• 726
    o lanet olası penaltının gol olmasını geçtim, hiç olmasa ve oyun normal akışında devam etse, ikinci yarı inanılmaz tempolu ve atak başlamıştık, adamlar yarı sahayı geçemez olmuşlardı.

    kaçan penaltı skor dezavantajının yanında inanılmaz bir momentum kaybına yol açtı, yeniden oyuna ağırlığımızı koymamız için neredeyse 20 dakika kaybettik, ve nitekim 3. golü bulsak bile devamını getiremedik.

    gerçekten hayal kırıklıkları ile dolu bir akşam oldu, tek temennimiz telafisi mümkün olan bir kayıp olarak kalması.
  • 727
    maçın üç ana kırılma anı var.

    1) skor 1-1 devam ediyorken rakip kalecinin zaniolo’ya yaptığı net penaltı ve kırmızı kart. hakem penaltı bile vermedi. şaka gibi. zaniolo ayağa kalktığı için vermedi, oynamak istediği için vermedi. kalkma abicim. tamam hırslısın, tamam agresifsin ama kalkma. türkiye’de penaltı almak için penaltıyı göstermek gerekiyor. hakemin gözüne sokacaksın. takım topu taça atılacak, zaniolo yerde acıdan kıvranacak, 4-5 futbolcu hakemin çevresini saracak, tribünde 40 küsür bin kişi ha hu edecek. varsa maçan gitme var’a da göreyim. öyle her aldığın penaltıya penaltı çalınmaz. :) trajikomik. bazen tırmalayarak almak gerekiyor penaltıyı.

    2) muslera’nın ikinci goldeki evlere şenlik, lakayt top kaybı. baba teknik heyet mi senden bunu istiyor bilmiyorum fakat sen ayakları temiz bir kaleci değilsin ya. hiçbir zaman da olmadın. sıkıştığında şişir şu topu taça falan. bu yaptığın kaçıncı aynı hata bilmiyorum.

    3) hepimizin malumu icardi’nin penaltısı. hakkında çok yazıldı çizildi, ben de birkaç satır karaladım başlığında. aynı şeyleri buraya da yazmak istemiyorum. sadece şunu belirtmek istiyorum; kaçan basit bir penaltı değildi bu. akabinde 15-20 dakika hem sahadaki takımı, hem tribündeki taraftarı fazlasıyla demoralize etti. eşitliği yakalama şansını kaçırdığımız gibi, 15-20 dakikadan da olduk.
  • 728
    önce muslera 2 gol hediye etti, sonra icardi 1 gol hediye etti. bir maçta hatalı 1 gol yersin de 3 gol olunca beraberlik bile iyi gelir. 3-1'den sonra en azından yenilmemek iyi oldu. şu an şaşkın şaşkın bakıyoruz. halbuki yenilmiş olsak aşırı moral çöküntüsü olurdu, çıkarması da güç olurdu.

    yani ne desem, nereye feryat etsem bilemiyorum. 3. dakikada öne geçmişsin, rakibin savunmada bekleyip ileri uca şişirmek dışında bir şey yapmıyor. ama bir anda golü yiyip adamları gaza getiriyorsun. olacak iş değil valla değil. 12. dakika zaniolo müsait pozisyonda farkı 2'ye çıkarsa veya dönen topta bomboş kafa vuran oliviera golü atsa kayseri maçına dönecekti her şey. ilk yarı sonunda en kötü 4 atardık. işte dediğimiz şey bu: buldun mu atacaksın. bu ligin şifresi bu. 10. dakika 2 farklı geriye düşen anadolu takımları için mucize olmazsa geri dönüş imkansız.

    sağolsun muslera ve icardi 2 puandan etti bizi. bundan sonra bjk maçı hariç nasıl oynamamamız gerektiğini umarım anlamışızdır. içerdeki başakşehir ve sivas maçlarında da bu senaryoları görmeyelim lütfen. 15 puan öndeymişiz gibi saçmalamak neyin nesi? ne panenkası kardeşim mağlup iken! o penaltı gol olsa bu maç 5-3 falan biterdi. insanı üzen de bu.
  • 730
    öncelikle başta söyleyeyim bu takım şampiyonluğa ulaşacaktır.
    nazar boncuğunu kenara bırakıp başlıyorum. bu maça öyle saatlerce analiz kasmaya gerek yok.
    yapmış olduğumuz gereksiz hareketlerin sonucuna katlandık bu gece.
    özellikle icardi ve muslera'ya bir uyarı çekilmesi gerekiyor.
    maça 1-0 önde başlayıp ilk yarıda kalende 3 gol görüyorsan bu normal sonuç.
    artık bu maçı kenara bırakıp derbiye odaklanmamız gerekiyor. çok şükür derbide cezalı duruma düşen olmadı.
    son haftalara girmiş iken takımımızın arkasında durmamız lazım.
    çünkü sakin kalanın kazandığı haftalara girdik.

