''deplasman takımına galibiyet kapalıdır'' yazılması gereken salon.
177
bu salondan yeni salona geçelim istemiyorum. bir sinerji oturdu burada. öyrolig'de cska'ya kök söktüren takım 4 çeyrek götünü yırttı da 63 sayı atabildi. kalsın. yapmayın. biz yapıyorsak veya bir sponsor tarafından yapılıyorsa o parayı basketbol şubesine aktaralım.
178
bir gün mutlaka ama mutlaka, basketbol takımımızı izlemek istediğim galatasaray'ımızın mabedi. öyle güzel bir atmosferi var ki, gelen takım golden state olsa curry 10/2 üçlük ile oynar.
179
1979 yılında yapımına başlanıp 1989 yılında anca açılabilen, bir beton yığınından çok fazlası. spor sergi sonrası gerek lokasyon gerek kapasite sebebiyle uzun ve sancılı bir geçiş dönemi yaşamıştır. 1990'larda efes ve ülker'in avrupa maçlarında tam kapasiteye ulaşabilmiş, onun dışında genellikle 100-200 kişilik maçlara sahne olmuştur. eurobasket 2001 sonrası biraz kıpırdanma yaşadıysa da kulüp takımları bile doldurmayı başaramamış, hatta 2005 yılında meşhur perde sistemi kurulmştur özellikle inin cinin top oynadığı maçlarda üst katlardaki boş ve kırmızı koltukları saklayabilmek için. beşiktaş ve fenerbahçe'nin kendine ait salonları, sinan erdem spor salonu ve sonunda ülker arena derken son 5-6 yılda iyiden iyiye galatasaray'ın evi konumuna gelmiştir. şimdilerde 12500 koltuğa ite kaka 14-15bin kişinin dolduğu maçları muhtemelen bundan 10-15 sene önce orada sıradan bir tabela maçını takip eden 20-30 kişi bile hayal etmekten öteye gidemezdi.
hoş hala bazen 20-30 kişilik tabela maçları oluyor ama...
180
açılışı 3 haziran 1989 tarihinde*harlem wizards ile washington generals arasında oynanan gösteri maçı ile hizmete açılan arena. oynanan ilk resmi müsabaka ise bir hentbol şampiyonlar ligi maçıdır.
"burada güvensizlikler geride bırakılmalı, burada bütün korkaklıklar ölmelidir." böyle der dante alighieri, ilahi komedyası'nda, sanki abdi ipekçi cehennemi için..
186
benim gibi bir galatasaray holigani bile bu salon doluyken urpererek mac izliyorsa, rakip takim oyuncularinin ruh halini dusunemiyorum.
zaten basketbola trilyonlar harcayan ulkerin on yillardir surekli tokat manyagi olmasinin sebebi de bu atmosferdir.
tam kapasite ve ateşli taraftar topluluğu karşısında avrupa'nın en sert 2-3 deplasmanından biri.
ben rakip takım oyuncusu olarak asla çıkmak istemezdim, eller ayaklar titrer.
189
maalesef 2016-2017 sezonunda cehennemliği falan kalmamıştır. gelen geçen elini kolunu sallaya sallaya koyup geçiyor bizimkilere. "koyma" diyorum malesef yanlış anlamayın çünkü öyle büyük takımlara karşı 1-2 sayılık yenilmeler değil. banvit'e 10, antep'e 13, daçka'ya 15 fark ile yenildik. euroleague'de fenerbahçe'den 103 sayı yiyerek 20'ye yakın bir farkla rezaleti yaşadık. kızılyıldız'a, cska moskova'ya, efes'e, brose bamberg'e, panathianakos'a kaybettik ve önümüzdeki hafta muhtemelen real madrid'e de rahat bir galibiyet tattırıcaz.
190
ankara'da oturan ben jardel bugun ilk defa iştirak ettim.müthiş bir atmosferi var.çok hoşuma gitti,maç sonu ortam biraz gerildi ama derbilerin tansiyonu yüksek olur.bir ankaralı olarak istanbullu yazarları kıskanıyorum.
bence yeni salon yapılmasın,abdi ipekçiyi restore edip ömür boyu kullanalım.
ali sami yen'de başımıza gelen şeyin aynısını yaşatacak mabeddir.
asla yeri dolmayacak. saçma sapan projelere kurban gidecek. unut artık o cehennem atmosferini.
194
yıkılmasını hiç istemediğim salon. çünkü güzel bir abdi ipekçi akşamında, galatasaray avrupa'nın en iyi takımlarından biri.
nerede okumuştum hatırlamıyorum, çok hoşuma gitmişti:
"gidecek yerim yok dediğin zaman, kalmadığını hissettiğinde bir kapı, yüzünü ibadet edercesine abdi ipekçi'ye çevirir hayat. orada son topa kadar bir temaşa var diye..."
195
daha önce gidip maç izlemek bana nasip olmadı burada hiç ama ne zaman televizyondan izlesem gözüme harika görünen salon.
böyle tribünlerin üst kısımları karanlıkta kalıyor ya hani ne bileyim çok muazzam bir görüntü ya o.
yıkılacak olmasına çok üzüldüm. keşke gidip bir maç izleyebilseydim vakit varken.
196
beton yığınını mabet yapan taraftardır. taraftarın doldurup takımını desteklediği her yer mabet haline gelir.
mağaralardan çıkmayaydık o zaman, ne güzel mamutları kovalayan cin aliler çiziktiriyorduk. elektrik doğal gaz faturası filan da yoktu.
197
aynı taraftar ayhan şahenk'te de vardı ahmet cömert'te de. sinan erdem'de maçımız olduğunda da gidenler aynı insanlardı.
abdi ipekçi'nin galatasaray basketbol şubesine kattıklarını görebilmek için mamutlara inmeye, inlere girmeye gerek yok.
198
dokunanın elleri kırılması gereken salon. aynı acıyı ikinci kez yaşamayı hak edecek ne yaptı bu taraftar?
199
isteyen köylü der, isteyen ergen, isteyen de romantik. ama dediğim şudur ki yeni bir salon yapacaksak abdi ipekçinin aynısını olmasa bile çok benzeri olmalı. sami yen 20.000 kişilik küçük bir stadyumdu. 52.000 bin kişilik yeni bir stadı sami yen gibi yapmak olmazdı ama salonda belli bir standart vardır. abdi ipekçi bizim olmamasına rağmen çoğumuzun kendisini arenada olduğundan dahi daha mutlu hissettiği bir yapı. yapın abi aynısını. yemin ediyorum daha ötesi yok yahu. dünyanın hiçbir yerinde ipekçideki galatasaray taraftarının yarattığı atmosfer yok. gate x falan filan faso fiso.
200
anadolu efes'in "federasyondan bize yıkımla ilgili herhangi bir resmi tebliğ gelmedi" dediği salon. keşke çıkıp yalanlasa federasyon, yıkmayın abi yıkmayın.