• 3152
    türkiye ve doğal olarak maça giden her galatasaraylı için saatli bir bomba durumundadır şu an. daha önce bahsetmiştim, (bkz: #755441) stad bitmiş gibi ama ulaşım ve özellikle de maç çıkışları ciddi anlamda bir tehlike arz etmekte şu haliyle.

    anladık, başbakan yuhalandı diye bu işleri yapmayacaksınız, bari çıkıp bunu söyleyin "devletin, toki'nin bu stadyumla olan işi bitmiştir, kalan işleri yol, köprü vs. ne iş varsa da yapmıyoruz aga" diyin de kulüp başının çaresine baksın. yarın bir gün orada 5-10 ya da 50-100 kişi hayatını kaybederse eğer, bunun sorumlularının kim olduğunu bilmek herkesin hakkı. çekeceğiniz vicdan azabını da * siz düşünün artık.

    ulaşım konusunda saatli bomba demiştim, çünkü; dünyanın herhangi bir yerinden bu stadyuma maç izlemeye gelecekseniz eğer metrodan başka şekilde stada ulaşma imkanınız yok. aracınızla stadyumun yakınına mesela stadın karşısındaki seyrantepe meydanı'na kadar gelseniz dahi yine oradan metro girişini kullanarak (ya asansörle ya da daracık merdivenlerden 6-7 kata aşağı inerek) stada ulaşmaktan ve sizi stada götüren uzun bir yoldan sonra çıkacağınız tek bir kapıdan başka şekilde stada ulaşmanız mümkün değil. neyse ki herkes maça aynı saatte gelmediği için çekilen eziyeti kenara bırakıyorum, ölüm ya da yaralanmaya sebep olabilecek bir olay olma ihtimali daha düşük.

    ancak, maç bitince ve haliyle insanlar stadı aynı anda terk etmeye başladığı zaman ciddi bir tehlike var ki, beni asıl korkutan da o işte.

    şimdi soruyorum,
    stadyumdan çıkınca metro girişinden hemen önce bir saniye kadar açık tutulup ardından 5-10 dakika arası kapalı kalan, yani metronun kapasitesine göre parça parça insanları aldığınız o tek kapı önünde binlerce insan biriktiği anda, o kapıyı geçtikten sonra aslında metroyu kullanmayacak olup, gerek aracı ile gelmiş, gerekse de yolun karşısına geçip otobüs, minibüs, taksi vb. şekilde evine gidecek olan ama bu yoldan gitmeye mecbur edilen binlerce taraftarın asansörlere tıklım tıklım doluşup (ki şahsen hayatta kullanmam o asansörleri) ya da 6-7 kat daracık merdivenleri çıkarken ve en önemlisi metroyu kullanan insanların bir vagona dışarıdan itilerek sokularak doldurulduğu ve içeride insanlar arasında havada asılı şekilde, bir yere tutunmaya gerek dahi duymadan, balık istifi, havasız şekilde yolculuk ederken allah göstermesin ama bir olay, kaza vb. bir şey olsa ne yapacaksınız? o karanlıkta duvarlardan atlayıp, taş, toprak, çamur içinde dağ, tepe tırmanıp stadın yanındaki yola veya seyrantepe meydanı'na ulaşmaya çalışanları (ki şahsen ben de onlardan biri oluyorum genellikle) saymıyorum bile.

    mesela, metro merdivenlerinde en ufak bir kavga, izdiham çıkıp panik durumu oluşsa, asansörlerden birinde bir sorun olsa, metroda binlerce insan evine gitmeye çalışırken yine bir kavga, izdiham ya da bir arıza, yangın ne bileyim bir olay olsa onlarca kişi orada ölse, yaralansa hiç mi vicdanınız sızlamayacak. kaldı ki bu imkanlar orada mevcut ve istense, mesela başbakan'ın biricik takımı var ya hani o şakacılar olsa, çok kısa sürede bitmiş işlerdi. zaten hepsinin planlaması yapılmış, başlangıç aşamasında da olsa uygulamaya geçilmiş ya da geçirilmek üzere olan ama açılış gününden sonra durdurulmuş bir kısmı inşaat halinde bırakılmış, kısaca şimdiye kadar rahatlıkla bitirilecek ve bitirilmesi gerekli iken bir yuhalama yüzünden olduğu gibi bırakılmış durumda. her yönüyle "şaka" gibi.