    (bkz: sen şampiyon olacaksın)
  • 731
    her sene böyle saçma bir maçımız olur, bu sene de bu maç oldu. yediğimiz ikinci gol direkt bireysel hata, üçüncü gol de bir garip gol gerçekten. normalde bu takım bu oyunla 3 gol yiyecek bir takım değil.

    buna rağmen maçı çevirebilirdik onda da mauro icardi'nin penaltıda şov yapacağı tuttu. baktığımız zaman aslında 3 gol attık bir de penaltı kaçırdık. yani hücumda normal göstermemiz gereken performansı gösterdik, sadece defansta ekstrem hatalar / işler olunca...

    bu kadar saçmalık aynı maça toplanırsa puan kaybetmek kaçınılmaz oluyor maalesef.

    icardi son haftalarda formsuz, fiziksel kalitesinde de bir düşüş var bence. nicolo zaniolo'dan ben bu sene çok bir şey beklemiyorum zaten, kalitesi belli oluyor ama form tutması lazım. o da senenin ortasında olmaz. dediğim gibi geriye kalan hücum ve orta saha oyuncularımız aslında kötü değillerdi, ya ortalama ya da ortalama üstülerdi. maalesef victor nelsson, fernando muslera gibi güvendiğimiz adamlar bize direkt 3 gol yedirdi, asıl sıkıntı buydu.
  • 732
    kerem aktürkoğlu ve sasha boey’i ayrı tutarak diğer oyuncuları çok vasat bulduğum maç. muslera ve icardi’ye sitem ettiğim hatta kızdığım maç. 2 sene önce averaj ile şampiyonluk kaçırmış bir takımın kurumsal hafızasına kazınması gereken ilk penaltıyı gole çeviren futbolcu oyundaysa ikinciyi de kullanmalı kuralını unuttuğu maç. yollarca büyük emekleri geçen muslera’nın liderlik yapması gereken önemli bir maçta cool takılıyorum diye çaylaklıklar yaptığı maç.
  • 733
    muslera, okan buruk ve icardi’nin kötü gününde olmasından dolayı kaybettiğimiz maç.

    muslera normal gününde olsa 2 golü(1. ve 3. ) rahat çıkarırdı. ama bunların üstüne de ayrıca çok laubali ve ezbere pası affedilir gibi değil. onun tecrübesinde birinin yapmaması lazım. ileride zaniolo gibi bir azman var. muslera ileriye ona doğru havalandırsa, topu alamasa bile rakibi de kolay çıkarmaz. rakip takımın yarısı italyan, antrenörü futbolu biliyor, senin sahanda doğru pres uygulamaya başlamışlar. ne gerek vardı o laubali pasa. konsantrasyon eksikliiğinde sanırım levent şube müdiresine yüklü parasını çarptırmış olmasının etkisi vardı bugün.

    okan hoca hatalı. ileri de oynaması gereken barış alper’dir. ( düzeltme: onun cezalı olduğunu kaçırmışım benim hatam) .gomisi hazır tut, gençlerden yararlan, santraforsuz dizilim dene. zaniolo’yu ne tek santrafor olarak hazırlayabilmiş, ne de egoistliğini kırmış. olmaz hoca, bu haftalarda böyle denemeler olmaz. fatih terimin olmadık zamanda “şapkadan tavşan çıkarma” huyu okan’a da sirayet etmiş. arada birçok hazırlık maçı oldu. orada dene bu atraksiyonları mata falan da olmaz artık. muhabbetiniz iyiyse, yemeğe falan çıkar, ama kritik zamanlarda sokma. çok bariz bu işin yanlış olduğu.

    icardi’nin panenka seçimi hem yanlış, hem de kötü icra edilmiş bir vuruştu. atma işte yahu. vur sağ köşeye sert yerden , bitsin. oyun boyunca ürkekti. stoper arkasında kaldı.

    tek puanı torreira, boey ve rashica sayesinde aldık.
  • 734
    kaybedilen 2 puan var fakat, bu maçtan alınacak da dersler var.

