resim
Bartuğ Elmaz
Takım:Fenerbahçe
Mevki:Ön Libero
Yaş:22
Boy:1.79
Uyruk:Türkiye
  • 601
    marsilya ile 4 yıllık sözleşme imzaladığı söylenen futbolcu. oyuncu tercihini yapana kadar konuşulacak bir şeyler vardı, artık yok. artık a takım antrenmanlarında yer almaması ve sezonun geri kalanında u19 takımıyla da maça çıkmaması gerekir. bunun sebebi de oyuncuya olan kızgınlık değil, galatasaray u19 takımında bartuğ arkasında yedek bekleyen oyuncudur artık galatasaray'ın asseti. bartuğ'un maç kondisyonu ve gelişimi artık galatasaray'ın derdi değil.
  • 604
    fransa’dan döndüğünde floryanın kapısından bile sokulmaması gereken futbolcu. 2 farklı hoca gördü yine ikna olmadı arkadaş ki menajeri daha önemli bir akıl hocası olsa gerek kendisi için. herhangi bir oyuncumuzun kullanacağı zamanı, ekipmanı yada hakkı kesinlikle kullanmamalıdır. altyapı oyuncusunda aidiyet yoksa yoktur, onun yerine diğer oyuncularımızın gelişimine odaklanmamız lazım.
  • 605
    yakup çınar'ın iddiasına göre, galatasaray kendisine aylık 20 bin ₺ önermiş ve kabul etmemiş.

    https://twitter.com/.../1488076860424704001

    bartuğ'un mevcut yetenek durumu ve gelecekte ne olacağından bağımsız olarak; profesyonel olarak bu sporu yapan herhangi bir futbolcuyu (hatta amatör branşlardaki bir oyuncuyu) bu maaşla ülke sınırları içerisinde tutamazsınız bana kalırsa.

    hatta sporcu olmasına da gerek yok, ülkemizin mevcut durumunda; 15-20 bin lira maaşı bırakıp, 2-3 bin € maaş için daha rahat yaşayabileceği avrupa'ya göç eden binlerce genç var. kimisi kariyer hedefi diyor buna kimisi insan gibi yaşama hakkı. artık ne olursa, ne uyarsa duruma.
  • 609
    marsilya gibi ekonomik olarak güçlü, orta sahasında gerson, goundeouzi gibi yıldız topçular olan bir takıma gitmesine anlam veremediğim oyuncu. marsilya hiç öyle yetiştirici bir kulüp değil ve orada forma şansı bulma ihtimali burada forma şansı bulma ihtimalinden düşük.

    akibeti mustafa kapı gibi olacaktır. marsilya kendisini bedava alma fırsatını kullandı çünkü kaybedecekleri bir şey yok. ne bir bonservis ödenecek ne uçuk kaçık bir maaş. denerler, bir yerlere kiralarlar. beğenmezlerse de kapı önüne koyarlar mustafa gibi.
  • 612
    galatasaray'ın sözleşme uzatma teklifini kabul etmeyen henüz reşit dahi olmayan genç çocuk. biz bu işi bilmiyoruz kulüp olarak her sene 1 tane bellingham, 1 tane mbappe çıkıyor, alt yapımızdan kaçırdığımız oyuncular hep avrupa devlerinde estiriyor. bakalım marsilya takımında kulübede kim otururken sampaoli tarafından her maç oyuna alınacak, hepimiz göreceğiz.
  • 613
    karakterinden girilmis, oyunculugundan cikilmis, galatasarayliligi sorgulanmis, ardindan kotu temennilerle yerin dibine sokulmus futbolcu. hic birbirimizi kandirmaya gerek yok bunun bir tik ustu haysiyetine, namusuna hatta izzet-i nefsine bodoslama dalmak.

    galatasaray taraftarı bu mudur ya? biz bu kadar cig miyiz? bu kadar mi hemzeminiz? fecaat bir orta saha varken, verilen sablonu ve oyun planini sahadakiler adam gibi uygulayamiyorken 1 kere bile olsun sans verilmiyorsa kimse kusura bakmasin, takim benim kendi ismim olsa ceker giderim. varsa bir hedefim, varsa bir hayalim, varsa bu konuda bir soz hakkim bir dakika dusunmem.

    nedir arkadas bu ulkedeki galatasaray'daki abuk subuk genc yetenek harcama merasimleri ve cabalari!

    bizim altyapimizdaki cocuklari bilenler bilir, yurtdisindan izlemeye geliyorlar. hatta bi ara milli takimlarin alt yas gruplarinda neredeyse galatasaray altyapilari cirit atiyordu!

