bilgin gökberk'in de dediği gibi, yokluğunu malesef sabri'nin yokluğundan daha az konuştuğumuz efsane fil. adam işleyen çarkların en ortasındaki, en önemli dişliymiş. biz hala o çiviyi duvara geri çaksak takım düzelir mi derdindeymişiz. çok pis sabri-çivi metaforu yaparım.
herkes olumlu özellikleri ile hatırlıyor galiba. ben ise sevapları ve günahları ile hatırlıyorum. yine de iyi ki geldi diyorum. iyi ki onu parçalı formada izlemişiz. ama şurası gerçek ki tam zamanında ayrıldı. taraftarın onun son haline tepki göstermesi kaçınılmazdı. bu durum tabi ki bir futbol efsanesine yakışmazdı. şu aralar burak denilen futbolcumsu yüzünden kendisi sıkça hatırlanıyor. ama meseleyi doğru okumak lazım: galatasaray futbol takımı'ndaki santrafor sıkıntısı kendisinin gidişinden çok yerine bir adam alınmamasından doğdu.
5681
kendisi artık tekrar gelmeyeceğine göre yerine altyapıdan ya da yurtdışından "bidier" drogba getirmek uygun olacaktır diye iğrenç bir espri yapmak istediğim büyük futbolcu. geçen sene olmasaydı ligi herhalde 5. falan bitirirdik.
5682
adam burada kimsenin yapamadığını yaptı. burak yılmaz'ı oynattı, daha n'apsın :/
5683
senden sonra pandev'i,burak yılmaz'ı,umut bulut'u kaldıramıyorum ustaaa :((( çık gel yine tokyo'dan, at gollerini bağıralım yine boynumuza dola diye. yeter ki gel be ne olursun gel kavruk oğlan
5684
2015'in 11 martında 37 olacak "3 çizgili" adam. ilk sene bizi şampiyon yaptı, 2. sene grup aşamasında tam 3 asistle gruptan çıkardı. lig'de salmasaydı ayrıca şampiyonduk onu da hatırlatalım. neyse, o kadar kusur kadı kızında da olur.
5685
büyük futbolcu. biz bu adamı türkiyeye getirebildiğimiz için, trabzon cardozo'yu, beşiktaş demba ba'yı bu kadar rahat alabildi. biz ise adamı gönderip, burak gibi süper bir futbolcuya bel bağladık. şimdi ağzımızın suyu akarak rakip forvetleri izliyoruz.
mourinho kendisi hakkında "her şeyden önce didier bir takım oyuncusu. eski toprak. bencil değil, kibirli değil, takımı için savaşan, her şeyiyle mükemmel." demiş. gerçekten öyle ve drogba gibi bir efsaneyi parçalı forma içinde sami yen'de canlı izlemiş olmak gerçekten büyük bir ayrıcalık. 1.5 sene gibi kısa süre de olsa, iyi ki buralara uğramış, iyi ki bizimle olmuş.
jübilesini chelsea-galatasaray maçıyla yapmasını dilediğim yaşayan efsane.
5693
ingiltere'deki gururumuz.
5694
jübilesini muhtemelen chelsea-marsilya maçıyla yapacak olan efsanedir. gönül ister ki çıkıp galatasaray'ı istiyorum desin :(
5695
jubileside marsilya chelsea galatasaray uclu turnuva da yapabilir:(
5696
jubilesini chelsea marsilya galatasaray shanghai shenhua dörtlü turnuvasıyla da yapabilir.
5697
jübilesinde chelsea vs dünya karması maçı yapabilir. bizden, shanghai shenhua'dan, marsilya'dan, diğer avrupa kulüplerinden aynı dönemde oynadığı futbolcular gelir.
kimse de küsmez :(
5698
jübilesini yapmadan gelsin bir sezon daha oynasın. küçük kızım hala her maç öncesi dülobba neden yok diye mızlanıyor.
çoğu galatasaray taraftarı gibi takımımızdaki misyonunu tamamladığını, aldığı paranın hakkını verdiğini ve artık el sıkışılıp ayrılması gerektiğini düşünüyordum. tabi bunda forvet alınacağına kesin gözüyle bakmamızın da etkisi vardı. tıpkı lucescu gelecek diye mancini gitsin deyişimiz gibi. ama takımın kaçırdığı golleri ilerde top tutamamasını gördükçe keşke 3'e 5'e bakmadan anlaşsaydık da bir sene daha şu formayı terletseydi diyorum. tabi kendi gitmek istemiş biraz da türkiye'nin nasıl çöplük olduğunu görmüş ortamı sevmemiş felan filan. yine de hep güzel hatırlayacağımız büyük bir adam ve yaşayan bir efsane kendisi. umarım bir gün yine yollarımız kesişir parçalı fil. bize yaşattığı unutulmaz 3 an ile yad edelim; (bkz: drogba harika bir gool efsane bir goooolll) (bkz: drogba indirdi sneijder, sneijder gooool) (bkz: hakan ortaladi bir kafa ve goooll, drogba'nın golü)
5700
şampiyonlar ligi logosunu kendisine adasalar kimsenin sesi çıkmaz. o derece büyük bir oyuncu. bir buçuk sene kendisini izlemek dünyanın en güzel şeylerinden biriydi.