resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:38
Uyruk:Türkiye
  • 12276
    her fırsatta "futbolculuğumla değil adamlığımla anılmak istiyorum." minvalinde cümleler kuruyor da bu adamlık denilen şey insanın tekrar tekrar söyleyerek kendine yapıştırabileceği bir sıfat değil ki. arda turan futbolu da bıraktığında, yaşlandığında falan belki iyi futbolcu olarak anılacak ama asla ve asla adamlığıyla anılmayacak. bu çok net. isterse her gün "adamım ben, adamımmm, çok büyük adamımmm." diyerek mastürbasyon yapsın. bu gerçeği değiştiremeyecek.
  • 12277
    ''adam'' ''adam'' ''adam''.... arda'nın kendisini,onu sevenlerinde arda'yı tanımlamak için hiç bıkmadan kullandıkları kelime.bunun için kurtlar vadisini suçluyorum;''adam''lık denilen soyut bir kavrama buram buram ortadoğu kokan ilkel güdüleri doldurup, uğruna 70 yaşındaki bir insana saldıracak motivasyon yaratıp,o saldırıyı aynı kavramla savundurtacak kuş beyinlileri yetiştirmek büyük iş.

    ayrıca herhangi bir strateji yapacak kapasitede olduğunu düşünmesem de,yarın federasyon başkanı olacak rıdvan abisinin ısrarlarına dayanamayarak geri dönmek için sahte bir ayrılık seremonisi gerçekleştiriyor,kanmayın.
  • 12278
    adamlık madamlık kisvesi altında boyundan ve kafasından daha büyük işlere bulaşmış muhtemelen eski barcelona oyuncusu. olay sıradan bir şiddet, terbiyesizlik boyutunu çoktan geçti artık. belli ki siyasetle oldukça iç içe olan bu tiplerin güç savaşı, uyduruk bir gazetecinin çevresinde dönüyor.

    zaten arda'yı ve yancısı rıdvan dilmen'i bu konuda savunan, yaptığını "basit bir itiş kakış", olayı da "hangimiz kavga etmedik ki yeaa" diye göstermeye çalışan bu şahısların isimlerine, nicklerine bakınca bile nasıl bir bok döndüğünü anlıyorsunuz.
  • 12280
    dün yaşadığı olaydan sonra futbol hayatını zora sokmuş futbolcu. aga ben arda turan olsam ve biri bana bunları yazsa yapacağım bir çok şey olur. mesela gazete binasına gidip bilal meşe'ye eğer haklıysam kanıtlarla haklı olduğumu(arda için burda ki haklılık prim almadığını varsaymak) ispatlayıp özür yazısı yazdırmak, asılsız suçlamalar yüzünden dava açmak ve ya en son çare sinirlerine hakim olamadın getirtirsin karşına zorla olsada özür diletirsin ama uçakda 1 yıl sonra görüpde adamı tartaklamak akıllı bir adamın özellikle barcelona seviyesinde bir adamın yapacağı iş değil. bu saatten sonra arsenal bile zor kendisi için.
  • 12281
    artık çomarlıkta zirve yapan. şu hareketlerini bile savunan sivri zekalılar vardır aramızda ben eminim. sonunda siktiri yedi milli takımdan ya, sevindim. bir de utanmadan kovulmuyorum, istifa ediyorum muhabbeti yapıyor. tam bir patolojik vaka kendisi. bundan sonra avrupa'nın kalburüstü takımlarında nah oynarsın. olur da bir daha kutsal formamızı giyersen ne maç izlerim, ne destek olurum.

    haydi yallah arabistan'a.
  • 12283
    çok tehlikeli şeyler vardır. normalleştirme kalıbını kullanmayalım hadi, sıradanlaştırma diyelim. şiddetin sıradanlaştırılması, nefret suçlarının sıradanlaştırılması; bunlar çok rahatsız edici şeyler. aslında arda'nın yaptığı çok büyük bir şey değil demek, şiddeti sıradanlaştırmak demek.

    arkadaşlar şiddet sıradanlaşırsa yarın bir gün birisi size en ufak tartışmada bıçağı takabilir, muştayla elmacık kemiklerinizi parçalayabilir, anne-babanızı veya eşinizi dostunuzu hastanelik edebilir. gideceği uç noktalar bunlardır. ve uç noktalara gitmeyeceğinin garantisi yoktur. arda denilen şahıs, ki kendisine de nötr biriyim çünkü galatasaray'da oynamıyor ve milli futbolcu oluşu beni ilgilendirmiyor, birine öyle veya böyle saldırmış. yani hoş bir şey mi bu? sıradan bir şey mi? güzel bir şey mi?