    elin besiktas'ina bakiyorsun, fenerbahce'sine bakiyorsun, alt yas gruplarini takip ettigimden biliyorum adi sani duyulmamis adamlari bile bir sekilde deniyorlar as takimda. sonra bir bakmissin profesyonel futbola kazandirmislar.

    bizim neyimiz eksik? yok mu bizde deneyecek futbolcu? tonla var. eksik olan su! vizyon, öngörü, cesaret!

    ha bir de bizim cocuklarin arkasinda duran bir yonetim hicbir zaman olmadi!

    kulup maclari, okul maclari, bolgesel turnuvalar, reklam amacli yapilan turnuvalar, milli maclar derken bu cocuklar zaten 16-17 yasinda tam futbolcu oldu mu olmadi mi diye karar verilecek yasta zaten futboldan nefret edecek dereceye geliyorlar.

    olay sadece sans da degil. adami sen sahaya sursen de zaten bitik durumda. kimisinin bünyesi bunun kaldirir ama cok cok az bir kismi o eşiği atlayabilir.

    ha bir de sürekli ballı ekmek yemek zorunda kalan deger verilmeyen cok fazla altyapi oyuncusu var. o sebeple de gelisemiyorlar. hem bedensel hem de zihinsel olarak.

    sorun biraz da toplumsal.
  • 616
    altyapımızdaki oyuncuları bazen çok abartabiliyoruz, cem sultan ve daha bir çoğu gibi. ancak hem mustafa kapı'nın hem de bartuğ'un özellikle sözlükte fazla abartıldığını düşündüm hep. merkez orta sahada özellikle koşu gücü yüksek olmayan oyuncuların başarılı olabileceklerini düşünmüyorum. bartuğ'un bir kaç u19 maçını izledim. toplu ve topsuz oyunda fazlasıyla statik kalan bir oyuncuydu. ve izlediğim her maçta herkes gibi ben de u19'a bir kaç beden büyük geldiğini gördüm ama a takıma geçişte başarabileceğine hiç ihtimal vermedim. aynı düşünceye mustafa kapı'da sahiptim. özellikle altyapımızı 87 jenerasyonundan bu yana takip ediyorum. tüm maçları izleyerek değil ama çok fazla beklentiye girdiğim oyuncular oldu ve başaramadılar. bartuğ'un da yemesi gereken çok ekmek var. ancak zayıf fizikli gençlerin en azından koşu gücüyle, çalım kabiliyetiyle, hızıyla ya da şut gücüyle öne çıkması gerekir.
    son dönemde ali yavuz kol ümitlendiğim tek oyuncuydu. ışık kaan da bir nebze. ancak bunlar dışında kiradaki oyuncularımız da dahil olmak üzere beklentimin oluştuğu bir altyapı oyuncumuz maalesef yok.

    marsilya'da kendisini geliştirmesini ümit ediyorum ancak pek sanmıyorum.

    edit: yunus akgün'ü ümitli olduklarım arasına yazmadım zira kendisini ispatladığını düşünüyorum.
  • 617
    menajeri cengiz ünder'in menajeri olduğu için marsilya'ya transfer olmuştur. tıpkı burak yılmaz'ın menajerinin mustafa kapi'yi lille'e götürmesi gibi bir olay gerçekleşti. bu tarz izlemeden yapılan transferler bedava bonservis düşük maaş ile ya tutarsa transferleri marsilya gibi takımlar için. zaten nerede izleyecekler türkiye süper ligini takmayan scoutlar gelişim ligini önemsemiyorlar bile. bartuğ kardeşimizin önünde iki seçenek var ya mustafa kapi gibi gittiği yerde yatacak hiç bir ekstra çalışmaya katılmayacak, dil öğrenmeye uğraşmayacak ya da merih demiral, çağlar söyüncü abileri gibi çalışıp didinip şans bulmaya çalışacak. çok çalışmayı sevse fiziği bugunkü gibi olmazdı diye düşünüyorum umarım yanilirim. allah yolunu açık etsin.
  • 622
    minareyi çalan kılıfını hazırlar diye güzel bir atasözü var, madem sözleşme uzatmayıp marsilya’ya gitmeyi tercih etti, ben nerede antrenman yapacağım diye yeni takımıyla oturup konuşmalıydı. kulüp iyi niyet gösterip gidene kadar antrenmanlara katılabilirsin demiş olabilir, o kulübümüzün nezaketini gösterir ama madem kendisi gemileri yaktı karakter sahibi olup yeni takımının sahasında yapsın artık gelecek sezon çalışmalarını.
  • 624
    rezil bir kararla antalya kamp kadrosuna alınmış.

    acilen kadro dışı bırakılması gerekiyor. futbolcu profesyonelse, kulüp de profesyonel olmalı. yıllarca emek verdiğin, para harcadığın topçu sözleşme imzalamadan kaçıyorsa daha niye antrenman yaptırıyorsun.

    kadro dışı bırakıp antrenman tesislerine almayacaksın. yurtdışına çıkış da yaptırmayacaksın. menajeri bir halı saha bulup çalıştırsın. ders olsun diğer altyapı topçularına ama şu tavrı bile gösteremeyecek basiretsizlikte bir yönetim var.
  • 625
    marsilya takımının müstakbel oyuncusu.

