• 713
    geçen sezonki takımın kırılma maçıydı bu maç ve her şey bu maçtan sonra aslında aşağı ivmelendi.

    yeni yapılanmayla beraber kurulan genç kadro için bu maçtaki galibiyetle beraber o takım ligi ne 13. bitirirdi ne de bu kadar dalgalanan performans gösterirdi sezon boyunca. geçen sezonki kadro çok tartışılır ama avrupa’da namağlup gruptan çıkan takım hiçbir şartta ligde 13. olmaz. mesela bir diğer rezil sezonumuz olan 2010-11’de takım sezonun başında uefa elemesinde karpaty lviv’e elenip gitmişti. ligde de zaten berbat bir performans gösterdi. kadro kalitesine göre istikrarlı bir performans yani.

    bu maçın önemine gelirsekte, genç kadro buradaki galibiyetle beraber özgüven kazanacak ve kesinlikle daha stabil bir performans ve skorlar alacaktı şampiyon olabilirdik diyemem ama ligi yukarılarda bitirirdik.

    diagne denilen faydasıza da ayrıca parantez açmak isterim -ki kendisini net olarak sildiğim maç bu maçtır- maç 1-1’ken müsait pozisyonda kaleciyle karşı karşıya pozisyonu atamayarak tüy dikmiştir. faulden iptal edilen golümüz faul değildir ama diagne denilen adamın daha da galatasaray santrforu olması vakit kaybından başka bir şey değildir bence.

    ayrıca o koreli fener stoperininde dünyaları çıkardığını söyleyebiliriz; bir ara kaleciden çok top engelliyordu ceza sahasında şerefless. ha ayrıca fenerin yedek kalecisi bile hayatının maçını oynadı zaten hep bize denk gelir böyle saçma sapan kaleci performansları.
  • 677
    irfan'ın asist yapmadan kerem'i düşürdüğü ve oyunun devam ettiği, diagne aynı şekilde rakibini düşürünce faul verilerek golün iptal edildiği, bir kez daha berkan aynı şekilde düşürüldüğünde oyunun devam ettiği mücadele.

    bir de diagne gole giderken ceza alanı içinde düşürüldüğünde penaltı vermek yerine önceki pozisyona faul verilip gaz almak için tisserand'ın ikinci sarıdan atılması var.
  • 10
    yine her galatasaray maçı öncesi medyaya verilen "fener'de büyük şok x isim derbide olmayacak" haberleri. zannımca sakatların hepsi derbide olacaktır.

    derbide perreira'nın olmasını isterim çünkü yeni t.d. değişikliğinde takımın havası değişeceği için fenerbahçe daha taze bir başlangıcın hevesiyle oynayacaktır. bu da bizim için en büyük dezavantaj.
  • 179
    ve işte o büyük gün geldi çattı. galatasaray taraftarı bu maça her zaman farklı gözle bakmıştır. evet ülkenin hâli ortada, evet dertler bi' dünya ama sadece birkaç saatliğine de olsa her şeyi kenara bırakma zamanı. yarın zaten vasat hayatlarımıza geri döneceğiz, şimdilik bu maçın tadını çıkaralım.

    olmamız gereken yerde, tribünde olacağız. galatasaray aşkımız, covid korkusuna göre daha ağır bastı. o agresif tribünü yaratmak için, ses tellerimin sınırlarını zorlayacağıma dair hepinize söz veriyorum.

    allah yardımcımız olsun.
  • 632
    90'lı yılların başından beri galatasaray-fenerbahçe derbisi izlerim. bu süre zarfında bu akşamki maçta olduğu gibi fenerbahçe'ye karşı enayıce kaybedilmiş en az 7-8 tane maç sayarım. bunun yanı sıra, rakibin 6-7 tane net gol kaçırıp, bizim bir atakta gol atıp 0-1 kazandığımız bir tane bile maç hatırlamam. fenerbahçe bizim bu akşam oynadığımız şekilde pozisyona girdiği maçları tertemiz kazanıp önüne baktı yıllarca.

    şimdi baktım başkan açıklama yapıyor televizyonda. kırmızı kart gören fatih hoca sinirden kendini paralıyordur soyunma odasında. oyuncular üzgün, taraftarlar hayal kırıklığına uğramış ve sinirli. bla bla bla.

    sonuç : adamlar yendi ve gitti. geçmiş olsun. başkan şimdi sabaha kadar anlatsın. fatih hoca hakem vs diye ortalığı yıksın. ya da biz taraftarlar olarak hakeme sallayalım. ne değişir. koca bir hiç. adamlar 394.derbi maçını kazandı ve gitti. 4 senelik - 8 maçlık yenilmezlik serisini bitirdi. sahamızda fenerbahçe'yi yenememe serimiz ise 8 seneye çıktı. işin üzücü tarafı ise hepimiz goller kaçtıkça kaçınılmaz sonun geleceğini biliyor ve hissediyorduk. öğrenilmiş çaresizlik gibi ruhumuza işlemiş.