    üç aşağı beş yukarı okur yazar insanlarız. araştırma, okuma sevdamız var ki yazılan ve okunan bir mecradayız. böyle bir mecrada dahi şiddetin sıradanlaştırılması korkutucu. yapmayın etmeyin.
    yeni türkiye'nin en çok izlenen sinema karakteri tokatçı, başkanı tokatçı, başbakan'ın müşaviri tekmeci, bari sporcusu dayakçı olmasın.
    şiddet üniversitelerde bile sıradanlaştı neredeyse. ankara'da dil ve tarih-coğrafya fakültesinde pazartesi günü olay çıktı. birkaç gün önce cebeci kampüsünde ramazanda yemek yenmez diye saçma sapan hareketler yaptı bazı tipler, olay çıktı.

    bari şu kadar göz önünde insanlar gazeteci falan dövmesin. volkan babacan'a gerekli tepki gösterilemedi. volkan babacan'ın milli takıma bir daha alınmaması lazımdı. ne demek sinirine hakim olamamak? sinirine hakim olamadıysan, birine zarar verdiysen bunun bir bedeli olmalı yahu.

    yoruldum. şiddetin ve kötü şeylerin sıradanlaştırılmasından yoruldum.
  • 12284
    tam olarak su anda fb ye yakışan topcudur. ridvan abisinin sozleri kendisini destekler nitelikte. bu olayi terime olan nefret ile birlestirerek transferi masum gostermesi an meselesi.

    barça dan ayrilmasi kesin olan arda bir sonraki federasyon baskani ridvan abisi, acun ve emre b. ile whatsup grubunda durum degerlendirmesi yapmaktadir.

    bize uzak olsun da gerisi umrum degil.
  • 12289
    kaşı gözü ayrı oynuyor çok irite edici, sen baban yaşındaki adama saldıracaksın sonra adam gibi hatırlayın beni diyeceksin he paşam? sen adam olsan her şeye rağmen bana yaşındaki adama ne olursa olsun yaşına hürmeten el kaldırmazsın, sonra adamlıktan bahsedeceksin öyle mi? bu arkadaşı bu ütopik hayalden biri uyandırsın artık. ama suç sende değil, senin g*tünü bu kadar kaldıranda, gerçi bu açıklama milletin gazını almaya yönelikti onu yemezler illaki geri dönersin rica minnet(!) üzerine de, ama bu hareketini kimse unutmayacak . tam genç sporculara örnek olacak hareketler aslında bunlar, bir kariyer nasıl zirveden serbest düşüş yere çakılır, en verimli dönemi nası piç edilir iyi bakıp örnek alsınlar ve yapmasınlar böyle şeyler. bu saatten sonra barça da tutmaz seni bu kadar olaydan sonra, yazık ettin kendine çocuk.
  • 12291
    zeki, ahlaklı ve çevik olmayan 'sporcu'. pişkin pişkin bir daha yaparım diyor bir de kendisi. gözümüzün önünde büyüyen arda gitti, yerine bu egoist, artist ve patavatsız adam geldi. ben kendisini böyle bir 'adam' olarak hatırlayacağım. 'milli gururumuz' arda.

    yeni türkiye seninle, yıldırım demirören'le, fatih terim ile, göksel gümüşdağ ile güzel.
  • 12292
    kendisini kabus gibi günler bekliyor bana kalırsa. federasyon başkanlığı seçimi için mi, yoksa fatih terim'i gönderme operasyonu adına mı bu işe girişti bilmiyorum. ancak bilal meşe'yi bu amaçta kullanmıştır. yoksa hakkında yapılan haberlerin falan pek umrunda olduğunu sanmıyorum. peki ne olacak?

    milli takımı zaten bıraktı / kaybetti,

    öncelikle fc barcelona tarafından, kendisine yol verilecektir.

    ardından, özellikle arsenal'e transfer dedikoduları bıçak gibi kesilecek ve bir çok avrupa kulübünün ilgisi bitecektir.