    öncelikle kötü oynamadık, onu belirtelim. 3 gol var, kaçan bir penaltı var, verilmeyen bir 100% penaltı var. zaniolo'nun, mertens, sergio'nun atabileceği pozisyonlar var. yani galatasaray yine skor üretme anlamında oldukça iyi işler yaptı bu maçta ancak, yenilen gollerde basit hatalar oldu ve puan kaybını bu bireysel hatalar getirdi.

    oyuncu değişiklikleri erken olabilir miydi? kim girecekti, kim çıkacaktı? bence sadece sol bek değişikliği geç oldu onun dışında bir ihmal yoktu. mata niye girdi diye eleştiriliyor fakat mata'nın girmesi doğruydu. zaten son yedi dakika girmiş adam. bir ara pası atar veya uzaktan bir şut atar umuduyla girdi.

    karagümrük eli yüzü düzgün takım. fb hakemler sayesinde kazandı onlara karşı. yoksa karagümrük onları yeniyordu.

    enseyi karartmadan yola devam. galatasaray ligin en iyi kadrosu ve en iyi futbol oynayan takımı.
  • 735
    şampiyonluk yürüyüşümüzü sarsmayacak olan karşılaşma.

    tuhaf bir defans kurgusuyla başladık. abdülkerim'e sanıyorum orta sahaya atılan yüksek topları ilk karşılayan oyuncu olma görevi verilmişti. bir ara tek stoper gibi oynadık abdülkerim'in çıkışları yüzünden. nelsson galatasaray formasıyla en kötü maçını oynadı. lakayıttı. muslera'da da ciddiyetsizlik vardı. derken ne olduğunu anlamadan 1-3'e geldi skor.

    ıcardi'nin panenkası maçı kazanamayacağımızın tescillendiği an oldu. normal bir vuruşla kaçırsaydı bile biz bugün maçı alırdık. o panenka herkese bugün üzerimizde bir mallık var dedirtti.

    sezon genelini çok iyi götüren okan hoca'nın takımı kafa olarak toplaması, hedefe odaklaması gerekiyor. bunu yapacağına eminim.
  • 736
    bizim adımıza olumsuz anlamda ''ilginç'' seyreden maçtır.

    kesinlikle iyi oynadığımız bir maçtı. özellikle ilk yarı, yani karagümrük tamamen kendi yarı alanına gömülmeden oynarken gayet iyiydik. maçın başında öne geçtik, pozisyonlar bulduk, rakip kaleye hızlı indik fakat öyle 3 gol yedik ki bir takımın birkaç maçta yiyeceği 3 golü yedik yani. bireysel hatalar, ekstra şanssızlıklar, kaçan penaltı... karagümrük bırakın tehlike yaratmayı maçta 3 şut çekmeden 3 gol attı adeta. 2. yarı zaten hiçbir şey yapmadılar. biz ise özellikle ilk yarı çok kaçırdık. sonrasında icardi golü atsaydı muhtemelen öne geçerdik fakat o da penaltıyı kötü kullandı.

    maalesef topun bizi hiç sevmediği bir maç oldu. açıkçası gollü bir galibiyet beklediğim maçtı fakat şu maç içi senaryoya bakınca kesinlikle 1 puan kazandık. bu kadar şanssız olduğumuz bir maçta 3-1'den dönmek de iyi iş. değerli bir puan aldık. sağlık olsun, yürüyüşe devam. bu kadro bu sezon böyle maçlardan sonra hep iyi reaksiyonlar verdi. inanıyorum ki beşiktaş deplasmanına da olumlu yansıyacaktır bu maç.
  • 738
    yediğimiz ilk golde oyuncumuz topu uzaklaştırmak isterken rakibine çarptrırıyor, rakip forvet mükemmel şekilde son anda ofsayttan çıkıyor ve gol oluyor.
    2.sinde muslera hata yapıyor yetmiyor nelsson dalgınlık yapıyor.
    3.de ortaya bizim futbolcumuz ters şekilde vuruyor, top kaleye yönelip mükemmel yere gidiyor, dönen topu rakip tamamlıyor.

    üstüne de penaltı kaçırıyoruz, maç 3-3 bitiriyor.

    1 sezonda 1 bilemedin 2 kere başa gelecek olayların hepsi tek maçta ve hatta peş peşe çok kısa sürede geldi ona rağmen taş gibi top oynadık ve 1 puanı aldık.

    kayıp değil 1 puan kazanç olarak bakmak lazım.

    bence maçta 2 tane çok olumsuz şey vardı, 1.si icardi penaltıyı kaçırınca birden çok düştük. yani penaltı olmasa muhtemelen golü zaten 60-70küsürüncü dakikada bulup 3-3e getirecektik.