    8 yaşından beri galatasaray altyapısından yetişen, 10 yıl süreyle kendisine emek verilen bir çocuğun, ilk fırsatta menajeriyle koşa koşa marsilya'ya kapak atması benim içimi coşkuyla kaplamıyor. kendisinden gelecekte çok şeyler bekleyecek takımını, kendi ağzıyla söylediği şekilde uzun yıllar terletmek istediği formayı, türkiye altyapı ortalamasından çok daha erken yaşta sırtına geçirmediği için pazarlık malzemesi haline getiren ve masadan hızlıca kalkan bir oyuncunun kaçıp kendini kurtarması beni hiç ilgilendirmiyor.

    x maçta forma giymedi diye marsilya'ya gidişi doğru karar diyen var.

    1- ligde yerli kuralı 1-2 sene içinde daha da katılaşacak, üstelik altyapıdan yetişen oyuncu koyma zorunluluğu gelecekken, bartuğ'un önümüzdeki 3 yıl içinde hangisinde forma giyme şansı daha yüksek: altyapısından çıktığı galatasaray mı? yabancısı olduğu marsilya mı?
    2- o kadar bekleyemezse, işi aceleyse marsilya'ya gitmesinin mantığı ne? oradaki çok pahalı ve geniş rotasyonda hemen forma şansı bulacağını mı düşünüyor?
    3- marsilya'da son derece olası şekilde 1 yıl daha forma giymezse oradan da mı kaçıp kurtulması istenecek? biz niye bu adamın kaçıp kurtulmasına bu kadar taktık bu adam escape to victory filmindeki sylvester stallone mi?
    4- her şeyi geçtim, kendisini 10 yıl boyunca yetiştirmiş kulübü, en azından birkaç yıllık daha imza atıp bonservis kazandırarak gidecek kadar düşünmüyor mu? düşünmüyorsa ben niye bu çocuğu düşüneyim? kariyerinde yaptığı hamleleri neden destekleyeyim? bu çocukla aramdaki bağ ne? aynı bağ neden atıyorum fransa'da oynayan metehan güçlü ile yok? onun kariyeriyle ya da u-19 milli takımındaki diğer onlarca çocuğun kariyeriyle pek ilgilenmiyorken, arda güler napacak acaba, burak ince almanya'ya hazır mı demiyorken, niye bartuğ'u bu kadar düşünüyoruz? ortak nokta galatasaray ise belli ki bu adamın umrunda değil galatasaray.

    bu adam senin canın kadar sevdiğin kulübün içinden yetişmesine rağmen katkı yapma zamanı geldiğinde bu fırsatı elinin tersiyle itmiş bir adam. senin kulübüne kendini adayan adamlar istemeyerek kulübe zarar verdiğinde çiğ çiğ yiyorken, umrumda olmaz deyip giden adama yolun açık olsun paşam demenin mantığını anlamıyorum.

    türk futbolunun yetiştirdiği belki de en kariyerli futbolcu olan arda turan, tam da bartuğ'un marsilya'ya imza attığı yaşta kiralık olarak manisa'ya doğru yol alıyordu. kanatta bir çok maç cihan haspolatlı oynamasına rağmen, bir önceki senenin son maçındaki 26 dakika harici hiç süre almamıştı. o kendini kaçıp kurtarmadı; 5 yıl oynayıp, kulübe 10 milyon euro kazandırıp gitti. oradan da 5 yıl sonra barcelona'ya transfer oldu.

    bugünkü halinden bağımsız olarak, genç yaşında forma pazarlığı yapmadan gönül verdiği takıma kendini emanet eden arda'nın kariyerini ve yükselişini umursarım. ama henüz hiçbir şey iken kulübün 50 yıllık efsanesinin değil mirsad türkcan'ın kariyer tavsiyesini dinleyen çocuğun da vekili olmayayım bir zahmet.

    başarılı olması umrumda olmayacak, başarısız olması da hafiften hoşuma gidecek, floryadaki esareti 6 ay sonra sona erecek modern zamanın andy dufrense'i.
App Store'dan indirin Google Play'den alın