    çok yakın bir dönemde de, tekrar o çok sevdiği (!), uğruna öleceği ülkesinin takımlarından birine dönmek zorunda kalacaktır.

    yazık ettin kendine koca kafa ama hak ettin de, üzülmüyorum sana.
  • 12294
    son yıllardaki tutumları, şımarıklıkları, sağa sola yaranma çabaları, futboldan uzaklaşmaları vs her şeyiyle antipatik hal almıştı, galatasaray taraftarının gözünde bile. bu süreçte de kendisini pofpoflayan, barcelona'da forma bulmamasına rağmen olayı farklı boyutlarda yansıtmak için bir tarafını yırtan çoğunlukta bir türk basını görüyorduk. lakin bugünkü olayda, bilemiyorum hakikaten neden, ama yıllar sonra üzüldüm arda'ya, ilk defa acıdım. ve açıkçası kimse kusura bakmasın ama, olası bir arda vs türk basını kapışmasında, tarafım arda turan olur şahsen. çünkü türk basını bu ülkede her türlü pisliğin ve kokuşmuşluğun ilk mermisidir. türk spor basını da bunun en çok görüldüğü alanlardan biridir, zerre de katılmıyorum şu an güzellemeler yapıp arda'yı linç eden basın mensuplarına.

    eyvallah, olayın doğru bulunması mümkün değil. fakat bu linç kültürü hiç dürüst gelmiyor, bunların ciğerini biliyoruz görüyoruz yıllardır. işlerine geldiği gibi yazar çizerler, asla kendi duruşları yoktur, her şeyi mübah görürler. yarın öbür gün her şey unutulur, bunlar yine başlar aynı teranelere. öyle ya da böyle, arda'yı da bu hale getiren türk basınıdır. daha dün başakşehirli oyuncuların olayında, daha öncesinde volkan demirel olayında, göremedik bu linç kültürünü, arkadaşlarına sahip çıktıklarını. duruşları olsa saygı duyardım şahsen, ama asla duymuyorum, türk futbolunun katilidir türk basını. 2 gün önce twitter'da gördüğüm bir örnek vereyim, halen tv'de muhabirlik yapan bir arkadaş, hasan ali kaldırım'ın fenerbahçe'nin yeni kontrat teklifini düşünmesiyle ilgili haberine ''bana bu parayı hala nasıl veriyorlar diye düşünüyor herhalde'' şeklinde yorumlamış. çok güzel, çok haklı tespit, fakat neden göremiyoruz aynı cesur çıkışları sabrilerle, selçuklarla, emre belözlerle falan da aynı şekilde? saha dışında doğru düzgün hiç görmediğimiz, camiada hakikaten etliye sütlüye karıştığı görülmemiş adama neden yapılıyor bu? aziz yıldırımlara da çaksanıza böyle, demirörenlere de çaksanıza, şeref timsalleri ! siz böyle adamına göre muamele yaparsanız, rüzgara göre şekillenirseniz, daha çok boka batarsınız, batırılırsınız da.

    tekrar arda'ya gelecek olursak, resmen yazık edilmiş bir kariyer oldu. türk futbolunda ilk defa türkiye topraklarından sıfırdan çıkıp basamak basamak barcelona'ya yükselen kariyer nasıl hiç edilir, koskoca çocuk, hayat dolu, şen şakrak adam nasıl bu ruh haline girer, konuşamaz, kendini ifade edemez hale gelir onu gördük. allah sonunu hayretsin, ne olursa olsun, ne kadar kızgın olursak olalım, arda'nın şu hale gelmesi üzüyor.
  • 12295
    madem psikolojisi merak edilerek savunuluyor, ben de gireyim.

