz var. (hadi ankaragücü maçını saymayalım-4)

    sonrasında ise - ki 7.haftadaki erzurum maçında emre sakatlanıp çıktıktan sonra, golü de kornerden maicon'la zar zor bulmuştuk- oynadığımız 6 maçta 2 galibiyet** alabildik.
    ne acıdır ki, içerde oynadığımız 3 maçta da kazanamadık * ve bir de yeni malatyaya dışarıda yenildik.

    sadece bu verilere bakınca bile emrenin bizim sistemde ne kadar önemli bir yerde olduğu anlaşılıyor.
    bence de çok çok iyi bir futbolcu değil, ama bizim için çok çok önemli bir futbolcu.

    umarım ligin 2.yarısında iyileşerek takımıza hem lig hem de avrupa liginde* güzel katkılar verir.
  • 1443
    pek tabi iyi oyuncudur. ayrıca iyi galatasaraylıdır bunlardan şüphe olunmaması gerekir bence.

    amma velakin kendisine 4m bonservis vermek yerine , iyi bir forvet alsaydık şuan sadece cl de grupları belki geçmiş olacak ve 20m kasaya koyacaktık.

    ligi söylemeye gerek bile yok.

    zannımca ffp kıskacında iken ve takımda forvet yokken yüksek bedelle takıma katılması malesef zarar getirdi takıma.
  • 1444
    santrfor transferi yapmayan 2018/19 sezonu galatasaray futbol takımının fatih terim 4 3 3'ünün kilit adamıydı.

    ben hocanın kesinlikle emre akbaba'yı istediğini düşünüyorum. tabii taraftar kadar istediğini düşünmüyorum, o başka. ama bu adam, fatih terim'in oynatmak istediği kurguda yeri olan ve hayli öneli bir parçaydı. ve zannedildiği gibi, orta üçlüde değil, ileri üçlüde. bunu hocanın hem söyleminden hem sahaya sürüşünden anlayabilirsiniz.

    bazıları hâlâ kendisini younes belhanda yerine aldığımızı düşünüyor sanırım. naçizane görüşüm hata ettikleri yönünde.

    benim, sezon başında gördüğüm şuydu:
    orta sahada geride savunmayı üçgenleyen fernando veya donk, önlerinde belhanda ile n'diaye kullanarak, dinamik bir orta saha kurmak istiyordu hoca. ileri ise henry veya rodri bir kenarda, bir kenarda emre akbaba ve en ileri yapılacak santrforu gibi düşüncesi vardı.

    bizim şu eksik kadromuzla oynadığımız 4 3 3'ün eksiği iki kenarda birbirine çok benzeyen rodri ile henry'i kullanıyor oluşumuz. bu adamlar topu ileri taşıyabilirler ama topu ileride tutamazlar. üstelik oyuna akıl koyup oyun kuramazlar. ileride 2-3 saniye top tutabilecek bir santrforumuz olsa, işler değişebilirdi. ama yok. durum buyken, emre akbaba'nın kilit rolü daha ayyuka çıkıyordu.

    gelgelelim, öyle uçup kaçmıyordu. yapmak istediklerini yapabilecek fiziksel yeterlilikte bir emre akbaba yoktu hiçbir zaman sahada. bu yüzden gittikçe daha iyi olacağını düşünüyordum. oyunumuz gittikçe daha da oturacaktı. öyle görünüyordu. ama olmadı. hem o sakatlandı hem de biz hiçbir zaman tam kadroya yakın çıkamadık sahaya.

    onun yokluğunda en ihtiyaç duyduğumuz adam, sofiane feghouli idi. çeşitli nedenlerle onu kullanmadık çok fazla. tabii fiziksel olarak yerlerde bir feghouli'den bahsediyoruz.

    benim fikrim, emre akbaba olsaydı bu kadar puan kaybı yaşamazdık. oyunumuzun da en azından bir standardı olurdu.

    ama emre akbaba'yı transfer etmesek de, gidip bir santrfor transferi yapsak ve bu sefer o santrfor sakatlansaydı ne olacaktı? spekülasyonla, o olsaydı bu olsaydıyla daha nereye kadar gitmeyi düşünüyorsunuz?
  • 1445
    oynamaya başladığında ola ki bir tökezlesin, ola ki taraftarın hayal ettiğinin bir tık altında performans göstersin ödenen rakam ve alınan performans açısından acımasızca eleştirilecek futbolcudur. hele ki belhanda da devre arası veya yılsonu satılırsa o zaman görün şamatayı. inşallah allah yardımcısı olur da bizim taraftarın diline düşürmez kendisini, bekleneni verir.
  • 1447
    transfer süreci yanlış yönetilen futbolcumuz. sen forvet alamayacaksan, 4 milyon euro'yu emre akbaba'ya veremezsin. zaten o bölge için elimiz boş değildi. büyük bir yanlış oldu bu. erden timur'un sponsorluğunu bile yanlış kullandık.

    taraftar da suçlu burada. baskı yapıldı yönetime. ama taraftarlar forvetsiz kalacağımızı bilmiyordu tabii. suçun büyüğü abdürrahim albayrak'ta. çıkıp bir de çift forvet alacağız demişti. bunca yıldır tecrübe edinememiş demektir bu.
  • 1449
    sorun 4 m euro verip de türk pasaportlu ligin en iyi orta saha oyuncusunu ezeli rakibin almadan almak değil, sorun scout ekibinin bonservisi elinde forvet oyuncusu bile bulamamış oluşu.

    biz 4 m euro vermeyip o bedelle aldığımız forvet sakatlansa ya da tutmasa ve bugün emre fenerbahçe'de yardırıyor olsaydı(sakatlanmadan önce milli takımla da çok formdaydı) bu sefer de "niye galatasaraylı adamı almadınız" diye söylenirdik.

    bu transferin tek sıkıntısı emre'nin sakatlanmış olması. o varken gol ortalamamızla o sakatlandıktan sonraki bölüm ortada.

    takımda şut tehdidi olan, dripling yapabilen, çalım atabilen 2-3 isimden birisiydi. sakatlandı.

    ben ligin 2.yarısında döndükten sonra bize ciddi katkı vereceğini düşünüyorum. biraz serdar aziz transferi gibi oldu.

    o da ilk yıl sakatlanıp sezonu kapattığında sallıyorduk, şimdi kaptanlığı versek kimse ses etmez.
App Store'dan indirin Google Play'den alın