    2.si de taraftar gerçekten çok sabırsız ve çok stresli. geride olduğumuz hemen her maç o stresi sahaya hissettiriyorlar, bu da destekten çok zarara dönebiliyor.

    bence bu iki noktadan ders çıkarırsak bir sorun yaşamayız.
    takım çok uyumlu ve çok gayretli, beşiktaş maçında puan dahi kaybetsek bu sene şampiyon olacağız.
  • 740
    bu maçta bence iyi oynadık ama top yuvarlak derler ya hani, adamların birinci golünde top ansızın diagne'nin önünde kaldı. ikinci gol muslera hediyesi, üçüncü gol yine şansızlık, boey'in ters topu direkten döndü ve gol.

    hakikaten karagümrük hiçbir şey oynamadan 3 gol attı ve 1 puanı aldı. icardi'nin panenka atıp skoru 4-3'e getirememesi üzücü tabii ama kendi evinde 3 tane yiyorsan maalesef puan kaybı yaşarsın.

    çok kızdığım 2 durum var:
    birincisi muslera. saçma sapan paslarından hakikaten bıktım. ikincisi ise okan hocanın 90 dakika boyunca adekugbe'ye sabretmesi. mertens çıkarken yunus ile beraber almalıydı dubois'i. hatta bence ikinci yarı başında zaniolo yunus yapıp, mertens'i ileriye atıp, sol beke dubois'i almalıydı. iç sahada adekugbe ile bu iş olmaz. savunması falan iyi tamam ama hücumda sıfır etki. kerem'in de performansını çok düşürdü.
  • 745
    olur öyle fazla takılmamak gerekiyor. bu puan durumundan daha az avantajlı son 6 haftaya girdiğimiz pek çok dönemde şampiyon olduk biz. son 6 haftaya kafa kafaya girsek bile çok umutlu olacakken en kötü 4 puan önde gireceğiz. fenerbahçeden zerre çekinmiyorum zira ödül önlerine biraz yanaşınca saçmalayan bir kulüp. tarih bunlarla dolu. fenerbahçe umutsuzca kovalamayı çok iyi yapan ama ödüle biraz yaklaştıkça da saçmalayan bir camia. istanbulspor’u yenerler belki ana sivas maçında mala bağlama ihtimalleri çok yüksek.

    edit: getiri olan durumlar streslidir. fenerbahçe haftalardır kaybedecek bir şeyi olmadan oynadı. bu rahatlık getirir. artık az da olsa kaybedecekleri bir şeyler var.
  • 746
    kötü oynamadığımız ve şampiyonluğun kesinlikle kaybedilmediği maç.

    öncelikle herkes bir sakin olsun.

    iki tane zaniolo, bir tane mertens olmak üzere üç tane net pozisyon kaçırdık ve bunun üzerine icardi penaltı kaçırdı. rakibin ise kaleyi bulan üç şutun üçü de gol oldu. footystats'a göre gol beklentileri galatasaray 2.63 , karagümrük ise 0.97 oranı üzerinden üç gol çıkarttı.

    hakem ise ufak tefek takdir haklarının çoğunu onlardan yana kullandı ve çıkması gereken sarı kartların çoğunu göstermedi. kalecinin maç başından beri olan ağır hareketlerine bir uyarı bile gelmedi.

    malum takım son dakikalarda zorlama kartlar ve penaltılar ile maç kazanıp şampiyon olacağına bizden daha çok inanırken, bizim beraberlik sonrası böyle bir ruh haline bürünmemiz, sadece ve sadece malum takımın taraflarına yakışır, bize yakışmaz.

    önümüzde yeni bir hafta var, ciddi bir rakip var. konsantre olup önümüze bakmamız gerekiyor. nasıl bu beraberlik ile şampiyonluk gitmiyorsa, beşiktaş maçını kazanınca da şampiyonluğumuzu ilan etmeyeceğiz. son maça kadar son düdüğe kadar herkese karşı mücadele edip kazanmaya devam edeceğiz.
  • 747
    yenilsek çok daha yıkıcı olurdu. evet can sıkıcı sonuç ama hiçbir şey bitmedi demeyi geçtim, hiçbir şey kaybetmedik neredeyse. takım iyi, takımın sol beki hariç(kim oynarsa oynasın) as 11'deki her futbolcusu çok iyi. hepimiz son haftaya girmeden şampiyonluğu ilan etmek istiyoruz, olmazsa da fener'e koyup şampiyon oluruz. değil bu maçta giden 2 puan, beşiktaşa'a yenilsek dahi şampiyon olacağız göreceksiniz. bu takım şampiyon olacak buna gerçekten inanıyorum.

    her şampiyonluk'ta bizler can sıkıcı şeyler yaşarız, ama en son meşaleyi tekrar biz yakarız.
  • 748
    biz aslında bu maçı dün değil, 3 gün önce alakamız bile olmayan maçta kaybettik. o mesajı, o spoiler'ı alamayarak kaybettik!