    efendim bildiginiz gibi ihtiyaclarimiz var, bu ihtiyaclarimizi maslow kardesimizin pramid seklinde aciklamis, bu ihtiyaclarin en altinda beslenmemiz, barinmamiz gibi ihtiyaclar var ardindan da ait olma sevgi, saygi, kendini gerceklestirme.

    arda turan'da beslenme, barinma ihtiyaci yok bunlari maddi olarak elde etmis,

    3. basamakta yani ait olma ve sevgi basamaginda eksiklikler basliyor, arda turan nereye ait su anda, barcelona'ya ait degil, messi var neymar var, dis kapinin mandali durumunda, galatasaray ile zaten alakasi yok (cok sukur), milli takimdaki durum belli prim kavgasi vs. elde sadece sosyal cevre ve aile kaliyor, su an tutunacagi tek dal da bu sosyal cevresi acun, ridvan, sinan engin vs. buradaki aclik saga sola yürümesinde ortaya cikiyor zaten.

    üst basamak olan saygi kisminda da eksiklik buyuyor, kendisine saygi duyan yok, tüm kaleleri kaybetti, önce gs, ardindan milli takim taraftari yuhaladi, bu acigini kapatmak icin ne yapiyor, futbolu ve kisiligiyle yaratamadigi saygiyi,magazinsel yoldan, es dost ile yani kendisini sevmeyen kitlenin disindan kisilerle karsilamaya calisiyor, saygi görmedigi icin de saygi duyma konusunda elinden bisey gelmiyor. iste siyasi islerde genis kitlelere ait olma arzusu, evet videosu cekmesine, tayyip erdogan'a sen benim baskomutanimsin demesine sebep oluyor.

    son kisim olan kendini gerceklestirme kisminda erdem, yaratıcılık, doğallık, problem çözme, önyargısız olma, gerçeklerin kabulü var, arda turan'in herhangi bir problemi cözdügünü göreniniz var mi, din iman ahlaktan bahsedip, barcelona ucagindan inen her türk kiza yazdigini görüp dogal oldugunu dusunen var mi, önyargi konusuna zaten girmiyorum adam direkt gidip dövmeye calisiyor yasli basli adami, bu da karsilanmiyor, karsilanmayinca sonuc bu.

    ve sonucta yukaridaki basamaklarda bulunan ihtiyaclarini tam olarak karsilayamayan arda, olumsuz otomatik dusunceler ve bilissel carpitmalarin esiginde cözüm üretmeye calisip, cirpinmakta, cirpindikca da batmaktadir.

    acilen psikolojik yardim almalidir, pramidi bastan dizayn etmeli, en üst basamaktaki kendini ortaya koyma arzusunu sadece futboluyla ortaya cikarmalidir.

    --- alıntı ---

    histrionik kişilik bozukluğu amerikan psikiyatri birliği tarafından genellikle yetişkinliğin ilk dönemlerinde başlayan, aşırı duygusallık ve dikkat çekmek, çevresi tarafından onay arama ihtiyacının yüksekliği ile kendini belli eden kişilik bozukluğu olarak tanımlanmıştır. narsistlerden farklı olarak çevreleriyle ilişkilerinin her dakikasına dikkat ederler.

    belirtiler

    başkalarının ilgi ve muhabbetlerini çekebildikleri sürece canlı, neşeli, şevk dolu ve cilveli veya çapkındır. kendileri grubun odağı olduğu sürece ilişkileri kuvvetlidir. cinsel anlamda uygunsuz provokatif davranışlar sergileyebilir, duygularını etkileyici tarzda dışavururlar. bunun yanı sıra egosantrizm, kendine düşkünlük, sürekli takdir arzusu ve ihtiyaçlarına ulaşmak için sürekli psikolojik manipülasyonda bulunurlar.

    bu kişilik bozukluğuna sahip olan kişiler kendi kişisel durumlarını gerçekçi olarak değerlendiremezler ve karşılaştıkları güçlükleri abartma ve dramatize etme eğilimi sergilerler. kolayca sıkıldıklarından çok sık iş değiştirebilirler ve hayalkırıklığı sorunu yaşarlar. yenilik ve heyecan arzularından dolayı kendilerini tehlikeli durumlara sokarlar. bu unsurlar onların daha büyük depresyona girmelerine sebep olabilir.

    şu belirtiler görülür:

    teşhirci davranış.
    sürekli tatmin veya onay arayışı.
    duyguların aşırı gösterilerek dramatize edilmesi. örneğin yeni tanıştığı biriyle kucaklaşmak veya acıklı bir filmde kontrolsüzce ağlamak.
    eleştiri veya onaylanmamaya karşı aşırı duyarlılık.
    kişiliğinden gurur duyma, değişime karşı isteksizlik ve herhangi bir değişimi tehdit olarak algılama.
    uygunsuz şekilde kışkırtıcı davranış veya görünüm sergilemek.
    somatik belirtileri kullanarak dikkati üzerine çekmeye çalışmak.
    ilgi merkezi olma ihtiyacı.
    hayal kırıklıklarına karşı düşük tolerans.
    ani kararlar almak.
    duygusal hallerin hızlı değişimi. bu haller başkalarına yüzeysel veya abartılı olarak görünebilir.
    ilişkilerin gerçekte olduğundan daha içten olması gerektiğine inanmak.

    --- alıntı ---
  • 12297
    henüz daha 20'li yaşlarında milyonlarca galatasaray taraftarının sevgisini kazandın; abisi, kardeşi, oğlu oldun. sokaklarda top oynayan bir çok çocuk gol attığında senin ismini zikrederek gol sevinçler yaşadı. bir çok yeni doğan bebeğin adının "arda" olmasına vesile oldun.

    medya çok üstüne geldi, hakkında bir çok yalan haberler yaptı, satılmış kalemler, yorumcular, gazete, tv köşelerinde sürekli üstüne oynadı, birilerinden aldıkları talimatla karalama, yıpratma kampanyaları yürüttü. çünkü amaçları çok sevdiğimiz arda turan'ı, çok sevdiği galatasaray'dan koparmaktı. taraftar olarak gerek pankartlarla, gerekse tezahuratlarla satılmış kalemlere karşı durduk, elimizden geleni yapmaya çalıştık, belki yeterince yapamadık, yeterince arkanda duramadık, neticesinde onlar amacına ulaştı, çok sevdiğin galatasaray'dan erken kopmak zorunda kaldın, çünkü çok iyi biliyorduk ki galatasaray'a bu kadar erken veda etmek planlarında yoktu.

    zaman zaman bir çok galatasaray taraftarının tasvip etmediği tatsız hadiselere karıştın, aslında bunlar senin özgür düşüncelerin, kendi hür iradenle yapmış olduğun şeylerdi.
    galatasaray'da ve milli takımda oynadığın arkadaşların da zaman zaman benzer hadiselere karıştı, ama hiçbiri senin yaptıkların kadar bu taraftarı kizdirmadi, üzmedi. çünkü sen çocukların sokaklarda gol attığında ismi bağıra bağıra söylenen, bir galatasaraylı babanın kendi oğlu gibi sevdiği, bir galatasaraylı kardeşin öz abisi gibi sevdiği arda turan'dın.

    insan sevdiklerinin yanlışını gördüğünde başkalarının yaptığı aynı yanlışları umursamiyor, bu yüzdendir sana olan sitemlerimiz...

    olmasaydı sonumuz böyle gerçek galatasaraylı arda turan...
  • 12298
    başıma bişey gelmeyecekse arda turan'ın eline sağlık.
    çok kızmışlığım var kendisine ama bu onlardan biri değil.
    şımarık ve yalan haber yaparak kişiliğe saldıran gazeteciye haddini bildirmiş. arda'ya sarıp bu gazeteci tipini yüceltmeyi sağlıklı bulmuyorum.
    herkesin ahlak abidesi kesilip, büyüğe el kaldırmak üzerinden arda'ya yüklenmesi de doğru gelmiyor.
    bu da benim düşüncem...
App Store'dan indirin Google Play'den alın