    bu kulübün tarihi boyunca yediği en büyük kazıklardan biridir bu stadyum bana göre, bunu yukarıda yazdığım sebeplerden dolayı filan da söylemiyorum. en başından beri istememiştim zaten ama sonuçta bir taraftar olarak ben istesem n'olur, istemesem n'olur. öyle ya da böyle bi'şekilde aldılar mecidiyeköy'ü elimizden ki bu apayrı bir tartışma konusu olur ve ben hiç onlara girmeyeceğim şimdi.

    ama atıyorum, bakın "atıyorum" dedim; bugün çıkıp ünal aysal ve yönetim gerek bu ulaşım konuları, gerekse de sözleşmedeki yerine getirilmeyen eften, püften bazı maddeleri gerekçe gösterip, tüm ihalenin iptali için mahkemeye başvursa ve "biz vazgeçiyoruz, alın stadınızı geri, sonuçta bir allah kuruşumuz da (!) yok nasılsa, ülke güzel bir tesis kazanmış olur vs.", kısaca hodri meydan, taraftara da dönüp, "yıldızları satıyoruz, transfer yapmıyoruz, alt yapıdaki takımla devam ediyoruz ama mecidiyeköy'e stadı biz yapıyoruz, üç, beş sene başarı beklemeyin dese" gördüğüm yerde eline ayağına sarılır, omuzlarımda taşırım kendisini. ister iki, ister üç kaç sene sürerse sürsün olimpiyat stadı'na gitmeye razıyım ben şahsen.

    bakalım o zaman ne olacak, başbakan allah kuruşunuz yok dediği ama devletin kasasına ("!") koyduğu milyonlarca allah euro'sunu geri verip, stada karşılık aldığı araziyi üstelik boş hali ile yine eskisi gibi, aynı şartlarda (49 ya da kaç yıllıksa kiralık, sadece stad yapmak amaçlı) galatasaray'a iade edebilecek mi acaba. hiç sanmıyorum. geri vitesin kralını göreceğimiz kesin olduğu gibi yapılacak ne varsa anında yapıp teslim ederler üstüne de. az önce de yazdım atıyorum diye, zira bunca zamandan sonra artık bu işin geri dönüşü olmaz, keşke olsa ama geçti artık.
  • 3156
    taraftarları maça çekmek, maç bittikten sonra stad içersinde tutmak için gerekli organizasyonlar planmaktadırlar. amaçları; yıl sonunda türk telekom arenaya gelen taraftarların %80'i çime sokarak atmosferi yaşatmak, gerekirse kalecilerimize penaltı atmak gibi showlar düzenlemek için çalışmaya başlamıştır yönetim. aslantepeye yapılan gs store'un üstüne ücretsiz playstation salonu dizayn edilmektedir. ayrıca maçtan sonra da taraftarı stad içersinde tutmayı hedeflemektedirler. bunun içinde ayrı organizasyon planları vardır.

    samsunspor maçına el broşuru dağıtarak küfüre karşı bildiri yayınlayacaklardır.