    3 günlük goy goy sonrasında geriye sadece bu çıplak gerçek kalacak.
  • 650
    halil umut meler ve yaşar kemal uğurlu‘nun milyonlar önünde, apaçık bir şekilde eyyam yaparak galibiyeti bir taraftan alıp diğerine verdiği mücadele.

    bazı arkadaşlar hakemin skora etki etmediğini düşünüyor, bazıları da maçı koparmamız ve bahanelerin arkasına sığınmamamız gerektiğini söylüyor.

    ben maç taktiğini ve sahadaki oyunu bir kenarıya koyup hakemin verdiği kritik kararlar ile ilgili bazı düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

    mesut’un golünden önce irfan’ın kerem’i itişi faul. berkan’ın eline çarpan top penaltı. tisserand’ın ikinci sarısı abartı, sonrasında diagne’nin yere düştüğü, hakemin avantajı oynatmadığı pozisyon penaltı (burada hakem oyunu okuyamadı, avantaja bırakmadı ve devamında penaltı pozisyonu olduğu için kırmızıyı vermek zorunda kaldı). diagnenin golü faul. berkanın itilişi penaltı. hakemin belli bir standartı olsa ve bu kararlar verilmiş olsa maçın skoru lehimize oluyordu. birbirine çok benzer ve kritik 3 pozisyonda da alehimize karar verilmiş olması ve bu kararların birbiri arasında tutarsız oluşu art niyet aramama sebep oluyor.

    bugün biz yenilsek herhangi birşey olmayacağı aşikardı, ama yensek suyun öteki tarafının ali koç istifa diye yıkılacağı belliydi. geçtiğimiz haftalarda alehlerine hiç bir hakem hatası yokken ortalığı inletmeleri ve serdar tatlıyı istifa ettirmelerinin de etkisi olmuş ki, bugünkü hakemler belli bir amaç doğrultusunda sahaya çıkmışlar. ali koç paçayı bir kez daha kurtardı ama maksimum 3-4 hafta götürür bugünkü haksız galibiyetin rahatlığı. sonrası onlar adına yine vahim.
  • 678
    diagnenin faul kararıyla iptal edilen golü verilse - ki bence verilmeliydi - omuzlara alınacak sevgili hocamızın yerden yere vurulduğu, kaderin cilvesi derbi maçı. öyle tahmin ediyorum ki galatasaray taraftarları olarak ciddi bir süre hazmedemeyeceğimiz dolayısıyla da unutamayacağımız kara gece.

    hakem birkez daha maçın önüne geçti. var hakemi* insana ağzını kallavi bozduracak kadar kötü niyetli, maçın orta hakemi de türk futbol hakemlerinden beklendiği gibi ruhen ayarsızdı. maçta verilen verilmeyen kararları düşününce var hakeminin net olarak zaten ayarları gevşek orta hakem ile fırsatını bulunca kukla gibi oynamaya başladığı ve onu istediği gibi yönlendirdiği kanaatını ediniyorum. orta hakem - bana göre - hatalı bir ikinci sarı karttan fenerbahçeyi eksik bıraktı. hadi karar doğru diyelim. her şekilde fenerbahçe 10 kişi kalınca var hakemi orta hakemin iplerini eline aldı ve işlemeye başladı ve geldiğimiz noktayı görüyoruz.

    başkanımız burak elmas bugün federasyona gideceğini açıkladı. bence yemesin içmesin var kayıtlarını istesin. özellikle kırmızı karttan sonra var hakemi ile orta hakem arasında ne diyaloglar geçmiş, görelim. günahı benim boynuma! bir de diagne itti diye golü iptal ettiren var hakemi neden son dakika da ceza alanı içinde yine bir itme pozisyonu için hakemi ikaz etmemiş, bunun yaptırımı ne olacakmış, başkanımız bunu sorsun ve ilerleyen haftalarda takibini yaptırsın.