    21 nisan 2023 arsenal southampton maçından bahsediyorum.

    kaderimiz birebir aynı olmadı mı? 3-1 geriye düş, gol kaçır, beraberliği kurtar falan. hatta hatalarımız bile aynı oldu.

    arsenal kalecisi ramsdale'nin verdiği saçma sapan bir golle yenik duruma düştüler. bizim muslera da öyle yaptı.
    arsenal stoperi gabriel'in arkasına adam kaçırarak gole sebebiyet vermesi, bizim nelsson'un da aynı hatayı yapması.
    jesus'un kaçırdığı goller, bizim zaniolo'nun da kaçırması vs.

    yani hiç öyle şanssızdık, şöyleydik böyleydik demeyin çünkü perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. bizim futbolcularımız veya teknik heyetimiz, bahsettiğim maçı izleyip mesajı alabilseydi, bugün galip gelmenin mutluluğuyla yatıyor olurduk. yahu bir kişinin bile mesajı alması çok şeyi değiştirecekti. muslera izleseydi, kritik yerlerde pas verilmeyeceğini kafasına yerleştirebilirdi. nelsson izleseydi, çevre kontrolü yapması gerektiğini daha da çok anlayacaktı. zaniolo veya icardi izleseydi, cömert davranmayacaklarını anlayabilirlerdi. teknik heyetten birileri izleseydi, herkesi uyarabilirdi!
  • 749
    böylesine dişli bir rakibe karşı erken dakikada öne geçmemize rağmen 12 dakikada 3 gol yiyerek 3-1 geri düştüğümüz maç oldu. o dakikalardaki şaşkınlığımız ve takımın içine girdiği panik hali maalesef olumsuz etkiledi bizi. öyle ki her oyuncu saçma sapan pas hataları yapmaya başlamıştı. buna rağmen ilk yarı sonunda farkı 1'e indirmemiz, ikinci yarıya da daha inançlı ve motive başlamamızı sağladı.

    birkaç husus var değinmek istediğim:

    1) ilk yarı sonundaki penaltı, ayan beyan penaltı olmasına rağmen sırf var'da izleme tavsiyesi için bile en az 3 dk beklendi. bu kadar net bir penaltı için bu kadar 'gri pozisyon' yaklaşımı yapılması fazlasıyla tuhaf. aynı pozisyon fenerbahçe'ye olsa hakemin var'a bile gitmeden direkt penaltı vereceğini hepimiz biliyoruz. var'ı en kötü ve en işlevsiz şekilde kullanan ülke olabiliriz, bunu bir kez daha gördük ve ne tesadüf ki yine galatasaray maçı.

    2) 2. yarıda tek kale oynamış olabiliriz, karagümrük 3-3 olana kadar yarı sahasından dahi çıkamadı. buna rağmen beraberlik sonrasında maçın son 15 dakikalık bölümünde maalesef hiç üretken olamadık. mata, torreira, kerem, rashica ve bekler arasında yapılan paslaşmalarda topu bir türlü ceza sahasına sokamadık veya şut dahi denemedik.

    3) nelsson galatasaray'daki en kötü maçını oynamış olabilir. ilk golde diagne ile koşuya başlamakta geç kalktı ve sonrasında da yetişemedi. yediğimiz 2. golde de ön direğe hareketlenen borini'yi unuttu ve uyuyakaldı.

    ayrıca fenerbahçe'ye karşı gram top oynamayan ve skor katkısı yapamayan borini, içine messi kaçmış gibi oynadı ve 2 de gol attı. tebrik ediyorum kendisini...

    sonuç olarak topun bu kadar rakibi sevdiği, muslera'nın hata yaptığı, 12 dakikada 3 gol yediğimiz ve 2 fark geri düştüğümüz maçta 1 puan çıkarmış olmamız, kötünün iyisi. nazar boncuğu olsun, yolumuza devam edelim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın