aslında kendisini direkt ilgilendiren bir durum yoktu ya, hadi diyelim ki hocasının ırkçılık konusunda haksızlığa uğradığını düşündüğü için savunma ihtiyacı hissetti, olabilir, içi el vermemiştir, kendince iyi tanıdığını düşündüğü hocasını korumak istedi.
 lakin bu koruma iç güdüsünden anladığımız şeylerden biri de şu oluyor; belli ki kendisi bizim gündemi az-çok takip ediyor. e o zaman, aynı koruduğu hocası sezon başından beri "takımım(!)" dediği galatasaray'a sallayıp dururken, başarılarını şaibeli bulurken, kaybettiğini anladığı andan itibaren her platformda "ligin dizayn edildiğini" bangır bangır söylerken, kendisi, aynı ırkçılık konusunda galatasaray taraftarına hitaben "oh! come on guys" dediği gibi, o saçma sapan açıklamalarından sonra sevgili babacığına "come on dad" diye hitap etmek gereğini neden duymadı ve neden babacığına başarısızlığa kılıf arayan saçma sapan düşünceleri yerine bükemediği bileği öpmesi gerektiği telkininde bulunmadı acaba.
 (bkz: 
süper lig 2024-2025 sezonu)