    çünkü, dolu bir aslantepe ile seyricisiz bir aslantepe arasında 3-5 mio dolar arası gelir kaybı olmaktadır.
  • 3157
    hala bir şeylerin eksik olduğu stadımızdır.

    zemin şuan çok kötü. yaz döneminde yapılan bazı etkinlikler dolayısı ile zemin baya tahrip olmuş durumda. her organizasyon sonucu böyle olacaksa bir zahmet organizasyon yapılmasın, yahut daha dikkatli olunsun.

    ulaşım konusu hala sıkıntılı. metro hattı maç çıkışı oluşan yoğunluğu kaldırmıyor. halbuki o kadar planlı yapılmıştı her şey. maç çıkışı onca insanı o kadar süre bekletmeye kimsenin hakkı yok, ayıptır.

    stadımızın dış cephesi bazı yönlerden hala inşaat havası veriyor. çok mu zor şu beton kısımları sarı-kırmızıya boyamak?
  • 3158
    kombine kartımı yenilemek için 2 gün önce gitim. zemini benim evimdeki halıdan bile düzgün ve pürüzsüz. ali sami yen zeminine defalarca inen biri olarak samiyen zemini bu zemin yanında otlak tarla gibi kalır. tek kötü tarafı hala beton gibi duran dış cephe ve stadın içinin yamalı bohça gibi durması. deplasman tribününde cam file, pegasusda farklı koltuklar, tel örgülü ve örgüsüz tribünler gibi. simetri hastalığınız varsa bu std adamı öldürür.

    ulaşım sorunu bu sene başladı çünkü geçen sene batı tribünün önünden heryere bol bol otobüsler vardı. 21.00 de staddan çıkıp 21.20 de tepeüstünde oluyordum ki bu sami yende 22.00 a denk geliyordu. bu otobüsler geri gelir ve bostancı, bakırköy, beşiktaş gibi yerlere de konulursa metro yoğunluğu biter.
  • 3162
    sözlükte dış cephesi hakkında yazılan tüm entrylerine katıldığım stadımızdır.

    şu suyun ve simidin fiyatını da düşürseler çok iyi olucak. 2.5 liraya bardak su mu olur amk?

    tamam ben zenginim, locamdaki dolabımda her şey var ama kale arkası tayfası ne yapar, ne eder? (u: :()

    neyse, şaka bir yana gelelim asli konumuza; arenanın, taraftarını kendine çekmesi, rakibi de ürkütmesi gerekir.

    çatıdaki led ışıklar açıldıgında nasıl muhteşem bir görüntü çıktıysa ortaya, boyamalardan sonra da bu görüntünün ikiye katlanacağını düşünüyorum.

    sevgili yetkililerimizi göreve davet ediyorum.

    ne de olsa..*
    neyse tamam sustum.
  • 3163
    dış cepheyle ilgili yazılanlar doğru ama esas öncelik kesinlikle ve kesinlikle üstgeçit olması gereken stattır. arena'nın ordan seyrantepe tarafına bir değil 2 tane üst geçit gerekir. ayrıca yolun güney tribünü tarafına doğru bir tane otobüs durağı açılmalıdır. öncelikle taraftara metro dışında alternatifler sunulmalı. her maç sonunda yine izdiham mı çekicez sorusu bitsin artık. rahat rahat gidelim, gelelim.
  • 3166
    açılalı nerdeyse 1 sene olucak ama hala sayısız eksiği olan mabedimiz. özellikle stadın dışındaki o grimsi betonarme görünüm gerçekten çok kötü. yarıda kalmış bir inşaatı veya 40-50 yıllık bakımsız bir binayı andırıyor adeta. neden aradan geçen bu kadar ayda hiçbir çalışma yapılmadı dış cephe ile ilgili anlamak mümkün değil. yeni yönetimimizi eleştirdiğim tek konu stad konusudur bu yüzden. çok mu zor eksiklikleri tespit edip çalışmaları başlatmak?
  • 3170
    artık dış cepesinin boyanması ve stad içi ısınması halledilmesi gerekmektedir. zira stada gelince dıştan boyanmamış olması bir burukluk yaratırken içerde de mayıs ayına kadar donmaktayız. (kat kat giyindim çare etmedi). ulaşım konusunda da geçen sezon uygulanan otubüs seferleri tekrar konmalı, hatırlayacağımız üzere bu seferlerin iptal edilmesinin sebebi fener maçında fenerlilerin kendi otobüs camlarını indirmesinden kaynaklamıştı. stada giderken geçtiğimiz yollar otobüs camlarıyla kaplanmıştı. yok arkadaş illa eziyet çekeceğiz maça giderken dönerken. futbolculara o kadar saygı gösteriliyor ama bence ilk önce taraftarlara seyircilere saygı gösterilmeli.
  • 3175
    23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçı için ziyaret etme fırsatı bulduğum, birazdan yazmak istediğim noktalar hariç gerçekten mimarisi ile çok güzel bir stad..daha çok eksiklikler de var yapı olarak..gerçekten iç mimarisi henüz tam olarak bitmemiş..bence kullanılan malzeme çok kalitesiz, örneğin tuvaletler..neden bu kadar soğuk olduğunu hiç anlayamadım, yani ona göre planlanamaz mıydı?
    ben batı 2 / blok 402 tarafındaydım ve görünüş harikaydı..
    şimdi gelelim söylemek istediklerime:

    taksim'den seyrantepe ve sanıyorum sadece o gün çalıştırılan, ve sadece maç günleri çalışacak olan hatla da sanayi diye adlandırılmış durakta indik..özellikle aktarım sırasında yürüdüğümüz o saçma sapan mesafeye değinmek isterim..rusya'ya giden arkadaşlar daha iyibilirler ama benim gördüğüm diğer metrolarda bu kadar saçma sapan bir mesafe algısı yoktu..paris'te sanıyorum 7 kattı ve tramvaylarla birlikte 11 falan oluyordu..çok yüründüğü de oluyordu..bunda bu kadar mesafeyi dön dön gitmek beni çok şaşırttı..sonra metro çıkışı turnike, sanıyorum kaçak biletli sayısını saymakla meşguldü..
    anlayamadığım müşteri olarak hizmetini kullanmak karşılığında önce jeton aldığım, o jetonu kullanırken bir görevlinin buna şahit olduğundan, geçmek için bir otomatik turnike atladığımdan neden söz edilmediği..
    neyse o turnikeyi geçip daha yürümemiştik ki, devasa demir kapılarla başlarında bu kez polisler ve özel güvenlik olan surla karşılaştık..tabii önce bizi ona iten bir insan yığınıyla..
    yani ha arandık ha aranmadık derken bizi yönlendiren levhaları takip ederek kapıya koşuştururken yine demir barikatlar ve başında az polis çok görevli bir duvar..sebep deplasman tribünü..avrupa'da o kadar maça gittim böyle saçmalık görmedim..en sabıkalı maçım paris'teki saint germain maçıdır..ki epey olay olmuştu..
    geri dönüp ilerledik, neyse ki girişi bulduk..

    ancak çıkışta yaşadığım hezeyan ve yığının içinde çekilen çile, çamurlu ayakkabılar ve yediğim soğukla yapılan işin eğlence değil eziyet olduğu sonucunu çıkartmıştır..

    tamam galatasaray için katlanılabilecek birşey olabilir ama madem yönetenler taraftarı sadece para getiren bir araç olarak görüyorlarsa o vakit bende 'o evrensel dünyanın standartlarından' yararlanmak istiyorum..

    en azından ajax arena hakkında stadyum yapılmadan önce alınan referansların hiçbirinin galatasaray arena içinin uygulanmamış olmasını çok manidar bulduğum stadyum..

    ben bu entryi çok evvelden yazdım, ancak gittiğim maç stadyumun açılış maçı olduğu için yaşanılan sıkıntıların acelecilik olarak görmüştüm..oysa neredeyse 8 ay olmuş açılıştan bu yana..hala dertler aynı..o yüzden sezon açılmadan bu entry'i tekrar canlandırmak istedim..
App Store'dan indirin Google Play'den alın