    fenerbahçe antrenörü vítor pereira ikinci yarı orta sahadan ya 1 ya da 2 oyuncu birden çıkarınca maçı beraber izlediğim iyi kötü antrenörlük yapmış insanlar "bu hoca deli mi, galatasaray şimdi akın akın gelir" dediler. nitekim de öyle oldu ve gol olabilecek pozisyonlar bulduk. kimileri yüzde yüz pozisyonlar diyor ki ben öyle değerlendirmiyorum. doğru, hepsi gol olabilecek pozisyonlardı ama olmadılar. yeteri kadar sert, köşeye veya zamanında vurulmadığı için gol olmadıklarını düşünüyorum. ha diğer yandan fenerin ikinci golünde topa muslera değiyor, top sonra direğin içine vurup giriyor. yani demek ki top istedikten sonra sert ama vasat bir vuruş da gidip gol olabiliyor. belki de şans da hiç yanımızda değildi.

    yazıyı bitirirken gecenin öne çıkan dört figür için de fikirlerimi yazmak istiyorum:

    burak elmas: başkanım bir an önce ayıdan post, ali koç başkandan ise yola beraber çıkılacak dost olmayacağını idrak etsin.

    fatih terim: sevgili hocam bence dün gece çok şansızdı. diagnenin golü sayılsa şimdi yeni yine yeniden kraldı. belki de bazı anlamsız inatlarına ve üstüne serptiği bir tutam kibirine karşı kainat kendisine ceza kesiyordur. atılmasına gelirsek, bana göre de bilerek atıldı. bu ve benzeri hamasi taktiklerini 2018e girerken daha çok kişi yiyordu. 2022ye girmek için gün saydığımız şu günlerde daha az kişi yemeye başladı. bunu iyiye işaret olarak görüyorum. fatih terim hocamız bile kulübümüzden büyük değildir. bir süredir bana sayın hocamız kulübümüze 5000 iş günü doldurulacak yer muamelesi yapıyor gibime geliyor. muhakkak ki çok sevdiği kulübünü çok iyi yerlerde görmek istiyor ama bir yandan da bunun için çok patinaj çektiğini de görmekten kaçıyor. kendisine her zamanki gibi bol şans diliyorum.

    mesut özil: topçuluğuna gram laf yok ama seni ilk gördüğüm günden beri çok sinsi biri olduğunu düşünürdüm. dün akşam yaptığın provokatif hareketlerden sonra ise düşüncelerim kanaata dönüştü. türkiyemiz için bütün fertleri arasında ölümüne barış ve huzur diyorum ama seni kenara ayırıyorum çünkü sen kötü niyetli istisnalardan birisin. bence adam bile değilsin.

    sahaya zippo atan arkadaş: hocam sen de kusura bakma ama galatasaraylı filan değilsin. kulübüne verebileceğin zararı göz ardı edip bunu nasıl yapıyorsun anlamak mümkün değil. hiç atılmaması ütopik eyvallah ama atılacak şey var atılmayacak şey var.

    hepimize geçmiş olsun. ben takımımızın iyi bir kadrosu olduğunu düşünüyorum. böyle düşe kalka öğrenerek daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum.

    edit: pita vaveyla rumuzlu yazardan anne, bacı ve ebeler ile ilgili bir talep okudum. kendim de muhatapı olaraktan gereğini yapıp yazımı düzelttim. annelerin ellerinden, bacıların gözlerinden ve ebelerin de yanaklarından öperim.
  • 615
    rakipten çok daha iyi oynadığımız, saçma sapan goller yediğimiz, 2. golü bulamadığımız için kaybettiğimiz maç. van aanholtun feghouli yerine halili tercih ettiği pozisyonda maçı verdik aslında. kırılma anı o pozisyon oldu, ondan sonra oyuncularımıza gol atamama psikolojisi geldi. kaç tane kaçırdık sayamadım. taylan da aslında iyi oynadığı maçta inanılmaz bir hata yaptı ve golü yedik. bu maçta daha nasıl bir oyun bekleniyordu, hocanın hangi tercihi bu kadar sorun ediliyor hiç anlamıyorum. başka bir kadro da çıksa yine aynı eleştiriler yapılırdı eminim. bazı sözlük yazarları sanki karşımızda rakip yokmuş gibi her maçı kazanmamızı istiyor sanırım. diagne'nin golü verilse hiç konuşulmayacak şeyler skora bakılarak konuşuluyor.

    hakem kararlarına gelecek olursak en kritik hata marcao'nun 2. sarıyı görmemesi oldu bana göre. diagne'nin golünde varın hiç dahil olmaması gerekiyordu. tüm duran toplarda benzer ikili mücadeleler oluyor. çok bariz bir faul yoktu hiç müdahale etmemesi gerekiyordu. takımın oyunu gelişmeye devam ediyor. önümüz açık. skora bakıp yorum yapmak doğru değil. hocanın tek kabul edilemez hatası kırmızı kart görmesi. onu da göremedim, golü yiyince biraz uzaklaştım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın